"Tırı vırı" şeyler kitap oldu
Abone olSabri Kaliç'in derlediği, ilginç ve keyifli bilgilerden oluşan kitap, Aykırı Yayınları'ndan piyasaya çıktı.
Günlük hayatta fazla işe yaramayan ancak gündelik yaşamı
renklendirecek şaşırtıcı, ilginç, neşeli, keyifli, tuhaf ama gerçek
bilgiler, ''Tırı Vırı Şeyler'' adıyla kitap oldu. Sabri Kaliç'in
derlediği, ilginç ve keyifli bilgilerden oluşan kitap, Aykırı
Yayınları'ndan piyasaya çıktı. ABD'de herkesin bilmediği ama bazı
insanların da hobi olarak öğrenmekten hoşlandığı bilgilere ''Trivia
edebiyatı'' adı verilmesinden yola çıkan yazar, kitabına,
''trivia'' kelimesine karşılık olarak ''tırı vırı'' adını koymuş.
Kitapta, müzikten edebiyata, modadan sinemaya, bilimden icatlara
kadar yüzlerce ''tırı vırı'' bilgi yer alıyor. ''SADECE DÜNYANIN
ADI MİTOLOJİK TANRI ADI DEĞİL'' Kitapta yer alan ''tırı vırı''
bilgilerden bazıları şöyle: ''-Güneş sistemindeki gezegenler
arasında sadece dünyanın adı bir tanrı adından alınma değildir.
Diğerlerinin hepsi mitolojik tanrı adlarıdır. -Gözle görülen en
büyük yıldıza bakarken aslında zamanın içinde 4 milyar yıl geriye
bakıyoruz. -Güneş sisteminde Venüs dışındaki tüm gezegenler saatin
tersi yönünde dönerler. Venüs saat yönünde dönen tek gezegendir.
-İsrail'de bulunan Ölü Deniz'de boğulmak olanaksızdır. Tuzluluk
oranı yüzde 25'e yakın olan denizin yüzeyinde bacak bacak üstüne
atıp gazete okusanız bile batmazsınız. -Dünyadaki tüm kıtalarda
Roma adında bir kent vardır. -İnsanın gülümsemek için 17, somurtmak
içinse 43 kasa ihtiyacı var. -Dünyadaki en yaygın kan grubu 0'dır.
AB grubu kan ise en az rastlanan guruptur. A-H adındaki bir grup
kana ise şu ana dek dünyada yalnızca üç kişide rastlanmıştır.
-Alman bilim adamlarının yaptığı bir araştırmaya göre kalp krizleri
en çok pazartesi günleri yaşanmaktadır. BEDEVİLERİN GELENEKSEL
DÜĞÜN YEMEĞİ -Bedevi düğünlerinin geleneksel bir yemeği şöyledir:
Bir bütün devenin içine bir koyun, koyunun içine birkaç piliç,
piliçlerin içine balık ve balıkların içine de yumurta doldurulur.
-Auguste Rodin'in ünlü düşünen adam heykeli, aslında düşünen bir
adamı simgelemesi için yapılmamıştı, sadece İtalyan şair Dante'nin
heykeliydi. -1961 yılında çağdaş resmin öncülerinden Matisse'in
''Bateau-Gemi'' adlı tablosu, New York'taki Çağdaş Sanat Müzesi'nde
yapılan bir yanlışlık sonucu iki ay boyunca kafa üstü ters olarak
asılı kalmış, 12 bin ziyaretçi bu durumu farketmemişti. -Ünlü yazar
William Shakespeare ile çağdaşı yazar Ben Jonson Londra'daki
Westminister Abbey'de 1637 yılında masraftan tasarruf etmek için
ayakta dikilir halde gömülmüşlerdi. -Ernest Vincent Wright adlı
deneysel yazarın 1939 tarihli ''Gadsby'' adlı romanı 50 bin 110
sözcükten oluşmuştu ancak romanda bir tek ''e'' harfi bile yoktu.
-Bir filmde yer alan en uzun öpüşme sahnesi, ressam-deneysel
sinemacı Andy Warhol'un ''Öpüşme'' adlı filminde yer alan 50
dakikalık öpüşme sahnesiydi. Film zaten oyuncular Naomi Levine ve
Rufus Collins'in 50 dakikalık öpüşmesini anlatmaktaydı. -1931-1969
yılları arasında çizgi filmcilerin piri Walt Disney, toplam 35
Oscar kazanmıştı. ÇOCUKLARIN SEYREDEMEDİĞİ DİSNEY FİLMİ -1979
yılında çekilen ''Kara Delik'' filmi, Walt Disney yapımı olmasına
rağmen çocukların seyretmesine izin verilmeyen ilk ve tek Disney
filmiydi. -Ünlü tiyatro oyuncusu Sarah Bernhardt geceleri bir
tabutta uyurdu. -Ünlü rock yıldızı Elvis Presley, polis rozeti
koleksiyonu yapardı. -1952 tarihli John Cage bestesi ''4' 33'',
dört dakika otuz üç saniye süreli tam bir sessizlikten
oluşmaktaydı. -Haydn sadece temiz, beyaz kağıda bestelerini
yazabilirdi. Mozart eserlerini mutlaka bilardo oynarken bestelerdi.
Christoph Gluck ise ancak bir tarlanın ortasına oturup beste
yapabilirdi. Rossini eserlerinin çoğunu sarhoşken bestelerken,
Wagner ise tarihsel kostümler giydiği zaman çok daha kolay beste
yapardı. -Havuç delisi Buggs Bunny'i çok uzun yıllar başarıyla
seslendiren tiyatro sanatçısı Mel Blanc, gerçek yaşamında havuca
karşı anormal derecede alerjikti. -Hıristiyan sözcüğü İncil'de
sadece 3 kez geçmektedir. -Napolyon'un içki kadehlerinden biri ünlü
İtalyan serüvenci Cagliostro'nun kafatasından yapılmıştı. -1864
yılında mezarı açılıp çalındığından beri Voltaire'in cesedinin
nerede olduğu bilinmemektedir.''