TOBBdan Halka Arz Seferberliğine destek
Abone olTOBB Başkan'ı Hisarcıklıoğlu, hedeflerinin 2023'te 10 bin şirketin halka arzı olduğunu söyledi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu, kayıt dışılığı bitirmek için halka arzın en büyük
mekanizma olduğunu belirterek, ''Bugün maalesef demokrasimizin
kalitesinden de şikayetçiyiz. Kayıt dışını bitirmeden Türkiye'de
demokrasinin kalitesinden bahsedebilmek mümkün değil''
dedi.
Halka Arz Seferberliği konulu toplantıda konuşan Hisarcıklıoğlu,
amaçlarının reel sektörün gelişimini sağlarken sermaye piyasalarını
büyütmek ve derinliğini artırmak olduğunu söyledi.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de sermaye birikiminin az olduğunu, bu
nedenle mali sistemin batıdaki örneklerine göre daha küçük
hacimlerde çalışmak durumunda bulunduğunu anlattı.
Türkiye'de gerek menkul gerekse gayrimenkul anlamında geniş birikim
de mevcut olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, ''Ama bu geniş
birikimler maalesef sermayeye dönüşememektedir. Müthiş bir
gayrimenkul stokumuz var ama pek çoğu tapusuz. Dünyanın en büyük
altın stoklarından birine sahibiz ama yastık altında tuttuğumuzdan
ülkemiz ekonomisine pek bir faydası olmuyor'' dedi.
Hisarcıklıoğlu, öte yandan kamu idaresinde geçmişte yaşanan bazı
olumsuz uygulamalar neticesinde finansal varlıkların önemli bir
kısmının da yurt dışında tutulduğunu söyledi.
Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Yurt içindeki ticaretin hacmi 160 milyar
dolar iken mali kesim hariç özel sektörün yurt dışı kredi hacminin
100 milyar dolara ulaşmış olmasının bir nedeni de muhtemelen budur.
Elimizdeki varlıkları sermayeye dönüştüremediğimiz için hem
tasarruf sahiplerimiz kaybediyor hem mali piyasamızı büyütemiyoruz
hem de şirketlerimize yeterli finansman imkanlarını sağlayamıyoruz.
Yeterli büyüklüğe ulaşamayan şirketlerimiz artan rekabet karşısında
maalesef kaybedenler arasına girmektedir'' diye konuştu.
''ÖNEMLİ OLAN TOMURCUKLARIN KURUMASININ
ÖNLENMESİ''
Krizde fırtınanın durulmaya başlamasıyla önemli olanın ağaçların
yeniden tomurcuklanmaya başlaması değil, o tomurcukların daha
patlamadan kurumasının önlenmesi olduğunu söyleyen Hisarcıklıoğlu,
şunları kaydetti:
''Tomurcukların patlamadan kurumasının önlenmesinin yolu onlara
ihtiyaç duydukları nemin, ısının sağlanmasıdır. Orta vadeli
düşündüğümüzde kriz sonrası yatırım iklimi için önemli olan
unsurlardan bir tanesi de sermaye piyasalarının sağlıklı
işlemesidir. Küresel rekabetin artışı ve kriz ortamı şirketlerin
kar marjlarını azaltmıştır. Dış kaynak ihtiyacı bu devirde çok
artmıştır. Kaynakta çeşitliliğin sağlanması ve sermaye piyasasının
geliştirilmesinin önemi burada ortaya çıkmaktadır.''
Ortaklığı her platformda teşvik ettiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu,
''(Ne var?) deyince başkanlar açıkladılar 'bedava para var'. Ben
şimdi Kayserili olarak anlatıyorum; 'bedava para var, ister misin?'
'isterim'. Para burada bedava para, sıfır maliyet. İşini
büyütebilmek için elinde bir imkan. Şirketlerin en büyük sıkıntısı
şu anda sermaye. Burada ortak olabilmek için elimizde bir fırsat
var. Bunun en güzel mekanizmalarından biri İMKB. Bunu kullanıyor
olmamız lazım'' şeklinde konuştu.
Rifat Hisarcıklıoğlu, bugün Japonya'da 500 yıllık şirketler
bulunduğunu, Türkiye'de 100 yıl önce üretim varken
kurumsallaşamadığı için 100 yıllık şirket bulunmadığını
söyledi.
''BANKAYA GİTSEN KIRK TANE NAZINI ÇEKİYORSUN''
Hisarcıklıoğlu, ''Bedava para, bunu kullanın. Sıfır maliyet.
Bankaya gitsen kırk tane nazını çekiyorsun. Ödeme günü geldiğinde
'ben bunu nasıl ödeyeceğim?' diye düşünmeye başlıyorsun'' dedi.
Sadece şirketlere değil tasarruf sahiplerimize de yeni haklar
sunulması gerektiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ''Adil rekabetin
sağlanmadığı her iş ortamında bozulma ve haksız uygulama da
kaçınılmazdır'' diye konuştu.
Şirketlerin halka arzını hep birlikte teşvik etmek istediklerini
ifade eden Hisarcıklıoğlu, geleceğin büyük şirketlerinin buradan
çıkacağını, bugüne kadar kuralsızlıkların hakim olduğu bir
piyasanın bu sayede kurallara ve standartlara kavuşmuş olacağını
vurguladı.
'KÖTÜ TECRÜBELERDEN MUHAKKAK GEREKLİ DERSLER
ÇIKARTILMALIDIR'
Özellikle küçük tasarruf sahiplerinin mağdur olmamasının sağlanması
gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
''Sermaye piyasalarında geçmişte yaşadığımız kötü tecrübeler
yabancıları ürkütmüş ve kaçırmıştır. Yatırımcıların mağdur olması
da piyasaya karşı güvensizliğin en önemli nedenidir. Tasarruf
sahibini hor gören bir anlayış sermaye kıtlığının en önemli
sebeplerinden de biridir. Bu yüzden tasarruf sahiplerimiz altın,
gayrimenkul, yabancı para gibi ekonomiye doğrudan katkısı sınırlı
alanlarda yatırımlarını yönlendirmektedir. Tasarruflar mali sisteme
gelip sermayeye dönüşmeyince özel sektöre de yeterli mali destek
sağlanamamaktadır. Kaldı ki kamunun yüksek borçlanma ihtiyacı zaten
kısıtlı olan fonların büyük bir kısmını da yutmaktadır şu son
dönemde gördüğümüz gibi.
Sonuç olarak bu piyasaların sağlıklı, adil rekabet koşulları içinde
çalışması öncelikli hedefimiz olmalıdır. Aksi halde artacak halka
arzlardan istenen fayda da elde edilemeyecektir. Sermaye piyasası
geçmişte yaşanan kötü tecrübelerden muhakkak gerekli dersleri
çıkarmış olarak yatırımcıları koruyucu ve bilgilendirici tedbirleri
en sıkı şekilde uygulamalıdır.''
''BÜROKRATİK İŞLEMLER
BASİTLEŞTİRİLMELİDİR''
Halka açılma sürecinde bürokratik işlemlerin basitleştirilmesi
gerektiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, ''Maalesef burada da
şikayetimiz var. Aynı dosyayı SPK inceliyor, sanki o yetersizmiş
gibi bir de İMKB inceliyor. Çift dikiş gidiyoruz. SPK bu işi
yeterince yapamıyorsa ona göre sistemi kurgulamamız lazım, ama bir
yerin yapıyor olması lazım. Muhakkak bunun teke indirilmesi lazım
ki benim elde etmiş olduğum izlenimlere göre bununla ilgili çalışma
yapıldığını biliyorum. Bir an önce sonuçlanmasını bekliyorum''
dedi.
Halka açılan bir şirket için 3 bin sayfa mevzuatı da basitleştirmek
gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, ''3 bin sayfa mevzuat
hiçbirimizi teşvik etmez, tam tersine uzaklaştırır.
Basitleştirilmiş ama muhakkak denetimleri de içerecek'' şeklinde
konuştu.
Halka arzların sadece sermaye artırımı yoluyla sınırlandırılmasının
faydalı olacağını belirten Hisarcıklıoğlu, halka açık şirketlerde
ortaklara dağıtılan kar paylarının daha düşük vergilerle temin
edilmesini hep beraber ortak talep doğrultusunda götürüyor olmaları
gerektiğini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, halka açıklık oranı ne kadar yüksek olursa
piyasadaki dalgalanmanın da o kadar az olduğunu, yüksek
tutulmasının sağlanması gerektiğini vurguladı.
HALKA ARZ HEDEFİ
Başarının ölçüsünün halka arz sayısından geçtiğini ifade eden
Hisarcıklıoğlu, ''Hedefi koyduk, 2023'te 10 bin şirketin halka
arzı. Türkiye'de 217 bin tane üreten tesis var. Ticari şirketlerle
beraber yaklaşık 1 milyon 300 bin şirket var. Daha o kadar derinlik
var ki'' dedi.
Devletin kayıt dışılıkla mücadele projesi olduğuna da değinen
Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:
''En kolay mekanizma da bu, yemi ver balığı yakala. 'Vay denetim',
'şöyle böyle yapacağım', 'adil miydi değil miydi?'... hepimizin
kafasında soru işareti. Al sana kayıt dışılıktan şikayetçiysen,
halka arz en büyük mekanizma kayıt dışılığı bitirmek için. Kayıt
dışılığı bitirmek ülkemizin zenginliğini oluşturacak bu şirketlerin
özellikle gelecekteki büyümelerini sağlayacaktır.
Bugün maalesef demokrasimizin kalitesinden de şikayetçiyiz. Kayıt
dışını bitirmeden Türkiye'de demokrasinin kalitesinden
bahsedebilmek mümkün değil. Kayıt dışı olduğu sürece demokrasinin
kalitesini artırabilmek mümkün değil. Hadi bakalım hanginiz
babayiğitseniz gelin bugün hesap sorun bakalım oy verdiklerinizden.
Hesap veremeyen hesap soramaz. Ben hesabımı verebileceğim ki hesap
sorabileceğim.
Sadece şirketlere bedava para temin etmek değil Türkiye'de
geleceğin teminatı olan çocuklarımızın daha mutlu, üretken, şeffaf,
hesap verebilir ve herkesin eşit ortamda yarıştığı bir Türkiye'de
yaşamak istiyorsak işte bunun geçtiği mekanizmalardan biri bu. Bu
fırsatı iyi değerlendirelim.''