Türkiye'de insan hayatı öyle ucuz ki... Bir gün ailenizle piknik yaparken, servisle işe gitmeye çalışırken, hatta kaldırımda yürürken bile ölebilirsiniz. Kumburgaz’da deniz bisikleti ile açılıp Marmara’da kaybolan 5 genç Türkiye ’de eğlenmek isterken bile ölümle karşı karşıya kalmanın ne kadar kolay olduğunu bir kez daha gösterdi. Sadece eğlenirken mi… Zor durumda kalan birine yardım etmek isterken, şehir içi toplu taşıma ile yolculuk ederken, okuldan eve yürüyerek giderken… İşte tesadüfen yaşadığımızı gösteren 19 olay.... 17 Ağustos Pazar günü Kumburgaz’dan deniz bisikletiyle açılan 5 genç kayboldu. Günler süren arama çalışmalarında kaybolan gençlerden Serdar Demir’in cesedine Marmara Adası yakınlarında ulaşıldı. 5 gencin kullandığı sanılan deniz bisikletinin parçaları, Balıkesir'in Erdek İlçesi İlhanlar Köyü sahilinde bulundu. Avşa’dan Yenikapı’ya giden İDO feribotundan kaybolan 5 gencin görüldüğü iddia edildi. Gençlerin denizle boğuşurken el sallayıp yardım istediğini söyleyen yolcular kaptanı durmamakla suçladı. 24 Ağustos 2014 tarihinde Botan Çayı kenarında piknik yapan 6 kişi, LİMAK Grubu’na ait baraj kapaklarının açılması sonucu yükselen suya kapılarak can verdi. Facianın bir benzeri aynı yerde 3 yıl önce de yaşanmış ve 3 kişi hayatını yitirmişti. İzmir'in Konak ilçesi Gültepe semtinde yağmur nedeniyle yolda kalan bir araca yardım etmek isteyen 16 yaşındaki Ümit Özkan, diz hizasını biraz geçen ancak eğimli caddede çok şiddetli akan sel suyuna kapılıp sürüklendi. 6 Ağustos 2014’te yaşanan olayda yol kenarında park etmiş bir kamyonetin altına sıkışan ve ayağa kalkamayan Özkan, şehir merkezinde boğularak yaşamını yitirdi. Galatasaray Florya Metin Oktay Tesisleri'ne antrenmanı takip etmek üzere gelen Sabah Gazetesi foto muhabiri Erkan Koyuncu, tesisin demir kapısına sıkıştı. 2 Ağustos 2014’te yaşanan olayın ardından yapılan tüm müdahalelere rağmen Koyuncu kurtarılamadı TEM otoyolu Kavacık mevkiinde Tuzla-Topkapı arasında çalışan özel halk otobüsü yol ortasında yanmaya başladı. 27 Temmuz 2014’te yaşanan olayda frenleri tutmayan otobüs yol kenarındaki bariyerlere çarparak yaklaşık 100 metre sürüklendi. Otobüs sürüklenirken arka kısımda başlayan yangın otobüsün içine sıçradı. Yanan otobüste bulunan 4 kişi yaşamını yitirirken, 15 kişi de yaralandı. Trabzon Pelitli Mahallesi’nde 16 Temmuz 2014 günü satın almak için ev bakan ailesiyle birlikte inşası süren 10 katlı apartmana giren yedi yaşındaki Sudenur Reis, kabini olmayan asansörde beton zemine düşerek ağır yaralandı ve kurtarılamadı. 13 Haziran 2014 günü Ankara’dan Kayseri’ye gelen iş müfettişi 29 yaşındaki Naci Ayvalıoğlu ile inşaat mühendisi Baki Güneş, 8 katlı inşaatın 5’inci katında denetim yaparken iskeleden düşerek öldü. 15 Mart 2014 tarihinde Sirkeci'de arabalı vapura binmek üzereyken denize düşen otomobilde 5 yaşındaki Ece Su Yılmaz ile anneannesi Şaziye Güleren yaşamını yitirdi. Arabayı kullanan Ece Su'nun annesi Ebru Güleren Yılmaz ve teyzesi Mine Dalkılıç ise yaralı kurtuldu. 9 Ekim 2011 günü İstanbul Şişli’de yolda yürüyen dizi oyuncusu kafasına düşen beton parçası nedeniyle öldü. 5 katlı binadan düşen betonun ‘yağmur nedeniyle gevşemiş olabileceği’ açıklandı. Sarıyer Belediyesi tarafından mühürlenen ancak plaj işletmesi tarafından mührü sökülen Kısırkaya Plajı’nda son iki ayda 6 kişi öldü, çok sayıda insan boğulma tehlikesi atlattı. Konya’nın Ereğli İlçesi’nde henüz nüfusa kayıt ettirilmeyen 40 günlük Ayaz bebek, emzirmek için uyanan 21 yaşındaki annesi Maviş Eşme tarafından yattığı yerde ölü bulundu. Aralık 2013’te yaşanan olayda bebeğin zatürreeden öldüğü anlaşıldı. Ayaz bebeğin tek odalı kerpiç evinde camlar kırık olduğu için pencereler naylonla örtülüydü. Gülfem Hande Türker (31) işten eve dönmek için belediye otobüsüne bindi. Temmuz 2013’de otobüs Beşiktaş Meydanı'na geldiğinde genç kadın araçtan indi. Yolun karşısına geçmek için aracın arkasına doğru ilerleyen genç kadın, şoförün sola manevra yapması üzerine otobüs ve ağaç arasında sıkıştı ve hayatını kaybetti. Plastik eşya satılan işyerinde tüp gaz sızıntısı nedeniyle patlama meydana geldi. 12 Temmuz 2014’de yaşanan patlamadan 7 saat sonra Uğur Çokgülenler’in, 8 saat sonra Kader Kılıç’ın 11 saat sonra da Eda Can’ın cesedine ulaşıldı. Yine Zeytinburnu Davutpaşa’da, 2008 yılında havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada, 21 kişinin ölmüş, 115 kişi yaralanmıştı. İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 2013 yılında kanalizasyon taşması sonucu su basan laboratuvarın temizliğini yapan taşeron işçiler mikrop kaparak hastalanmıştı. O işçilerden biri olan Zafer Açıkgözoğlu karaciğer yetmezliğinden yaşamını yitirdi. Ölmeden kısa bir süre önce Al Jazeera’ye röportaj veren Açıkgözoğlu, hastalığının kanalizasyondan kaptığı bir mikroptan kaynaklandığını söylemişti. İstanbul Maltepe'de bir anaokulunda düşen lavabo 6 yaşındaki Efe Boz’un ölümüne neden oldu. Mayıs 2010’da yaşanan olayda üzerine düşen lavabo Efe’nin şahdamarını kesmişti. Halkalı Dereboyu Caddesi'nde faaliyet gösteren Tameks Tekstil firması, işyerine yürüyerek giden Sefaköy İnönü Mahallesi'ndeki 9 işçisini yağmur nedeniyle evlerinden aldırmak için bir panelvan tipi minibüs gönderdi. Minibüs 9 Eylül 2009 sabahı 7'si kadın 9 kişiyi alarak işyerine hareket etti. Tam şirket bahçesine girildiği anda sel suları bahçeye doldu. Önde oturan 3 kişi kendilerini dışarıya atarak kurtuldu ancak arkadaki kapalı kısımda bulunan 7 kadın içeriye sel sularının dolmasıyla boğularak can verdi. 2. sınıf öğrencisi Kemal Atabay, Ayşe Çarmıklı İlköğretim Okulu'ndan karne aldığı gün yoğun kar yağışı nedeniyle yürüyerek 5 kilometre mesafedeki evine dönemedi. 22 Ocak 2004’te yaşanan olayda Atabay’ın donarak öldüğü anlaşıldı İzmir-İstanbul seferini yapan feribot, Sarayburnu İskelesi'ne yanaşırken aniden hareket etti. 20 Ağustos 2007’de yaşanan olayda feribotun kopan halatı iskele güvenlik görevlisi 30 yaşındaki Zekeriya Timur'un başına çarparak ölümüne neden oldu. 2007 yılında İstanbul Şirinevler’de İSKİ tarafından MVM İnşaat şirketine yaptırılan Tavukçu Deresi ıslah çalışmaları sırasında, ağzı kontrplakla kapatılan rögara düşen 5 yaşındaki Dilara Dumru, kanalizasyon suyunda boğularak hayatını kaybetti. Üzeri kapatılan dere yatağında yaklaşık bir buçuk kilometre sürüklenen Dilara’nın cesedi, Ataköy’den çıktı.