Topbaş CHPyi bombaladı
Abone olKadir Topbaş, seçim sürecinde ilk kez çıktığı TV programında CHP'yi resmen bombaladı. İşte Topbaş'ın o sözleri;
İNTERNETHABER
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, CHP'nin adayı Kılıçdaroğlu'nun müfettiş kafasıyla çalıştığını söyleyerek bir şehir bu kafayla yönetilemez iddiasında bulundu. Topbaş'ın bir iddiası daha var ki o sözler bir hayli tartışılacak. Topbaş'a göre Kılıçdaroğlu SSK'yı bu kafayla batırdı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sorularını cevapladı.
İşte Topbaş'ın katıldığı o canlı yayındaki sözlerinden bazı satır başları;
"ONUN GİBİLER SEPTİK BAKAR"
Kılıçdaroğlu hemen dosyalar getirdim diyor. Müfettiş böyle bakarlar olaya hayata bakışları bu! Herşeye septik, şüpheci bakarlar. Bu burada niye duruyor. Böyle başlarlar, hayatları böyledir.
"KILIÇDAROĞLU SSK'YI BATIRDI"
Ayakkabıcı boyacısının yanından geçersiniz, adamın derdi bir çitf ayakkabı boyamaktır. Siz farkında bile değilsiniz, "boyayım mı abi" der size. Sizde bakarsınız gerçekten boya istiyor çünkü derbi bir çift ayakkabı boyamak. Bunların derdi de, bi tip insarın genelde teftiş. Bakın o mantıkla, SSK'nın başına geçmiştir, görev almıştır 92'de. O tarihe kadar kar eden müessese batmıştır 99'a kadar hala kamburunu düzeltemiyor. Çünkü niye herşeye o titizlikle baktığı için kimse oynayamaz. Ne der? Ben niye suç işliyeyim, neden yanlış yapayım? Yarın neden sorumluluk alayım diye düşünür,kimse adım atmaz.
Topbaş'ın Kılıçdaroğlu iddiaları haberin devamında...
[PAGE]Ahmet Hakan: Cevap hakkı doğuyor.
Kadir Topbaş: Cevaplasın tabii. Doğru olanı söylüyoruz, ben burada kalkıp iftira mı atıyorum? Yaşanan olayı söylüyorum işte kurum da orada.
A.H: O da diyor ki ben çok başarılı bir yöneticiyim.
K.T: Nasıl yönetmiş, kurum orada. Borçlarla yönetmiş tabii ki!
"DOSYALARLA SEÇİM KAZANILMAZ"
Dosya bu tartışmaların içine konlmaz. O olmaz, o farklı birşey. Onu size verirler veya yargıya verirler. Medyaya verirler medya bunu yazar çizer.
A.H: Size verirler.
"ADAMA SORARLAR MÜFETTİŞ MİSİN DİYE"
K.T: Kendisi de münferiden dile getirir. Kalkıp bunun cevabını ver! Yani sen, sana bu yetkiyi kim verdi? Müfettiş misin diye adama sorarlar. Şu anda müfettiş görevi yapmıyorsun, başkan adayısın. Başkan adayı olarak bu kente katacaklarını anlat. Yani böyle birşeyin varsa, bu bilgiye ulaşmışsan, söylersin. Medyaya verirsin zaten veriyorsun.
[PAGE]"TOPBAŞ'IN ŞİRKETİ NEMALANDI MI?"
A.H: Sizin başkan olmanız, Saray Muhallebicilerinin sayısının artmasına yol açtı mı? Böyle bir ayrıcalık tanıdınız mı?
K.T: Saray Muhallebicisi bir marka. Bu kentin ve ülkemizin otantiği. Bize bunun yaşatılması için destek dahi verilmesi lazım. Çünkü bu tip müesseselerin sayısı yani bizim geçmişten yana taşıdığımız kültürümüz, birer birer yok olursa bizim geçmişle olan bağlarımız da kopmaktadır.
RAKİPLERİNE ÇATTI
Kaldı ki şu anda bizden çok sonra meslekten olmamalarına rağmen böyle bir birikiminin olmamasına rağmen yüzlerce şube açmış olan, bu mesleği muhallebiciliği yapanlar var. Ben isim vermeyeceğim ama bunu yapanlar var. Çok ayıp bir şey! Bizi tercihen bizim o alışveriş merkezlerinde olmamız isteniyor. Bakınız oradak bu alışveriş merkezlerinde farklı bir imkan mı veriliyor.
Kaldı ki alışveriş merkezleri son yılların en çok tercih edilen müesseleri. Bizim çocuklarımız yani yeni nesil de, bunların eğitimleri çok yüksek yurtdışı deneyimleri olan isimler. Bu tür alışveriş merkezlerinde olunması gerektiğini söylediler ve girildi.
"ÇOCUKLARIMIZ DEVLETLE İŞ YAPMAZ"
Şube sayısı 4'ten 13'e çıktı. Bende gazetelerden öğreniyorum. Soru önergeleri veriyorlarmış versinler. Daha dün peytah olmuş muhallebiciler var sayıları 80'lere 100'e çıkmış onlara da sorsunlar. Böyle şey mi olur? Tamamen demogojik ve ayıp yani hoş değil. Bu kadar net kelimeyi kullanmak istiyorum. Bizim çocuklarımız devletle iş yapmıyor. Bakanlık koridorlarında göremessiniz, belediyeye gelmezler. Bu çocuklar kendilerinin babalarından, atalarından gelen bir mesleği yürütecekler ve bununda hesabı sorulacak. Kimsenin hakkı yok bu hesabı sormaya. Ha oraya bir şey karıştırmıyoruz çünkü. Orada alın teri var, emek var. Yılların, ecdadımızın emeği var ve bu kurumu yaşatıyoruz.