Tiyatrolardaki restleşme sürüyor
Abone olTiyatrocuların Turizm ve Kültür Bakanı Atilla Koç'tan özür beklentisine cevap gecikmedi. Bakanlık yaptığı açıklamada 'özür dilenecek bir şey yok' dendi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca, Devlet Tiyatroları'ndaki
gelişmeler konusundaki bir basın toplantısı sırasında, ''Bakan
Atilla Koç 1 Ekim'e kadar özür dilemeli'' şeklinde dile getirilen
ifadelerle ilgili yapılan açıklamada, ''Özür dilenecek herhangi bir
husus yoktur. Provalar aralıksız devam etmekte olup, tiyatrolar
perdelerini zamanında açacaklardır'' denildi. Kültür ve Turizm
Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği'nden yapılan yazılı
açıklamada, dün bazı gazetelerde yer alan haberlerde, bir basın
toplantısı sırasında yapılan açıklamalara şeklinde yer alan
ifadeler üzerine açıklama yapılması gereği duyulduğu belirtildi.
Söz konusu basın toplantısında dile getirilen haksız suçlamalardan
yola çıkarak özür dilenmesinin istenmesi ve bunun için de
''Başkalarından özür dilediğiniz gibi bizden de özür dileyin''
denilmek suretiyle Rus turistlerin ve Denizli esnafının işaret
edilmesinin'' şaşkınlıkla karşılandığı'' kaydedildi. Açıklamada,
''Bilindiği gibi sayın Bakan, Rus turistler konusunda yanlış
anlaşılmalara yol açmamak amacıyla tarziye vermiştir. Bazı
çevrelerin umduğu gibi ülkemizi ziyaret eden Rus turistlerin
sayısında da bir düşüş yaşanmamıştır'' denildi. Denizli'deki
halıcılık sektörünü ilgilendiren beyanatın ise hiçbir şekilde
ekmeğini onuruyla kazanan esnafı değil, tam aksine Türk turizmine
ve kültürüne zarar veren şahısları eleştirmek için verildiği
belirtilen açıklamada, bu konuda da yine özür dileme olmadığı,
aksine haklı olunduğu ortaya çıktığı için konuyla ilgili bir dernek
oluşturulduğu, Valiliğin de takibiyle satılan ürünlerin
sertifikalandırıldığı hatırlatıldı. Açıklamada, şöyle denildi:
''Tiyatrolarda son zamanlarda oluşturulmaya çalışılan gündeme
gelince, adı geçen kuruluş temsilcilerinin beyanlarının aksine özür
dilenecek herhangi bir husus yoktur. Provalar aralıksız devam
etmekte olup, tiyatrolar perdelerini zamanında açacaklardır. Bu
durumdan memnun olmayan birkaç vakıf ve dernek yöneticisinin
olumsuz tutumları tiyatrolarımızdaki çağdaşlaşma çalışmalarını
aksatamayacaktır.''