Topbaş koltuğu bırakmıyor
Abone olDaha önce "Artık emekli olup, torunlarımı sevmek istiyorum" diyen İBB Başkanı Topbaş, bir dönem daha başkanlık istedi
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, yaz döneminde hız kesmeyen trafik çilesini çözecek alternatif üretti: Vatandaşları otobüslerle iskelelere taşıyıp denizden ulaşım sağlayacağız, tekne ve gemiler yüzde 10 kapasiteyle çalışıyor. Trafik kriz masası kuracağız...
İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Çukurova Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Karamehmet, Türk Medya yöneticileri ile Florya'da bulunan Büyükşehir Belediyesi tesislerinde öğlen yemeğinde bir araya geldi. Başkan Topbaş önce tesisleri gezdirip geçmişten bugüne tesislerin nasıl değiştiğini anlattı. Erbil'den İstanbul'a gelen ve tesislerde yemek yiyen üniversite öğrencileri ile sohbet eden ve hatıra fotoğrafı çektiren Topbaş, vatandaşların sorunlarını da dinledi. Topbaş daha sonra İstanbul'la ilgili projelerini belediyedeki geleceğinden, kentsel dönüşüme bakışını, trafik çilesi çözümlerini, Suriye-Türkiye ilişkileri ve Kürt sorununa bakışını anlattı.
Çukurova Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Karamehmet, Çukurova Medya Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Serdar Çaloğlu, Show TV Haber Dairesi Başkanı Ali Kırca ve AKŞAM Genel Yayın Yönetmeni İsmail Küçükkaya ile belediyenin Florya tesislerinde bir araya gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, gündemi değerlendirdi.
İSTANBUL VATANDAŞ KADAR HAZIR
İstanbul'da vatandaş depreme ne kadar hazırsa İstanbul da o kadar depreme hazır. Bu dönemde güzel olan şu, vatandaşın binalarını depreme karşı dönüştürmek için ortak bir konsensüs oluştu. Herkes 'varız' diyor. Yöntemler tartışılıyor. Hükümet, ilgili bakanlık ve belediyeler kararlı. Burada siyaset olmaz. Çünkü can kayıpları üzerinden, hayatların üzerinden siyaset olmaz. İstanbul ölçeğinde bakıldığında ciddi bir mesafe alındığına inanıyorum. Zaten biz geldiğimizden bu yana parça parça dönüşümler yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Zeytinburnu'nda Bağcılar da Küçükçekmece'de lokal çalışmalarımız var. Bununla ilgili yasal düzenleme de yapıldı, karşı duruşlara ve çıkarcı bakışlara mani olmak için.
Çevre ve Şehircilik Bakanımızın da üzerinde durduğu, 'halka rağmen değil, halkla beraber dönüşüm'. Bizim böyle bir anlayışımız var. Bakanımız Erdoğan Bayraktar ne diyor buna rağmen menfaat sağlayacağım daha fazla gayrimenkul sahibi olacağım diyenler var. 'Bunun için üzerinde duracağımız konu insan hayatıdır.Ülkenin geleceğidir biz buna mani oluruz' diyor. İşte duruşumuz bu.
FİKİRTEPE'DEKİ ÖZEL DURUM
Fikirtepe'de çok önemli imar artışlı bir dönüşüme izin verdik. Adalar bazında birleştirerek 4 emsale kadar çıkan yerler oldu. Ama başka yerlerde böyle bir imar artışı olmayacak. Biz bunu bakanımızla da konuştuk. Bazıları Çevre ve Şehircilik Bakanlığımıza müracaat edip 'Fikirtepe gibi biz de istiyoruz' diyorlar. Ama artık o yok, çünkü orası özel bir projeydi.
Şu anda bakanlık ilçe belediyelerine yazılar yazdı. 'Binalarınızın tespitlerini yapın, vatandaş yaptırsın, buralarda nasıl bir düzenleme gerekiyorsa projeler üreterek bize gönderin' dedi. Bakanlık o yazıları alacak ve bize soracak 'Planlama açısından sorun var mı?' diye. Biz de değerlendirme yapacağız. Ona göre bakanlık, ilçelere projeyi uygulamaya geçirme yetkisini verecek. Şu demek bazı bölgelerde imar artışı olabilir, bir miktarı yakın çevresine taşınarak yapılabilir.
Şu ana kadar en riskli zeminler olarak belirtilen 10 ilçemizin verileri elimizde. Biz gerekli tespitleri yaptık. Bu ilçeler neredeyse kentin nüfusunun yüzde 50'sinin yaşadığı ilçeler. Bu tespitleri ilçe belediyelerine gönderiyoruz. Dokümanlar ellerinde olacak. Gerekirse güncelleştirip o bölgelerde dönüşümün hemen başlamasını sağlayacaklar. Önce bir tespit gerekiyor.
TRAFİĞE KARŞI KRİZ MASASI
İstanbul'un yaşadığı trafik problemini dünyanın bütün büyükşehirleri yaşıyor. Bu büyükşehirlerde kaçınılmaz bir gerçek. Nüfus artmış günlük hareketlilik artıyor. Biz ne yapıyoruz toplu taşımayı artırıyoruz. Yeni otobüsler alıyoruz, belki daha da alacağız. 3 bin yetmez ise 4 bin otobüsü devreye sokacağız. Metroda ciddi yatırımlar yapıyoruz. 10 milyar lira metroya yatırım yaptık.
Şimdi iki köprüde ciddi çalışma yapılıyor ve trafik etkileniyor. Arkadaşlarıma 'Trafik kriz masası kurun' dedim. Şimdi trafik kriz masası kuruyoruz. Trafik komuta kontrol merkezinden sıkışıklıkları tespit edip gereken uyarıları yapın, alternatifler hazırlayın dedim. Bu masa 24 saat hizmet verecek. Bir alternatif olarak Eski Galata Köprüsü'nü devreye alıyoruz.
VATANDAŞI DENİZE TAŞIYACAĞIZ
Deniz ulaşımını ön planı çıkarmamız gerekiyor. Bunun çalışmasını yapıyoruz. Şu anda denizdeki gemilerimiz, teknelerimiz yüzde 10 kapasiteyle çalışıyor. Vatandaşı denize ulaştırmak istiyoruz. Bunun için deniz ulaşım noktalarına otobüslerle erişimi sağlayacak bir çalışma yapıyoruz. Otobüsle iskeleye giden vatandaş buradan başka noktaları gidebilecek. Böylece hem deniz ulaşımını artıracağız hem de trafik sorununa alternatif getireceğiz.
ZANA GİBİ DÜŞÜNÜYORUM
Dünya değişiyor, Türkiye değişiyor. Birtakım ideolojiler bitti. Şimdi biz kalkıp Osmanlı'yı yeniden canlandıralım desek olmaz. Yok artık, o dönemler geçti. Bugünkü tarih farklı yaşanıyor. Türkiye 75 milyonluk bir aile olmanın gerekliliğini yerine getirmek zorunda. Bütün kesimlerin değerlerimizi yaşatması lazım. Başbakanımızla, Leyla Zana'nın görüşmesini önemli görüyorum. Sonuç çıksın veya çıkmasın mesafe almak için bir başlangıç olarak önemli. Artık kan ve gözyaşının bitmesi gerekir.
Ben de Başbakanımızı 38 - 39 yıldır tanıyan biri olarak, Zana gibi düşünüyorum. Bu sorunu çözerse Başbakanımız çözer. Çünkü Başbakanımız söylemlerinde samimi ve nettir.
'Kelimelerimi tutayım, bunlar siyaseten yanlış olur' demez. Aklı selimin galip gelmesi lazımdır. İnanıyorum aklı selim galip gelecek. Kan ve gözyaşı dinsin.
Erken kalkan dönüşümde yol alır
Vatandaşın ya kendisi ya ilçe belediyesi parası karşılığında binasının tespitini yaptıracak. Hangi ilçe planını programını erken yapar, projesini hızlı bitirirse Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na sunarsa, dönüşüm o ilçeden başlayacak. Yani işin özü erken kalkan dönüşüm için yol alacak.
Çamlıca'ya cami farklı bir proje
'Çamlıca'ya Cami' Başbakanımızın kararı. SİT alanının koşullarına mutlaka dikkat edilerek bir yapılanmaya gidilecek. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı planlarını yapıp bize bilgi olarak gönderecek. Burada bir simgesellik özelliği düşünülüyor. İstanbul'un tarihi yarımadası, minareler şehri İstanbul hedefleniyor. Bu projeye Kanal İstanbul, İki Şehir projeleri gibi değişik bir gözle bakmak gerekir.
Seçimi öne çekmek doğru
Biz seçimlere hazırız. Seçimin öne çekilip çekilmemesi bizi olumsuz yönde etkilemez. 2014 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimi var, halk seçecek. Cumhurbaşkanlığı seçim ortamının çok fazla politize olmaması için böyle bir düşünce var. 2013'te yerel seçimin yapılması doğru düşüncedir. Çünkü Cumhurbaşkanlığı için sandığa gidenlerin siyasi atmosferden kurtulmuş olması gerekir. Sayın Başbakanımız da 'Böyle bir taleple gelinirse değerlendirilir' dedi. Ben olabilir diye düşünüyorum.
Bir dönem daha başkanlık isterim
Ben bir dönem daha belediye başkanı olarak görev yapmak istiyorum. Ama önce partimin 'Evet' demesi gerekir. Tabii İstanbulluların da. Kamuoyu yoklamalarında 'Biz başkanımızı istiyoruz' demeleri gerekiyor. Bir dönem daha arzu ediyorum. İstanbul'da yaptıklarımıza bir şeyler daha eklemek isterim. İstanbul'da belediye başkanlığı bir onur.
Savaş çığırtkanlığı kartını görmedik
Uçağımızın düşürülmesi konusu ile ilgili hükümetimizin aldığı tavır çok doğru. Büyük devlete yakışan tavır budur. Büyük devletler ve büyük liderler duyguları ve hisleriyle hareket etmezler. Akılları ile hareket ederler. Sayın Başbakanımız böyle bir tavır koydu. Misilleme karşılık olmaz. Bu doğru olmaz. Türkiye'yi savaşın içine çekmek isteyen bazı çevrelerin olduğunu düşünüyorum ben. Ama Türkiye buna düşmedi ve bu kartı görmedi. Yanlış bir yanlışla düzeltilmez.