Tıpta uzmanlık sınavı değişiyor
Abone olDoktorların, başarılarını endeksledikleri ve yıllarca hazırlandıkları Tıpta Uzmanlık Sınavı değişiyor.
Buna göre, İngilizce ve temel tıptan oluşan sınav, bundan sonra
temel tıp ve adayın seçtiği branşa yönelik soruları içerecek. Temel
tıp bilimi sınavı öncesinde yapılan İngilizce sınavı yerine,
Üniversitelerarası Dil Sınavı (ÜDS) veya Kamu Personeli Yabancı Dil
Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (KPDS) geçerli olacak. Sağlık
Bakanlığı Sağlık Eğitimi Genel Müdürü Doç. Dr. Çetin Dinçel,
hazırlanan Tıpta Uzmanlık Tüzüğü Tasarısı Taslağı hakkında bilgi
verdi. Dinçel, 2002 yılında hazırlanan Tıpta Uzmanlık Tüzüğü'nün
yürürlüğe giremediğini, bu nedenle halen 1973 yılında hazırlanan
tüzüğün geçerli olduğunu bildirdi. Hazırlanan tüzük taslağının
henüz netleşmediğini, ayrıntılar üzerinde çalışmaların devam
ettiğini anlatan Dinçel'in verdiği bilgilere göre, taslağın
yürürlüğe girmesiyle Tıpta Uzmanlık Sınavı değişecek. TUS'un,
hekimlerin 3-4 yıl çalıştıkları ''bir at yarışı'' haline geldiğini
söyleyen Dinçel, sınavın, genel tababet bilgisinin sorulduğu değil,
çok detayın sorulduğu bir sınav olduğunu, sınava girenlerin
verdikleri emeğin uzmanlık eğitimi sırasında işlerine yaramadığını
kaydetti. Sınava girecek kişilerin, genel tıp bilgisi yerine,
seçecekleri branşlara daha çok çalışmalarını sağlamayı
amaçladıklarını söyleyen Dinçel, sınavın yine merkezi sistemle ÖSYM
tarafından yapılacağını kaydetti. TUS ÖNCESİ İNGİLİZCE SINAVI
KALKIYOR Dinçel, TUS'tan 1 gün önce yapılan yabancı dil sınavı
yerine, adayların ÜDS veya KPDS'yi kazanmış olmalarının yeterli
olacağını, bu sınavların 5 yıl süreyle geçerli olacağını söyledi.
Dinçel, şu ana kadar bu sınavlara girmeyen adayların girmesini
tavsiye ederek, yabancı dil sınavında, doktora sınavında olduğu
gibi 50 puan alanın başarılı sayılacağını ifade etti. SINAV 2
AŞAMALI TUS sınavını başarıyla veren bir doktorun, seçtiği branşın
bilgilerini bilmeden işe başladığını, çünkü seçtiği bölümden
yalnızca 1 soru çıktığını söyleyen Dinçel, 2 aşamalı yapılacak
sınavda adayların önce genel bir tababet sınavına gireceğini
belirtti. Bunun TUS'a göre daha kolay genel bilgileri içereceğini,
örneğin 45 puan alan herkesin başarılı sayılacağını anlatan Dinçel,
sınavın 2. günü ise ''cerrahi bilimler'', ''dahili bilimler'' ve
''temel tıp bilimleri'' adı altında 3 kitapçık hazırlanacağını,
adayın hangi branşa girmek istiyorsa ona göre çalışacağını ve soru
kitapçığını seçeceğini söyledi. Dinçel, ''Aday istediği branşa
yönelik çalışacak, istediği branşa girecek, şu anda branşlar milli
piyangodan çıkar gibi çıkıyor'' diye konuştu. Adayın seçmek
istediği branşın sorularının yüksek katsayı ile çarpıldığı bir
sınav olacağını söyleyen Dinçel, katsayılar ve puanlama konusunda
detayların henüz belirlenmediğini vurguladı. YUS GELİYOR Doç. Dr.
Dinçel, taslak ile uzmanların ana dalları üzerine yapmak
istedikleri yan dallar için de bir uzmanlık sınavı yapacaklarını
belirterek, Yan Dal uzmanlık Sınavı'nın (YUS) merkezi sistemle
yapılmasını sağlayacaklarını bildirdi. Şu anda yapılan yan dal
uzmanlık atamalarının, farklı kaygılarla hareket edilerek
yapıldığını savunan Dinçel, ''Bunu da TUS gibi merkezi sisteme
çekelim, ahbap-çavuş ilişkisine göre bu işler devam etmesin.
Merkezi sistemde başarılı olanlar yan dal uzmanlığını yapsın,
objektif olsun'' diye konuştu. BOARD SINAVLARI Tıp eğitimine
kaliteyi artırmak için uzmanlık derneklerinin, tıpta uzmanlık
eğitiminde batı ülkelerinde uygulanan ''Board Sınavı''nı yapmak
istediklerini anlatan Dinçel, ancak derneklerin hukuki zeminlerinin
bulunmadığını dile getirdi. Dinçel, taslak ile uzmanlık eğitiminin
son yılı içerisinde uzmanlık dernekleri aracılığıyla ÖSYM'ye
yaptırılacak bir merkezi sınav öngördüklerini ifade etti. Dinçel,
''Bu sınava girmek zorunlu ama geçmek zorunlu olmayacak, kişi
kalitesini orada belgeleyecek'' dedi. ASİSTANLIK ZORLAŞIYOR
Asistanların, şu anda yalnızca bir uzman yanında eğitim
gördüklerini, bir şefin veya üniversitede bir klinikte eğitim
aldıklarını belirten Dinçel, asistanların birden çok eğiticinin
yanında eğitim görmesinin zorunlu hale getirileceğini bildirdi.
Dinçel, uzmanlık eğitimi boyunca yapılması gereken minimal
uygulamaların da tüzüğe ilişkin çıkarılacak yönetmelikle
belirleneceğini söyleyerek, bir kişinin uzman olabilmesi için
belirli sayıda ameliyat veya işlem yapması gerekeceğini, bunu
yapmayanların uzman olamayacağını bildirdi. Doktorların mezun
olduktan sonraki eğitimlerine de özellikle önem vereceklerini
kaydeden Dinçel, doktorların, kongrelere katılıp katılmadıklarına,
bilimsel yayınlarına, yaptıkları ameliyatlara bakacaklarını dile
getirdi. Doktorların en az yılda 2 kez bilimsel kongrelere
katılmalarına olanak sağlayacaklarını belirten Dinçel, doktorların
bu süre içinde izinli sayılacaklarını da kaydetti. Bu konuda
genelge hazırlayacaklarını söyleyen Dinçel, doktorların ve diğer
sağlık personelinin bilgilerinin belli aralıklara denetleneceğini,
kongreye katılım, bilimsel yayın ve yıl içinde yaptıkları
ameliyatlar esas alınarak değerlendirme yapılacağını bildirdi. YENİ
DAİRE BAŞKANLIKLARI Dinçel, tıp, diş ve eczacılık eğitimlerinin
lisans bölümüyle ilgili fikir yürüten, müfredatı, niteliği ve
kapasiteyi ölçen veya ölçmesine yönelik çalışmalar yapan birimler
oluşturmaya çalıştıklarını da söyledi. Bu kapsamda, Tıp Eğitimi
Daire Başkanlığı, Eczacılık Eğitimi Daire Başkanlığı, Diş Hekimi
Eğitimi Daire Başkanlığı kuracaklarını belirten Dinçel, ''Linsans
eğitimini tabi ki, YÖK yönetiyor ama biz de bunları istihdam eden
kurum olarak ve Anayasa'nın bize verdiği yetkiye istinaden bunlarla
tıp, diş ve eczacılık lisans eğitimiyle ilgili daire başkanlıkları
ihdas ediyoruz ki, bu konuda da fikir yürütelim ve eğitimi
yönlendirebilelim'' diye konuştu.