TOKİ Başkanı'ndan ilginç itiraf
Abone olTOKİ Başkanı: İnşaat Mühendisliği okudum en büyük nedeni ise ''En büyük nedeni Ofluların inşaatçı olması".
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Erdoğan Bayraktar, Ali Sami
Yen Stadyumu arsasına ilişkin ''Hemen ihaleye çıkıyoruz
hasılat paylaşımı olarak... Biraz daha paraya ihtiyacımız
var'' dedi.
Bayraktar, Küçükçekmece Belediyesi tarafından düzenlenen
''Küçük İstanbul Buluşmaları'' konulu panelde
gazetecilerin sorularını yanıtlayarak, Ali Sami Yen Stadyumu'nun
ihalesine hemen çıkacaklarını bildirdi.
Erdoğan Bayraktar, ''Hemen ihaleye çıkıyoruz hasılat
paylaşımı olarak... Biraz daha paraya ihtiyacımız var. Biraz daha
para verirlerse biz de dua ederiz'' diye konuştu.
Bir gazetecinin, ''Ne kadar para verirler''
sorusunu ise ''Onu alan ile satan bilir. Ne kadar
verirlerse... Biz biraz daha şartları iyileştireceğiz. Hasılat
paylaşımı olunca devlet arkasında olacak. Mutlaka biraz daha
artacaktır fiyat'' şeklinde yanıtladı.
Bayraktar, panelde liseli gençlere hitaben yaptığı konuşmada ise
kriz döneminde inşaat sektörünün dibe vurduğunu, fakat Toplu Konut
İdaresi'nin ayağını gazdan hiç çekmediğini belirtti.
Sadece konut satışlarda biraz yavaşlama olduğunu dile getiren
Bayraktar, bir öğrencinin, ''TOKİ bütün Türkiye'yi inşaat
alanına çevirdi. Ancak kentsel dönüşüm sağlanırken konutların
zevksiz yapılar olduğu söyleniyor bunu nasıl
değerlendiriyorsunuz?'' sorusunu şöyle yanıtladı:
''Tüm Türkiye'de yaptığımız inşaatların zevksiz bir
görüntüsü olduğu söyleniyor. Bu doğrudur, yüzde 60 doğrudur. Fakat
bugün ülkemizde konut sorunu, barınma sorunu, ev sorunu var. Bu
konutları, bulduğu parayı çocuklarının eğitimine harcamaya çalışan
gelir seviyesi düşük insanlar alıyor. Kentsel dönüşüm Türkiye'nin
en önemli sorunudur. Güneydoğu'daki terör sorunuyla başa baş giden
bir sorundur. Çok ciddi bir kaynağa ihtiyaç var.
Hazine arazisinde ev yapan ve hiçbir hak sahibi olmayan
vatandaşımızın evini alırken ona ev vermek zorundasınız. 'Nasıl 1
kuruş daha ucuza mal ederim' onun hesabını yapmak zorundasınız.
Onun için tünel kalıp sistemi, ucuza, hızlı yapılan evler yapmak
zorundayız. Ama inşallah Türkiye'nin gelir seviyesi 15 bin
dolarlara geldiği zaman Türkiye de daha farklı, Karahanlılar'dan,
Selçuklular'dan gelen, Osmanlılar'dan gelen yöresel mimarimizi
kullanmak suretiyle çok güzel mimariler yapacağız.''
Bayraktar, ''Tek başımıza kalkınmak yetmez, topyekun, ülke
olarak kalkınmamız lazım'' diyerek, şu anda Türkiye'nin 72
milyon nüfusu ile dünya devletleri arasında çok üst seviyelere
tırmanma durumunda olduğunu ifade etti.
Sinerji ve teşebbüs olarak Türkiye'nin bir numara olduğunu belirten
Bayraktar, altyapı yetersizlikleri, bürokratik engeller de olmasa
Türkiye'nin dünyanın en ileri ülkeleri arasına girebileceğini dile
getirdi.
Bir öğrencinin, ''Halkalı İMKB Meslek Lisesi'ne bir kapalı
spor alanı yaptırmanızı istiyoruz'' sözleri üzerine de
Bayraktar, bu konuda çalışmalar gerçekleştireceklerini
belirtti.
''İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNİ OFLULAR İNŞAATÇI OLDUĞU İÇİN
SEÇTİM''
Erdoğan Bayraktar, ''İnşaat mühendisliğinin en çok hangi
yönü size çekici geldi? Neden bu alanı seçtiniz?'' sorusu
üzerine ise ''En büyük nedeni Ofluların inşaatçı olması...
Dayım inşaat teknikeriydi, onun etkisi olmuştur. İnşaat
mühendisliği çalışma sahası çok olan bir meslek. Esas benim
karakterim coğrafya öğretmenliğine, icra hukukçuluğuna
müsaitti'' dedi.
''İnşaatçılık kazançlı bir iş midir?'' sorusunu da
yanıtlayan Bayraktar, ''İnşaatçılık kazançlı bir iştir.
Türkiye'nin sahilindeki birçok otel inşaatçılarındır. Türkiye'deki
zenginlerin de inşaatçı olduğunu görmekteyiz. Yap-satçılık sektörü
çok gelişti. İhtiyaçtan doğan bir olgu olarak yap-satçı sektör
doğdu. Bu kayıt dışılığını artırmıştır. Şu anda yap-satçılar
TOKİ'ye kızıyor. Türkiye'de adil gelir dağılımını sağlamak için
kayıt dışılığı azaltmak gerekir. Bilgili, eli nasırlı mühendisler
artarsa ülkemiz daha da gelişecektir'' şeklinde
konuştu.
GÖZ YAŞLARINI TUTAMADI
Erdoğan Bayraktar, panelden önce fotoğraflarıyla hayatının
anlatıldığı sunumda hüzünlendi. Mücadele içerisinde geçen hayatını
dinlerken kaybettiği babası ile ilgili anılar anlatılınca üzüldüğü
gözlenen Bayraktar, göz yaşlarını tutamadı.
Bayraktar, lise öğrencilerine hitaben ''Hayat bir koşu, iki
kapılı bir han... Bir kapıdan gireceğiz, birinden çıkacağız.
Söyleyeceğim en önemli sözler; annelerin, babaların feda
edemeyeceği en önemli varlıklar evlatlarıdır. Ana hakkı en büyük
haktır. En başta gençlerimizin çocuklarımızın başta kendileri,
kendilerinden sonra da anne ve babalarını mutlu etmek için sağlıklı
olması şarttır'' şeklinde konuştu.
ABD'nin süper güç olmasının altında gençlerin yattığının altını
çizen Bayraktar, Amerika'nın, dünyada insanların çocuklarından
hiçbir şey esirgemeyeceğini bildiği için ülkeyi bir lisan
laboratuvarı haline getirdiğini söyledi.
Bayraktar, Amerika'nın ilaçlardan, silahlardan kazandığı paradan
çok daha fazlasını çocukların lisan eğitiminden kazandığını
vurgulayarak, ''Başarı elde etmek için 3 adım atarsanız, 13 adım
geri alırsınız. mücadeleniz, çabanız, emeğiniz hiçbir zaman boşa
gitmez'' diye konuştu.
Cesur, heyecanlı ve hırslı olmak gerektiğini dile getiren
Bayraktar, ''Annem Moğol İmparatoru kadar
cesaretliydi'' dedi.
Çocuklara ''Çalıştığınız kadar, başardığınız kadar
eğleneceksiniz'' diye seslenen Bayraktar, çalışmanın
verimli olabilmesi, üretilen varlıkların kaliteli olması için
eğitimin şart olduğunu, eğitimin de diplomayla değil öğrenmekle
olacağını söyledi.