Tolun paşa siyesette aceleci değil

Abone ol

Emekli 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolun, siyasi oluşum içerisinde yer alması için birçok teklifin geldiğini belirterek, "öyle paldır küldür yapılmaz." dedi.

Emekli Orgeneral Tolun, Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde "Cumhuriyet ve Atatürk" konulu söyleşiye katıldı. Erdemir Mühendisler Derneği tarafından organize edilen söyleşiyi, Karadeniz Bölge Komutanı Tuğamiral İbrahim Akın, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları (Erdemir) Genel Müdürü Fadıl Demirel, ilçede çeşitli kurum ve kuruluşlarda görev yapan mühendislerin yanı sıra çok sayıda davetli dinledi. Emekli 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolun, konuşmasının büyük bir bölümünde Atatürk'ün cumhuriyeti kurarken ortaya koyduğu mücadeleyi anlattı. Tolun, yazılı metni okuyarak yaptığı konuşmasının sonunda ise Türkiye'nin 1990 yıllarda terör ve iç çekişmelerle boşuna zaman kaybettiğini vurguladı. Emekli Orgeneral Tolun, söyleşinin son kısmında ise soruları cevapladı. "Herhangi bir siyasi yelpazenin ve oluşumun içerisinde yer alacak mısınız?" sorusuna Tolun, "Böyle bir çalışma içerisinde olduğum söylendi. Ben böyle bir çalışma içerisinde değilim. Ancak böyle çalışmalardan haberdarım. Pek çok kuruluş siyasallaşma arayışı içerisinde bulunuyor. Yeni bir oluşumu, toplumsal hareketi, bir halk düşüncesini, halkın iradesiyle kendi kaderine sahip olma arayışını sürdürüyor. Bana da çeşitli öneriler geliyor. Böyle çalışmayı paldır kültür yapabilmek kolay değil. Hesap kitap işi. Şuanda herhangi bir siyasi oluşum içerisinde aktif olarak görev almıyorum. Yurdun her köşesinde yurttaşlara dilimin döndüğü kadar gücümün yettiği kadar düşüncelerimi anlatmak istiyorum." yanıtını verdi. Son günlerde Türkiye'ye yaşanan alt ve üst kimlik tartışmalarını da eleştiren Tolun, sözlerine şöyle devam etti: "Ben Türk'üm demek için bir alt kimlik sahibi olmaya gerek var mı? Ya da şöyle sıraladılar yetkililer; Kürt, Çerkez, Laz vb bir alt kimliktir. O zaman çok affedersiniz benim üst kimliğim nedir? Nerden çıktı bu alt üst tartışması? Anayasanın 66 maddesi net olarak ifade ediyor. (Türk devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk) deniyor. Üst kimliği şudur alt kimliği şudur demiyor. Bunun dışında vatandaşlar serbest olarak Kürt, Çerkez diyebilir. Bunu resmi haline getiremezsiniz. Çünkü resmi hale getirmiş devletin anayasası vardır. Ayrılıkçı hususları beslememek için başta medya olmak üzere herkese görev düşüyor." Emekli 1. Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolun, bir soru üzerine Fener Rum Patrikhanesi'ne ekümenlik hakkı verilmesi ve Ruhban Okulu'nun açılması isteğiyle ilgili düşüncelere de sert çıktı. Lozan Antlaşması'nın aleyhine olmasına rağmen Fener Rum Patrikhanesi'ne ekümenlik hakkının verilmek istendiğini belirten Tolun, "Ekümenlik hakkı verirsek ne olur? Birisi çıktı ve dedi ki, (Ne var versek ne olur.) Sana göre bir şey olmaz. Çünkü sen Türkiye'nin topraklarını pazarlamaktasın. Bize göre Vatikan olur. Yani aradaki fark bu. Türkiye'nin toprakları satılıyor. Peki siz hiç hatırlıyor musunuz? Bir Türk vatandaşı İsrail'den bir metre kader yer almıştır. Tabii burada Musevi Türk vatandaşlarını ayrı tutuyoruz. Oysa bizim yasamızda şu hukuk vardır. Biz bir yerden toprak alamıyorsak ol ülkenin vatandaşına da toprak vermeyebiliriz." diyerek tepkisi dile getirdi. Emekli Orgeneral Tolun, Ruhban Okulu açılmasıyla ilgili fikirlere de karşı çıkarak, şöyle konuştu: "Ruhban Okulu'nu açalım. Ne olduğu ne olmadığı Lozan Antlaşması'nda var. Biri çıktı ve dedi ki, (Bir gecede açalım.) Sen açarsın. Bir gecede açarsın. Ama öyle değil. Ancak bir şartla açabilirler. Yüksek öğrenime bağlanmak şartıyla. Ama onlar, (bağımsız olacağız) dediler. (Devlet içerisinde devlet olacağız.) diyorlar. Tabii ya siz Makaryos'ları Bartelamos'ları yetiştireceksiniz. Yani Eyüp Kaymakamlığı'na bağlı memuru başımıza patrik yapacaksınız. Bütün bu olayları bir araya getirdiğimizde ne yani siz bizden Lozan'ın intikamını mı alıyorsunuz geliyor insanın aklına." Soruları cevaplamaya devam eden Tolun'a salonda bulanan biri eline mikrofonu alarak, "Paşam, sorar mısınız? Salonda kaç kişi gerçek Atatürkçü?" sorusunu yöneltince, Tolun'da, "Beni mazur görün bu salonda bulunduklarına göre, bu salon tüm Atatürkçüleri bağrına basmıştır." Yanıtı verdi. Bunun üzerine söyleyişi dinleyen herkes Emekli Orgeneral Tolun'u alkışladı. Aynı kişi yine başka bir soru yöneltmeye kalkışınca Tolun, "Bana niye soruyorsun? Soruda beni niye aracı ediyorsun?" diyerek karşılık verdi. Emekli Orgeneral Tolun, Avrupa Birliği yolunda hükümetin ülkenin olmazsa olmazlarını ortaya koyarak ona göre hareket etmesi gerektiğini söyledi. "AB'ye onlar istediği için değil, biz istediğimiz için gireriz." diyen Tolun, Atatürk'ün bir sözünü de hatırlattı: "Ben niye müracaat ediyorum, onlar gelsinler." Emekli Orgeneral Hurşit Tolun'un konuşmasından sonra kürsüye gelerek düşüncelerini aktarmak istediğini söyleyen Erdemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, "Ülkeyi cumhuriyetle idare etmemin dışında başka bir alternatif yoktur." dedi. Sinevizyonla perdeye yansıtılan ve Türkiye'nin parçalanmış olduğunu gösteren karikatürü gösteren Demirel, "Çok önemli bir konuyu konuşuyoruz. Yıllarca bunlar konuşuluyor. Burada bir harita var. Sunuş içinde olsa bunun burada böyle asılı kalmasından rahatsızlık duyuyorum. Bu haritadakiler gerçekleşirse kim katlanabilir." şeklinde konuştu. "Atatürk bu ülkeyi kurmak için mücadele vermiş ve en iyi yönetim şekli olarakta cumhuriyeti belirlemiş. Bu cumhuriyet şeklinin alternatifi yok." diyen Erdemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, sözlerine şöyle devam etti: " 70 milyonluk bir ülkeyiz. Dünyanın en büyük ülkeleri arasındayız. Biz çelikçi olarak dünyada 12 sıradayız. Küçük bir ülke bu sırada olabilir mi? Cumhuriyeti kimse tartışmaması gerekiyor. Ben icra olarak ne yapabilirim. Fert olarak ben ne yapabilirim. Ben teknik bir adamım. Gidip başka bir mesleği icra edip katkı veremem. İnancı sağlam tutacağım. Bu memlekete mühendis olarak icada bulunacağım. Başkaları da başka mesleği icra edecek. Bu ülke kıymetli. İmparatorluğun çekirdeğinde. Kıymetli şeyin düşmandı çok olur. Düşmanı var diye bırakacak mıyız? Birileri bize posta koyuyor diye kızmayacağız. Daha çok çalışacağız. Bu işin lafını eden çok oluyor. Ben alın deri dökenlere saygı duyuyorum." Erdemir çalışanının paradan öte bu ülkeye nasıl hizmet edebiliriz anlayışı ile çalıştığını belirten Demirel, en büyük vergiyi kendilerinin verdiğini aktardı. "Öyle lafla cumhuriyet korunmaz." diyen Erdemir Genel Müdürü Demirel, "Ben adam gibi çelik üreteceğim, diğeri adam gibi işini yapacak. Ülkemize heveslenenlere fırsat vermeden birbirimize inanarak tutunacağız. Senin gözün kara benimkisi ela demeden gereğini yapacağız." diyerek sözlerini tamamladı. Konuşmalardan sonra Erdemir Genel Müdürü Fadıl Demirel, Emekli Orgeneral Hurşit Tolun'a Erdemir sacından yapılmış bir Atatürk resmi ile bir plaket verdi.

Günün Önemli Haberleri