Topbaş'tan damadıyla ilgili flaş açıklama
Abone olİBB Başkanı Kadir Topbaş, tahliyesi olay olan ve günlerdir konuşulan damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın tekrar tutuklanmasıyla ilgili açıklama yaptı.
İBB Başkanı Kadir Topbaş, damadı Ömer Faruk
Kavurmacı'nın tekrar tutuklanması ile ilgili olarak açıklama
yaptı.
Topbaş, damadı Ömer Faruk Kavurmacı'nın FETÖ soruşturmasında
tekrar tutuklanmasıyla ilgili basın mensuplarının sorularını
yanıtladı.
HAK ETMEDİĞİM TEZVİRATLAR YAPILDI
Bir soru üzerine Topbaş, Yargı kararını verirken lehte veya aleyhte
hiçbir şekilde yorum yapılmaması lazım. Yargıyı etkilememek lazım.
Burayı iki noktada değerlendiriyorum. Damadım veya FETÖ terör
örgütünün değişik kollardaki terör faaliyetlerine katılan veya
katılmayanlar ve katılanlar üzerindeki. Diğeri de benim şahsımla
ilgili. Tabii ki terör üzerinde yapılan çalışmalar, özellikle FETÖ
terör örgünün yaptığı ve maalesef Türkiye'yi karartma adına yaptığı
hamleler, milletimiz tarafından bertaraf edildi. Tabii ki yargı
önünde hesap verecekler. Ben, yargının tarafsızlığına inanıyorum ve
güveniyorum. Yargıya olan güvenimizi hep dile getirdik. Yargıya
müdahale edilmemesi gerektiğini düşündük, ifade etmeye çalıştık.
Maalesef görmekteyiz ki elinde bulgu ve delilleri olmadan, birileri
kendince birtakım yorumlar yaparak ve bu yorumlar üzerinde kamuoyu
oluşturarak, farkında olarak veya olmayarak tabii ki bu ileride
nasıl gelişecek zaman içerisinde beraberce göreceğiz. Ama bunun
ötesine şahsımla ilgili, hedefe konulduğumu görüyor herkes.
İstanbullular, bizi seven dostlarımız 'Kadir Topbaş'ın adeta hedefe
konulduğunu' düşünüyor. Bunun üzerine hak etmediğim birtakım
tezviratlar yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. Bunu kişilik
haklarına saygısızlık olarak görmekteyim. dedi.
KADİR TOPBAŞ'IN YARGI ÜZERİNDE GÜCÜ YOK
Başkan Topbaş sözlerini şöyle sürdürdü:
Kadir Topbaş'ın yargı üzerinde hiçbir şekilde gücü yok. Başkan
olarak benim damadımın 21 gün gözaltında tutulması, 8.5 ay tutuklu
kalması ve tekrar serbest bırakıldıktan sonra tekrardan 45 gün
sonra yargılanmasının tutuklu olarak devam edilmesi amacıyla
tutuklanmasının istenmesinden demek ki benim hiçbir şekilde dahlim
olmadı. Bu apaçık ortaya çıktı. Öyle bir gücümüz olmadığı ortada.
Öyle bir gücümüz olsa bile, asla siyasilerin ve bizlerin hangi
konumda olursak olalım, yargıya müdahale etmeyi hiçbir şekilde
aklımızdan geçirmememiz gerekiyor. Çünkü adalet mülkün temelidir.
Bunu bilmekteyiz. Yargı herkese eşit mesafede olmak zorunda. Böyle
olduğu zaman adil yönetim ortaya çıkar. Bunu ben yargı süreci
içerisine girmiş her vatandaş için, her insan için söylüyorum ve
herkes için ifade ediyorum. Sonuç olarak mahkemeler kararlarını
verecekler ve sonuçları ortaya çıkacak. Yargının vereceği karara
herkesin saygı göstermesi, uyması ve kabul etmesi gerekir. Hiçbir
zaman kişi ve kurumlara özel yargı işletilmemesi lazım. Her daim
bunun üzerinde durdum ve bu hassasiyeti göstermeye çalıştım.
SUÇU OLANA BİR AYRICALIK YAPILAMAZ
Kişisel tavırlarını ön plana çıkarmadığını söyleyen Topbaş, Tabii
ki etkilendim. Tabii ki üzüntülerimiz var. Hak edip etmediğimizi
düşündüğümüz birtakım tezviratlar var. Ama bunlarla ilgili bir
tavır koymak bize yakışmaz. Bu doğru olmaz diye düşündüm.
İnanıyorum ki bunlar da geçecek. Yargı süreci artık başladı.
Alenileşti. Dava açıldı. Alenileşen dosyalar sebebiyle avukatları,
kamuoyunu bilgilendirmeyi daha detaylı yapacaklar. Çünkü daha önce
konuşmadılar. Neden Çünkü gizlilik esasına dayandıkları için bir
açıklama yapmadılar. Dosyalar artık aleni haline geldiği için ve
açıklandığından, yönetirlerken avukatlar da bu konuda bilgileri
ortaya koyarlar. Suçu olana bir ayrıcalık yapılamaz. Yargı önünde
herkes hesap vermeli. Hesabını veren kişiler de yargının verdiği
kararlara da uymalı. ifadelerini kullandı.
BU KADAR TEZVİRATIN YAPILMASINA DA ANLAM
VEREMİYORUM
Topbaş, İstiyorum ki sadece Ömer Faruk Kavurmacı değil, herkes için
bütün tutuklular için, adalet eşit mesafede olsun. Yargı süreçleri
sağlıklı yürütülsün. Kimsenin lehte veya aleyhte bir dahli olmasın.
Adalete saygımızı yitirirsek, gücünü kaybederse 'Adalet mülkün
temelidir' dediğimiz yapı sarsılırsa ülke sıkıntıya girer. Hepimiz
bu sıkıntıyı birlikte çekeriz. Ben yargıya güveniyorum. Bu güvenim
tamdır. Her şeyin hayırlısını diliyorum ve bu da geçer ya hu'
diyorum. değerlendirmesinde bulundu.
ALKIŞLAMA OLAYI DA DEĞİL ESASINDA ORADA BAŞKA ŞEYLER
VAR
Serbest kaldıktan sonra damadı ile görüşüp görüşmediği ve TUSKON
Genel Kurulu'nda ayakta alkışlama görüntüsünü damadından dinleyip
dinlemediğine ilişkin soruya İBB Başkanı Topbaş, Tabii ki görüştüm.
Ama siz medya mensubu olarak onun tamamını lütfen izleyiniz. Yani
orada bir alkışlama olayı da değil esasında orada başka şeyler var.
Lütfen izleyiniz. Orada sayın Cumhurbaşkanımıza yapılan o
hakaretvari ve Türkiye'nin geleceği ile ilgili tehditvari
konuşmalar sırasında yerinde oturduğunu ve hiçbir hareket
yapmadığını orada gözlemleyeceksiniz. Bir baştan sona kadar
izlensin. Zaten mahkeme yargı bunları sonuna kadar izleyecektir,
değerlendirecektir. Bunlar deşifre edilmiştir, bakılacaktır. Sadece
benim damadım meselesi değil, diğerlerinin de bütün bu konuda
yargıya intikal etmiş bütün davaların ve kişilerin şahıslarıyla
ilgili ve kararları yargı verecektir. Buna saygılı olmak
zorundayız. Suçu olanlar mutlaka cezasını çekmeli bundan tarafım.
Bunu açık ve net olarak ifade ederim. Söyleyeceklerim bu kadar.
şeklinde yanıt verdi.
İSTİFA SORUSUNA TOPBAŞ'IN CEVABI
Damadının durumundan dolayı istifa etmek isteyip etmeyeceğine
yönelik soruyu Topbaş, Bunları çok detaylı düşünmek lazım.
Bulunduğum konum itibariyle çok konuşmak da istemiyorum. Esasında
bu FETÖ hareketinin bir başka hamleleridir. İleride tarih bunları
yazacak. Burada olan gizli akıl bütün argümanlarını devreye
sokuyor. Arzuları, beni hedefe koydular, 'Sayın başkan görevini
bıraksın, çekilsin, gitsin artık diye'. Arkasından ne olacaktı
Onlar şöyle ince ince hesaplansın ve düşünülsün bakalım arkasından
ne yapmak isteniyordu, hangi hamlelerdir. Bana bu yetkiyi
İstanbullular verdi. Ben İstanbullulardan üçüncü kez yetkiyi aldım.
Bu yetkiyi 3 dönemdir kullanmaktayım. Bu yetkiyi İstanbulluların
dışında başka kimse benden alamaz. Yeter ki yargıya ters bir
hareket yapmayayım.
CUMHURBAŞKANIMIZIN YALNIZLAŞTIRMAK İSTENDİĞİNİ
DÜŞÜNÜYORUM
Topbaş sözlerini şöyle sürdürdü:
Sayın Cumhurbaşkanımızın yalnızlaştırmak istendiğini düşünüyorum.
Parti içerisinden veya dışarıdan bir takım insanların farkında
olarak veya olmayarak bu işin içine dahil olduklarını bu işin dümen
suyuna katıldıklarını görmekten üzüntü duyduğumu ifade etmek
istiyorum. Bunu yarın çok daha net, gelecekte beraberce göreceğiz.
Bunların hepsi ortaya çıkacak. Bu da bir farklı manipülasyon farklı
bir hareket olduğunu görmekteyim.