Tevhid-i Selam'ın eski savcısına suikast girişimi iddiası
Abone olBinlerce kişinin telefonlarının dinlemesiyle gündeme gelen Tevhid-i Selam dosyasının eski savcısına sabotaj girişimi mi düzenlendi?
Tevhit Selam Kudüs Ordusu terör örgütüne yönelik
soruşturmanın eski savcılarından Adnan Çimen, aracına yönelik
sabotaj girişiminde bulunulduğunu iddia etti.
Kamuoyunda çok tartışılan Selam Tevhid soruşturmasının eski savcılarından Adnan Çimen'in iddiası çok tartışılacak.
Varlığı halen belgelenemeyen örgüt üzerinden başlatılan
soruşturmada devletin üst düzey kademesindeki isimler İran'a
çalışmakla itham ediliyordu. Yine çok sayıda siyaset, sanat,
magazin dünyasından çok sayıda ünlü isim sahte isimlerle
dinlenmişti. Yine 1990'lı yıllardaki derin cinayetlerin perde
arkasında bu örgütün olduğu iddia ediliyordu.
TEKERDEKİ BİJONLARIN İKİSİ YERİNDE YOK
Savcı Çimen, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada evinin
önünde park ettiği aracını kullandığında altından sesler geldiğini
fark edince aracı tamirciye götürdüğünü dile getirdi. Tamircide
yapılan incelemede sağ ön tekerin bijonlarından 2’sinin olmadığı
diğer 3’ününde düşmek üzere olduğu tespit edildiğini vurgulayan
Çimen, bu tuzağın kendisine kaza yaptırmak içinkurulduğunu
kaydetti.
3 YIL SÜREYLE 2280 KİŞİ
DİNLENMİŞ Selam Tevhid örgütü soruşturması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı geçtiğimiz aylarda takipsizlik kararı vermişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 22 Temmuz'da Emniyet'te yürütülen operasyon hakkında açıklama yapmıştı. Açıklamaya göre ortada terör örgütü (Selam Tevhid) olmadığı halde bir kurgu oluşturarak soruşturma başlatıldı. Selam -Tevhid soruşturmasında Türkiye Cumhuriyeti Başbakan'ı ve bakanlarının diğer ülke yetkilileri ile olan görüşmeleri kaydedildi. MİT Müsteşarı Hakan Fidan örgüt üyesi olarak dinlenip, kaydedildi.Soruşturmada 3 yıl süreyle 251'i hedef kişi, toplam 2280 kişi dinlendi." denilmişti. |
Olaya iilişkin suç duyurusunda bulunduğunu belirten savcı Çimen,
Twitter hesabından yaptığı açıklamada “Allah'ın verdiği canı onun
izni dışında alacak yoktur. Bizde ona teslim olmuşuzdur.”
İfadelerini paylaştı.
Savcı Çimen Twitter hesabından yaptığı açıklamada şu ifadelere yer
verdi; “Yalan ve iftiradan beslenen derin yapının 12.08.2014 günü
şahsıma yönelik menfur girişimine ilişkin olarak bugün suç
duyurusunda bulundum. Şahsıma ait özel aracı 10.08.2014 günü saat
12 sularında ikamet ettiğim sitenin kapalı otoparkına bıraktım.
12.08.2014 günü saat 11 civarında eşim hastaneye gitmek üzere
bindiği aracın altından sürtme sesi duymuş ancak ne olduğunu
anlayamamıştır. Aynı gün saat 18:30 sıralarında bir akrabama gitmek
amacıyla bindiğim aracın altından çok yoğun ses geldiğini tespit
etmem üzerine. Aracı emniyet şeridine çekerek kontrol ettim. Ancak
her hangi bir problem tespit edemedim. Bu şekilde gidilemeyeceğini
düşünerek aracı yakında bulunan İkitelli Dolapdere Sanayi sitesine
götürdüm. Araç lifte alınınca alttan yapılan kontrolde sağ ön
tekerin oynadığı tespit edildi. Tetkik devam edince sağ ön
tekerlekteki 5 adet bijondan 2 tanesinin bulunmadığı 3 tanesinin
ise düşmek üzere olduğu tespit edildi. Ustaların beyanıyla; bu olay
kesinlikle kasten gerçekleştirilmiştir. Kendiliğinden gevşeme söz
konusu değildir. Nitekim aracın dört tekerleği de 3-4 ay önce satın
alınmış ve serviste havalı tabancayla sıkıştırılmıştı. Bu süreçte
tekerleklerde hiç bir sorun yaşanmamıştır. Şayet bu araçla trafiğe
çıkılmış olsa idi tekerleğin fırlaması ve aracın takla atması
kuvvetle muhtemeldir.
SON NEFESİME KADAR DEVLETİMİN VE MİLLETİMİN
HİZMETİNDEYİM
Bugün Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundum ve site
yönetiminden 2-3 günlük güvenlik kamerası görüntülerini istedim.
Olayın tanıklarını da ilgili Savcı müsait olduğunda hazır edeceğim.
Endişelendim mi ? Hayır. PKK/KCK operasyonlarına imza atarken de
hiç endişe duymadım. Bugün alnım açık yüzüm ak dimdik ayaktayım.
Büyük devlet adamı rahmetli Turgut Özal'ın şu beyanı kulağımda
küpedir; Allah'ın verdiği canı onun izni dışında alacak yoktur
Bizde ona teslim olmuşuzdur. Bu alçakça saldırılar doğru yolda
olduğumun delilidir. Beni yıldırmak bir yana daha büyük hizmetler
yapmak için adeta kamçılıyor. Şayet bu ülkeye hizmet için ölmem
gerekirse bunu da cana minnet bilirim. Şahsıma karşı hangi
muameleler yapılırsa yapılsın hiç önemi yok, son nefesime kadar
Devletimin ve Milletimin hizmetindeyim.”