Toroğlu bir konuştu pir konuştu

Türk sporunda şiddet, şike, rüşvet ve haksız rekabet iddialarının araştırılarak, alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla kurulan TBMM Araştırma Komisyonu, eski hakemlerden Erman Toroğlu ile Ahmet Çakar'ı dinledi. Toroğlu, "Şike ve teşvik primi iddialarıyla ilgili olarak musluklarla uğraşmak yerine, vanaları kesmek gerektiğine inanıyorum" dedi. Toroğlu, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, devletin üzerinde hiçbir güç olamayacağını ve isterse herşeyi yapabileceğini vurgulayarak, "Bugünkü toplantıda, devletin futboldaki sorunları çözmeyi istediğini gördüm. Ancak maalesef bir noktaya gelince tıkanıyoruz. Mesela Ahmet Çakar'ı vuran şahsı henüz bulamadık" diye konuştu. Toroğlu, şike ve teşvik olayının "sigara dumanı" gibi olduğunu söyleyerek, "Bilirsiniz ama yakalayamazsınız. Bu işleri yapanlar, sonuçta kendilerini nasıl kurtaracaklarını da düşünmüşlerdir. Kendilerini akıllı, karşılarındakini aptal görürler. Bu nedenle sonuca ulaşmak için bazen kitabı tersten okumak, cin olmak gerekir" diye konuştu. Toroğlu, bir gazetecinin "şike ve teşvik primine adı karışan insanlara ne gibi cezalar verilmeli?" şeklindeki sorusuna ise "asmak lazım" diye yanıt vererek espri yaptı. Eski hakem ve futbol yorumcusu Ahmet Çakar da komisyon toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, Türkiye'nin üçüncü dünya ülkesi olma durumundan kurtulmadan, futbolundaki kirlenmenin de temizlenemeyeceğini söyledi. Teşvik priminin kelime anlamı olarak şikeden farklı olduğunu, fakat yine de spor ahlakına uymadığını vurgulayan Çakar, "Ben hiç şahit olmadım. Zaten teşvik primi olayına hakemler uzaktır. Ben komisyonda, hakem camiası konusunda bildiklerimi anlatacağım" dedi. Futbolda şike ve teşvik priminin, hukuki olarak kanıtlanması zor bir olay olduğunu ifade eden Çakar, "Örneğin son olarak Cafer Aydın'ın açıklamaları sonrası yaşanan tartışmalar, bu futbolcunun geri adım atması nedeniyle kapandı. Fakat Cafer neden yalan söylesin, sonra neden geri adım atsın? Bunu bilemiyoruz" diye konuştu. Ahmet Çakar, TBMM Araştırma Komisyonu'ndaki konuşmaların, sorunları çözebileceğine inanmadığını da sözlerine ekledi.