Töre cezası bu kez erkeği vurdu!
Abone olKadına yönelik şiddet ve töre cinayetleri tartışılırken Yargıtay, töre mağdurlarının sadece kadın değil erkek de olabileceğine hükmetti.
Türkiye, töre ve başka nedenlerle
işlenen kadın cinayetlerini konuşurken, Yargıtay'daki bir cinayet
dosyasından ilginç bir "töre" öyküsü çıktı. Mahkeme "törenin
kurbanı kadın olur" derken, Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, "Bir
cinayetin töre cinayeti olması için kurbanın kadın olması şart
değildir" dedi.
Ağrı'nın Tutak ilçesinde yaşayan Gülçin B. Öz kuzeni Emrah B.'den
hamile kaldı. Ancak, Gülçin B., kendisine İsmet Kotan'ın tecavüz
ettiğini söyledi. Aile gerçeği bilmesine karşın, çevreye durumu
açıklamak ve "namuslarını temizlemek" için
İsmet'in öldürülmesine karar verdi.
İsmet Kotan ise İstanbul'da inşaatlarda işçi olarak çalışıyordu.
Gülçin'in ağabeyi Abdullah ve 18 yaşından küçük kardeşi Ercan,
İsmet'i öldürmek için Ağrı'dan İstanbul'a gönderildi. Abdullah ve
Ercan B., İsmet Kotan'ı İstanbul Başakşehir'de bir inşaatta
çalışırken buldular. İsmet Kotan, Ercan B.'nin silahından
çıkan 11 kurşunla öldü. 28 Haziran 2006'da işlenen
cinayetten sonra Ercan kaçtı ve hala bulunamadı. Abdullah ve Ercan
B. hakkında dava açıldı. Gülçin'in kuzeni Emrah B.'den hamile
kaldığı Adli Tıp Kurumu raporuyla belgelendi. Ercan B., uzun süre
bulunamayınca dosyası ayrıldı, ağabeyi Abdullah hakkında karar
verildi.
YEREL MAHKEME: TÖRE CİNAYETİ DEĞİL
Bakırköy 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi, Abdullah B.'yi, "Tasarlayarak
adam öldürmeye azmettirmek" suçundan müebbet hapis
verdi. Mahkeme kararında olayı tanımlarken cinayetin töre
amacıyla işlenmediğini savundu ve kararında şöyle dedi:
"Olayda töre saikinden çok cezalandırma söz konusudur.
Sanığın kendi kız kardeşine karşı suç işlemesi durumunda töre saiki
düşünülebilir. Kaldı ki amacın da daha çok ilkel şekilde namus
temizleme olduğu ancak Gülçin B. ile maktulün (ölen İsmet Kotan)
bir ilgisi bulunmadığı, töre saiki ile işlenen suçlarda daha çok
kadınların yakınları tarafından hedef alındığı görülmüş ve bu madde
(töre amacıyla öldürme maddesi) sanık hakkında
uygulanmamıştır."
YARGITAY: ERKEK DE KURBAN
OLABİLİR
Davayı inceleyen Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, suçun töre saikiyle
işlendiğini bu nedenle eylemin "tasarlayarak ve töre saikiyle
cinayet" olarak tanımlanması gerektiğini belirtti. "Tasarlayarak"
da olsa, "töre saikiyle tasarlayarak" da olsa müebbet hapis cezası
değişmeyeceğinden Daire yerel mahkemenin kararını bozmak yerine
hükme "töre saikiyle" kelimelerini eklemekle
yetindi. Daire kararında olayı neden töre cinayeti olarak
tanımladığını şöyle anlattı:
"Töre saikiyle işlenen suçlarda öldürülenin kadın olması
şartı bulunmamaktadır. Bu nedenle Abdullah'ın eylemi hem
tasarlayarak hem de töre saikiyle öldürmeye
azmettirmedir."
Cinayetin töre cinayeti mi yoksa basit bir "tasarlayarak öldürme"
mi olduğuna Yargıtay Ceza Genel Kurulu karar verecek.