Terör olayını böyle gerçekleştirdiler

Havalimanı'nda yaşanan dehşeti neredeyse tüm detaylarıyla izledim ve takip ettim. Görüntü, tahammül edilemeyecek derecede korkunç ve acı verici.

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

İstanbul Atatürk Havalimanı'nda yaşanan terör saldırısı, tanıdığımız o dehşet duygusunu bize bir kez daha yaşattı.

Sadece bize mi?

Teröristler şimdilik sadece Türkiye'nin canını yaksa da genel itibari ile yerküre üzerindeki tüm ülkelere, "Siz de bu azabı tadacaksınız"  mesajı veriyor. Dünyayı yöneten liderlerin yüzünde saklayamadıkları bir endişe var. 

Çünkü terör ateştir ve herkes bilir ki ateş kaypaktır. Alevlerin ne yöne gideceği, kimi ne zaman saracağı önceden kestirilemez. Tüm ülkeler, bu alevlerin kendilerine ne zaman yöneleceğini ve nasıl saracağını korku içinde bekliyor.

Havalimanında yaşanan dehşeti neredeyse tüm detaylarıyla izledim ve takip ettim. Görüntü, tahammül edilemeyecek derecede korkunç ve acı verici.

Öncelikle ortalıkta dolaşan habis iftiraları, desiseleri ve yalanları deşifre edelim.

Kendilerini patlatan teröristlerin başka bir ülkenin uçağıyla havalimanına geldikleri ve pasaport kontrol noktasında eylemi gerçekleştirdikleri söyleniyor.

Yalan!

Olanı olduğu şekliyle size anlatayım.

Teröristler bir veya iki ayrı ticari taksi ile havaalanı dış hatlar terminaline geliyor. Bir kaç dakika sonra terör öylemini gerçekleşiyor.

Teröristlerden biri X-Ray cihazından geçecekmiş gibi sıraya giriyor, diğer iki terörist ise terminalin giriş kapısına yakın yerde bekliyor. 

Sırada bulunan terörist bir anda sıradan ayrılıyor ve kapıya yönelip, "Burada bomba patlayacak" diye bağırıyor. 

Girişte bekleyen teröristler bu sırada otomotik silahları çıkarıp panik halinde kapıya doğru koşan insanları yaylım ateşine tutuyor ve el bombası atıyor.

Teröristlerden biri panikten yararlanarak X-Ray cihazından geçip içeri dalıyor. Bir yandan ateş ediyor, diğer yandan kalabalığın olduğu yere doğru koşuyor.

Bunu farkeden bir polis memuru ateş ediyor ve yanından geçip gitmeye çalışan terörist yere düşüyor. Elindeki silah bir kaç metre öteye fırlayor. Terörist yerde kıvranıp çırpınıyor ama polis ateş etmeyi kesiyor. Teröriste bir kaç adım yaklaştıktan sonra aniden kaçarak uzaklaşıyor. 

Ne oluyorsa o anda oluyor, yerde yatan terörist son bir hamle ile üzerindeki bombayı patlatıyor. Polis bir kaç el daha ateş etse belki şu an 36 insanın ölümünden bahsetmiyor olacaktık.

Belki kayıp sayısı daha az olacaktı, bilemeyiz.

Başbakan Binali Yıldırım saldırıyla ilgili bilinmesi gereken detayları anlattı. Saldırıyı IŞİD terör örgütünün gerçekleştirdiğine dair güçlü emareler bulunduğunu söyleyen Yıldırım'ın da değindiği gibi, saldırının şekli, yeri ve zamanı gerçekten manidar...

İsrail ve Rusya ile ilişkilerin yeniden onarıldığı, İngiltere'nin AB'den çıktığı bir döneme denk gelmesi tesadüf olamaz.

Ayrıca...

Almanya'da 10 gün sonra tatil dönemine giriliyor. Yani turist sezonunun başlamasına sayılı günler kala birileri "Türkiye'ye gitmeyin" mesajı veriyor.

Gazeteci Nevzat Çiçek dün gece Habertürk'te saldırıyla ilgili çok önemli bir ayrıntı paylaştı.

IŞİD terör örgütü lideri Bağdadi'nin halifeliğini ilan ettiği tarih 30 Haziran...IŞİD bu tarihi, kendi kanlı taktiği ile  kutluyor!

Bu kanlı kutlamaların Türkiye başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinde devam ettiği yönünde duyumlar var. 

İstihbarat teşkilatı ve güvenlik güçlerine bu dönemde her zamankinden daha çok iş düşüyor. 

Ayrıca, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Bu saldırı terörle mücadelede milat olacak" sözü çok önemli.

Bu sözün gereğinin yerine getireleceğinden şüphe etmeyip milletçe kenetlenmemiz gerekiyor. 

Son sözüm, 36 masum insanın canı kırmızı bir nehir gibi havaalanı zeminine akarken, olayı siyasi bir malzeme haline getirenlere...

Bu kahpe saldırıyı düzenleyenler ile onlara yardım ve yataklık edenler ne kadar terörist ise siz de onlar kadar teröristsiniz.

En az onlar kadar kahpesiniz!