TİSKden prim günü önerisi
Abone olTİSK, sosyal güvenlik reformunun "prim gün sayısı bölümünün" yeniden değerlendirilmesini istedi.
Hükümet, "köşk"ten kısmi vetoyla dönen sosyal güvenlik ve genel
sağlık sigortası yasasıyla ilgili izleyeceği yolu netleştirmeye
çalışırken TİSK, sosyal güvenlik reformunun "prim gün sayısı
bölümünün" yeniden değerlendirilmesini istedi. TİSK Başkanı Tuğrul
Kudatgobilik, yasayla emeklilik için prim ödeme gün sayısının 9
bine çıkarıldığına dikkat çekerek "Bu bölüm yeniden
değerlendirilebilir. Rakam 7 bine, 8 bine çekilebilir" dedi.
Sosyal güvenlik reformunun temeli niteliğinde bulunan "sosyal
güvenlik ve genel sağlık sigortası yasasına" dönük kısmi vetoyu
değerlendiren TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, Cumhurbaşkanı
Sezer'in vetoyla çeşitli toplumsal hassasiyetlere yanıt verdiğini
ve bu açıdan süreci "olumlu" bulduklarını söyledi. Sezer'in veto
ettiği maddelerden birinin emeklilik yaşının 65 olarak düzenlenmesi
olduğunu vurgulayan Kudatgobilik, "Ancak bu şimdiyi değil, 2044
yılını bağlayan bir düzenlemeydi. Bu nedenle emeklilik yaşı
konusunun şimdiden tartışılıp tartışılmaması gerektiği konusunda
çok emin değilim. Belki 2044 yılında kişi başına gelir 10 bin
dolara çıkacak ve buna bağlı olarak yaşama süresi artacak" dedi.
Vetonun "prim ödeme gün sayısını" düzenleyen maddeyi de kapsadığına
işaret eden Kudatgobilik, "Prim ödeme gün sayısı yeniden gözden
geçirilebilir. Bu rakam için 7 bin, 8 bin günde bir uzlaşı
sağlanabilir. Sistem şu anda çok kötü. Önemli olan kapsayıcı bir
sosyal güvenlik sisteminin bir an önce devreye girmesidir" diye
konuştu.
Hükümet karar sürecinde
Öte yandan hükümetin, sosyal güvenlik ve genel sağlık sigortası
yasasındaki kısmi vetonun ardından izleyeceği yolu bir iki gün
içinde netleştirmesi bekleniyor. Yasanın veto edilen kısımlarının
"temel düzenlemeler" olduğuna dikkat çeken yetkililer, bu nedenle
Cumhurbaşkanı'nın istediği değişikliklerin yapılmasının zor
olduğunu belirtiyor. Ancak bu konudaki son kararı hükümet yapacağı
değerlendirmeler kapsamında, bir iki güne kadar verecek. Yasanın
bir kez daha aynen geçirilmesi durumunda, Cumhurbaşkanı Sezer'in
veto hakkı bulunmuyor. Ancak bu durumda da Sezer'in Anayasa
Mahkemesi'ne gitme hakkını kullanabileceği belirtiliyor.
Kaynak:Referans