Toptan DTPlilere yüz vermedi

DTP'li Demirtaş, Ayna, Kurtulan, Tuğluk ve Tuncel’in ifadesini almak üzere TBMM Başkanlığı'na savcılıktan gelen taleple ilgili Toptan "İfadeye gitmezlerse polis zoruyla götürülürler" dedi.

Ankara'da 1994 yılında Meclis kapısında DEP milletvekilleri polis tarafından gözaltına alınmıştı. Aradan geçen 15 yılın ardından bu sahnenin yeniden yaşanacak.

Savcılar, milletvekili olmadan önce işledikleri suçlardan ötürü haklarında dava açılan DTP'li Selahattin Demirtaş, Emine Ayna, Fatma Kurtulan, Aysel Tuğluk ve Sabahat Tuncel’in ifadesini almak istiyor. Bu konudaki yazı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na iletildi. Yazıda, davete icabet etmemeleri durumunda milletvekillerinin polis zoruyla getirilecekleri de belirtildi.

Konuyla ilgili dün gazetecilere açıklama yapan TBMM Başkanı Köksal Toptan, savcılık yazısını uzun süredir beklettiğini belirtmiş ve "Ben inceliyorum, arkadaşlarıma incelettiriyorum, Adalet ve İçişleri Bakanları ile de konuştum. Hukuki sonuca varmaya çalışıyoruz" demişti.

Toptan, bugün yeni bir açıklama daha yaptı. Meclis Başkanı, şunları söyledi:

"DTP’li milletvekilleri ile ilgili yasal süreç işliyor. Bu konuda Anayasa’nın 14 ve 83’üncü maddeleri açık. İlgili Ağır Ceza Mahkemesi, milletvekillerinin yürüyen davalarıyla ilgili kendilerini ifade vermeye çağırdı ve gidilmezse polis zoruyla götürüleceklerini açıkladı. Bu milletvekillerinin kendi bileceği iş, giderler ya da gitmezler, kendi bilecekleri bir şey. Sorunun makul ölçüler içinde çözülebilmesi için elimizden geleni yapıyoruz."

DTP'LİLER: GİTMEYECEĞİZ
Dokunulmazlığa dikkat çeken DTP milletvekilleri ise, dün ifade vermeye gitmeyeceklerini söylemişti.

DTP milletvekili Emine Ayna, "Eğer böyle bir hak varsa, AKP'li ve CHP'li milletvekilinin ne kadar hakkıysa bizim de o kadar hakkımızdır. Hala gidip herhangi bir ifade vermeyi düşünmüyoruz. Ne zaman Başbakan hakkında hazırlanan fezlekelerle ilgili gidip savcılığa ifade verir, biz de düşüncelerimizi açıkladığımızdan dolayı açılan davalarla ilgili oturur, yine düşünür, değerlendirir ve bir karar alırız" diye konuşmuştu.