Yapıldığı dönemde kimsenin batabileceği ihtimalini aklından bile geçirmediği dev yolcu gemisi R.M.S Titanik, 15 Nisan 1912 tarihinde bir buzdağına çarparak Atlantik’in sularına gömüldü. National Geographic’in uluslararası baskısı, batışının 100’üncü yıldönümünde Titanik’in bugüne kadar elde edilen en yüksek çözünürlüklü fotoğraflarına yer veriyor. Bu fotoğrafları, National Geographic Türkiye’nin Nisan sayısını alan okuyucular da görebilecek. Okyanus tabanında yatan Titanik’in bugüne kadar hiç görülmemiş fotoğrafları, binlerce yüksek çözünürlüklü görüntüden yararlanılarak oluşturuldu. Esfane batığın tümünü gözler önüne seren fotoğraflar, Titanik’in nasıl battığı hakkında da çok net fikir veriyor. Sancak tarafını gösteren bu fotoğraf, geminin ilk burnunu okyanus tabanına çarptığını gösteriyor. Bu durum, buzdağının gemide neden olduğu hasarın belki de sonsuza dek gizli kalacağı anlamına geliyor. Titanik’in kıç tarafını gösteren bu fotoğraf, geminin gövdesinde oluşan hasarın boyutunu gözler önüne seriyor. Kıç tarafındaki bir açıklıkta ortaya çıkan Titanik’in iki motoru. Demir yiyen bakterilerin neden olduğu turuncu renkli pasla kaplı olan dev motorlar, dört katlı bir binanın yükseliğinde. Bir zamanlar insanın inşa ettiği en büyük gemiyi hareket ettiren bu motorlar, şimdi deniz canlılarının evi durumunda. Titanik’in okyanusun karanlığında yatan gövdesinin tepeden görünümü. 1,500’den fazla insana mezar olan batık, şimdi suların en az 3,200 metre derinliğinde sessizce yatıyor. Titanik'e ait olan ve bugüne dek su yüzüne çıkarılan 5,500 parçadan biri, bir lomboz. Tasarımı Titanic'e çok benzeyen ve batığın pervaneleri hakkında fikir veren Olympic gemisi. Titanik'in kıç tarafına ait bir fotoğraf. 2010'da çekilen 300 yüksek çözünürlüklü fotoğrafın bir araya getirilmesiyle oluşturuldu. Gümüş kaplı bir cep saati. Erkeklerin statüsünü giyimleriyle belirledikleri bir dönemde, Titanik birçok zengin yolcuyu taşıyordu. Bir işadamına ait olduğu düşünülen tavşan kürkünden bir şapka, su yüzüne çıkarılan binlerce eşyadan biri. Titanik'teki sosyal etkinliklerde kadınlara en çok eşlik eden aksesuarlarıydı. Bu elmas taşlı platin kaplama yüzük, deri bir torbanın içinde bulundu. Bu botlar, William Henry Allen adlı yolcunun deri bavulunda bulundu. Üçüncü sınıf birçok yolcu gibi, o da hayatta kalmayı başaramadı. Titanik'in iskele tarafındaki 15 tonuk çapası. Bu çapa, Fransa'nın Cherbourg ve İrlanda'nın Queenstown limanlarında kullanılmak için yerleştirildi ama hiç kullanılmadı. Deniz tabanında, çelik çapanın bir parçası görülüyor. Birinci sınıf yolcuların gezi alanındaki pencere boşluklarından içeri giren ışıklar. Titanik su almaya başlayınca, pencereler kırılarak, buradan filikalar suya indirildi. O anlarda nasıl bir panik yaşandığını hayal etmek zor. Titanic'in benzeri Olympic'teki birinci sınıf bölümün gezi alanı. Filika istasyonuna ait bir fotoğraf. İki vinç, filikaları suya indirmek için kullanılıyordu. Titanic'in sahibi olan şirketin başkanı J. Bruce Ismay, C filikasına atlayarak hayatını kurtardı. titanik faciasında, birçok filikanın az kişiyle gemiden ayrıldığı ve ikinci ile üçüncü sınıf yolcuların geride bırakıldığı tartışmaları hala yaşanıyor. Titanik'in Türk hamamı. Birinci sınıf spanın duvarları seramik kaplı. Titanik'in içini görüntüleyen Ken Marschall, "100 yıl sonra ilk defa Titanik yolcularının nasıl bir seyahat tecrübesi yaşadıklarını görüyoruz" dedi. Olmypic gemisindeki Türk hamamı. Eşi Ida'yı kendisiyle beraber filikaya bindirmeye ikna edemeyen Macy mağazasının sahibi Isidor Straus, karısıyla birlikte burada can verdi. Bir zamanlar şöminenin olduğu yerin önünde, altın kaplama bir saat görünüyor. Straus'un cansız bedeni, kürk bir ceket, gri takım elbise, kahverengi botlar ve siyah ipek çoraplar giymiş halde bulundu. Ida ve Isidor'un hayatını kaybettiği odanın Olympic'teki kopyası. Bir römorkör, İngiltere'nin Southampton limanından ayrılan Titanik'e eşlik ederken. Bu fotoğrafın çekilmesinden beş gün sonra, Titanik insanlık tarihi boyunca anlatılacak bir facianın sonunda okyanusun derinliklerine gömüldü.