Terörist ailesinden tazminat istendi
Abone olMilli Savunma Bakanlığı bir ilke imza attı. Bakanlık iki şehit için ödediği tazminatı çatışmada ölen terörist ailesinden talep etti. Karşı taraf da bakanlığa dava açtı.
MİLLİ Savunma Bakanlığı (MSB), Diyarbakır’ın Lice ilçesi
kırsalında teröristlerle girdiği silahlı çatışmada 1 Ağustos 2002
günü şehit düşen Osman Altınsoy’un Samsun’un Havza ilçesinde oturan
2 kardeşine ödediği 3 bin 502 YTL (3 milyar 502 milyon lira)
tazminatı, 2'si çatışmada, 3'ü de daha sonraki çatışmalarda ölen 5
PKK'lının (KADEK) ailelerinden tahsil etmek için dava açtı.
Milli Savunma Bakanlığı adına Lice Askerlik Şubesi Başkanlığı dava
dilekçesini Lice Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliği’ne 22 Nisan 2005
günü verdi.
Dava edilenlerden Kars’ın Kağızman İçesi'nde oturan Ergön Ailesi de
avukatları aracılığı ile ‘Ölen kişilere karşı dava açılamayacağını’
gerekçe göstererek karşı dava açıp, Milli Savunma Bakanlığı'ndan 5
bin YTL manevi tazminat istedi.
Lice'de konuşlanan 2’nci İç Güvenlik Tugayı’na bağlı 1’inci İç
Güvenlik Tabur Komutanlığı’nda 1981/1 tertip olarak vatani görevini
yapan 20 yaşındaki er Osman Altınsoy, kırsal alandaki operasyona
katıldı. Lice’nin Kilhoz ve Homet tepeleri arasında 1 Ağustos 2002
günü ilerleyen güvenlik kuvvetleri teröristlerle sıcak temasa
geçti. Atik Dere kesiminde çatışmaya giren güvenlik kuvvetlerinden
Altınsoy, teröristlerin açtığı ateş sonucu yaralandı, hastaneye
kaldırılırken yolda şehit düştü. Dini nikahla 6 ay önce evlenen ve
5 aylık asker olan Piyade Er Osman Altınsoy’ın cenazesi, memleketi
Samsun'un Havza İlçesi'ne bağlı Gidilli Köyü'nde törenle toprağa
verildi.
BABAYA ÖDEME YAPILDI, KARDEŞLERİ DAVA AÇTI
Şehit Altınsoy'un, Gidilli Köyü’nde oturan babası İbrahim
Altınsoy'a devlet 30 bin YTL (30 milyar lira) tazminat ödedi.
İbrahim Altınsoy, “Oğlum Osman, vatanı için şehit oldu. Biz kimseye
dava açmadık. Devlet olaydan sonra bana 30 bin YTL (30 milyar lira)
para verdi. Bende bu paranın 5 bin YTL’sini (5 milyar lira) oğlumla
askere gitmeden bir ay önce imam nikahı ile evlenen aynı köyden
olan ve dul kalan gelinime verdim'' dedi.
Şehit Osman Altınsoy’un kardeşleri Şaban Altınsoy ve Hülya Altınsoy
(Açar) ise ayrı ayrı olarak 1000’er YTL (1 milyar lira) manevi
tazminat davası isteminde bulundu. Askeri Yüksek İdare Mahkemesi
2’nci Daire Başkanlığı, 22 Ekim 2003 tarihinde verdiği kaarla
şehidin kardeşlerine 1000'er YTL ( 1 milyar lira) manevi tazminatın
yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verdi. Böylece şehit
kardeşleri Şaban Altınsoy ve Hülya Altınsoy'a (Açar), yasal faizi,
mahkeme masrafları ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 3 bin 502
YTL (3 milyar 502 milyon) tazminat, 16 Aralık 2003’te ödendi.
TAZMİNAT GEREKCESİ NE?
Milli Savunma Bakanlığı, şehit Osman Altınsoy’un iki kardeşine
ödenen 3 bin 502 YTL tazminatı tahsil etmek için, 22 Nisan 2005
günü Lice Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliği'ne başvurdu. Milli Savunma
Bakanlığı'nı temsilen Lice Askerlik Şubesi Başkanı Personel
Üsteğmen A. Murat Ayşen imzalı ‘Rücuen (geri dönme, cayma)
tazminat’ davası dilekçesinde gerekçe olarak şu görüşlere yer
verildi:
“Olayda vefat eden Osman Altınsoy’un KADEK terör örgütü
mensuplarınca açılan ateş sonucu şehit olduğu anlaşılmıştır.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20 Ekim 2004 gün, Hazırlık
No: 2002/ 1175, Emanet No: 2002/ 208-2003/ 74 sayılı daimi arama
kararında 1 Ağustos 2002 tarihinde Lice kırsalında operasyon
esnasında Kilhoz Tepe- Homet Tepe istikametinde ilerlerken Atik
Dere bölgesinde KADEK terör örgütü mensupları ile güvenlik güçleri
arasında çıkan çatışmada teröristlerden Tahir Belek ile Vedat Koç
ölü olarak ele geçirildiği belirtilmiştir.
Başsavcılığın 20 Ekim 2004 gün ve Hazırlık No: 2002/ 1175, Karar
No: 2004/ 267 sayılı ek takipsizlik kararı ile sanıklardan Tahir
Belek ve Vedat Koç isimli örgüt mensuplarının olaya sebebiyet
verdiği, ayrıca 17 Ocak 2003 tarihli Lice ilçesi Çeper Köyü
Hasbeğen Mezrası kırsalında güvenlik güçleri ile KADEK terörü
örgütü mensupları arasında meydana gelen çatışma sonucunda, Veysi
Azar, Mehmet Ergön, Mehmet Kadri Çiçek ve Mehmet Kaplan isimli
teröristlerin de ölü olarak ele geçirildiği, bu örgüt mensuplarının
da 1- 2 Ağustos 2002 günü meydana gelen ve Osman Altınsoy’un
vefatına sebep olan silahlı çatışma olayına da katıldıkları
belirlenmiştir. Olaya karışan Tahir Belek, Vedat Koç, Veysi Azar,
Mehmet Ergön, Mehmet Kadri Çiçek, Mehmet Kaplan’ın askerlik
görevinin ifası sırasında Piyade er Osman Altınsoy’un vefat
etmesine sebebiyet vererek, idarenin tazminat ödemesine neden
olduğundan, ödenen toplam 3 bin 502 YTL’nin fazla ilişkin
haklarımız saklı kalmak şartıyla yasal faizi ile birlikte tahsili
için dava açma gereği doğmuştur.''
TERÖRİSTLERİN MİRASÇILARINA DAVA AÇILDI
Hukuki ve ispat sebeplerinin sıralandığı dilekçede, ölü olarak ele
geçirilen teröristlerin Kars’ın Aydınkavak Köyü’nden Mehmet
Ergön'ün babası Şahmettin ve annesi Aliye Ergön, Diyarbakır’ın
Yorulmaz Köyü’nden Vedat Koç'un babası Abdulkerim ve annesi Feride
Koç, Diyarbakır Fatihpaşa Mahallesi’nden Mehmet Kadri Çiçek'in
babası Reşit ve annesi Fatma Çiçek, Siirt’in Tatlı Köyü’nden Mehmet
Kaplan'ın babası Süleyman ve annesi Nefize Kaplan, Muş’un Köprüyolu
Köyü’nden Veysi Azar'ın babası Mehmet Ali ve annesi Mülkünaz Azar
davalı olarak gösterildi. Terörist Tahir Belek’in ise yakınları
tesbit edilemediğinden dilekçede onun yakınlarına yer
verilmedi.
KARŞI DAVA AÇTILAR
17 Haziran’da başlayacak yargılama öncesi Lice Sulh Hukuk
Mahkemesi’ne terörist Mehmet Ergön'ün annesi Aliye ve babası
Şahmettin Ergön, avukatları aracılığıyla karşı dava açtı. Ergön
Ailesi'nin avukatı Kars Barosu'a kayıtlı Fahrettin Kaya, örgüt
mensuplarının ailelerine yönelik açılan davanın bir hukuk skandalı
olduğunu iddia etti. Milli Savunma Bakanlığı’nın açtığı davanın
usul yönünden reddini istediklerini belirten Avukat Kaya, karşı
dava açarak müvekkilleri için de 5 bin YTL manevi tazminat
talebinde bulundu.
Avukat Kaya, mahkemeye gönderdiği dilekçesinde şu gerekçelere yer
verdi:
“Açılan dava, Usul Hukuku’na aykırıdır. Hukuk Usulü Mahkemeleri
Kanunu'nun 80 ve 179’uncu maddelerine göre dava şartı yerine
getirilmemiştir. Çünkü ölen kişinin mirasçıları, dava açabildiği
halde, ölmüş kişilere karşı dava açılamaz. Ayrıca Yargıtay İçtihadı
Birleştirme Kararı’nın 4. 5.1978 gün ve 4/ 5 sayısında, ‘ölen
kişinin taraf ehliyeti bulunmadığından mirasçıları aleyhine dava
ikame edilmeyeceği’ belirtilmiştir. Biz de açılan davaya karşı usul
yönünden itiraz ettik ve Mehmet Ergön'ün ailesi adına karşı dava
açtık.
Olayda kaç kişilik grupla çatışmaya girildiği, müvekkillerin
çocuklarının kusurlarının hangi kriterlere göre yapıldığı hususu
açık değildir. Kaldı ki çatışmada yaralanan asker Osman Altınsoy,
hastaneye kaldırılırken kan kaybından ölmüştür. Müvekkillerimin bu
olaydan dolayı ruh sağlığı bozulduğundan 5 bin YTL manevi tazminat
talebi için dava açmak ve açılan davaya itirazda bulunma
zorunluluğu hasıl olmuştur.'' Avukat Fahrettin Kaya, Türkiye hukuk
tarihinde böyle bir davayla ilk kez karşılaşıldığını ileri sürerek
“Bu bir hukuk skandalıdır. Gerekirse bu davayı Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi'ne götüreceğiz'' dedi.
Devlet de bize ödesin
LİCE'de er Osman Altınsoy'un şehit olduğu Lice'deki çatışmaya
katılan ve bu olaydan 4 ay sonra başka bir çatışmada ölen terörist
Mehmet Ergön'ün Kars'ın Kağızman İlçesi'ne bağlı Aydınkavak
Köyü'nde oturan annesi Aliye ile babası Şahmettin Ergön, oğulları
yüzünden kendilerinden tazminat istenmesine tepki gösterdi.
Oğlunun İstanbul'da askerliğini yaptıktan sonra kaybolduğunu
söyleyen Aliye Ergön, “Mehmet 20 yaşında askere gönderdi,
askerliğini bitirdi bir daha göremedik. Sonradan bize öldürüldüğünü
söylediler. Öldürülen askerler için para istiyorlar. Peki o zaman
benim oğlumu öldüren askerlerden para alacaklar mı? O kadar paramız
yok, biz fakiriz. Diğer çocuklarım başka illerde hamallık yapıyor.
Günlük ekmeğimizi kazanamıyoruz. O zaman gelip canımızı alsınlar.
Askerin tazminatını istiyorlar, peki oğlumun tazminatını kim
ödeyecek? Biz de onları mahkemeye verdik'' dedi.
Terörist Mehmet Ergön'ün babası Şahmettin Ergön de “Bu nasıl bir
kanundur? Önce oğlumun tazminatını ödesinler, ben de asker ailesine
ödeyeyim. Bizden istenen parayı zaten ödeyemeyiz. Devlet oğlum için
tazminat verirse ben de veririm'' diye konuştu.
Kaynak: