Terör koşulsuz olarak kınandı
Abone olIrak'a Komşu Ülkeler İçişleri Bakanları, İngiltere ile Türkiye'de son dönemde yaşanan terör eylemleri kınanarak, terörizmle mücadelede işbirliğinin önemi vurgulandı.
Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirilen toplantının ardından
yayınlanan nihai bildiride, Bahreyn, Mısır, İran, Irak, Ürdün,
Kuveyt, Suudi Arabistan, Suriye ve Türkiye İçişleri bakanlarının
katılımıyla yapılan toplantıda, bakanların Irak halkının yeni
seçilen hükümetle tam dayanışma içinde oldukları ifade ederek, bu
ülkenin üstesinden gelmeye çalıştığı ciddi güvenlik sorunlarına
dikkat çektikleri belirtildi. Toplantıda hakim olan işbirliği
ruhunun takdirle karşılandığı kaydedilen bildiride, Bakanların,
Irak'a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları 8. Toplantısı'nın,
topyekün sınır güvenliğinde daha yakın bir işbirliği ihtiyacına
atıfta bulunan ortak bildirisini hatırlattıkları belirtildi.
Bildiride, Irak'ın egemenliği, bağımsızlığı, toprak bütünlüğü,
milli birliği ile mevcut ikili, çok taraflı bölgesel ve
uluslararası anlaşmalara uygun biçimde, iyi komşuluk ve
birbirlerinin içişlerine karışmama ilkelerinin teyit edildiği
kaydedildi. TERÖRE KOŞULSUZ KINAMA Bildiride, şu görüşlere yer
verildi: ''Irak halkına yönelik olarak insanlığa karşı suç işleyen
ve İran ile Kuveyt'e karşı savaş suçları işleyen Saddam Hüseyin ve
eski Irak rejiminin tüm lider kadrolarının adalet önüne
çıkarılmaları sürecinin hızlandırılmasının önemi yinelenmiştir.
Amaçları ne olursa olsun her biçim ve tezahürüyle tüm terörist
eylemler, koşulsuz şekilde kınanmıştır. Bunlarla etkin ve kapsamlı
stratejiler aracılığıyla ulusal, bölgesel ve uluslararası çabalarla
mücadeleye olan taahhütler yinelenmiştir. Irak'taki Mısır Misyon
Şefi, Mısırlı Büyükelçi'nin vahşice katledilmesi ve Bahreyn,
Pakistan ile İran'ın Bağdat'taki temsilcilerine gerçekleştirilen
saldırılar, en şiddetli biçimde kınanmış, bu suçları işleyenlerin
yakalanarak adalete teslim edilmesine yönelik güçlü beklentiler
dile getirilmiş, Birleşik Krallık ile Türkiye'de son günlerde
gerçekleşen terör saldırıları da aynı şekilde kınanmıştır.''
''TERÖR İNANÇ İLE İLİŞKİLENDİRİLEMEZ'' Bildiride, bakanların
terörizmin dini, ırkı, milliyeti ya da belirli bir bölgesi olmadığı
gerçeğini vurgulayarak, ''Bu bağlamda terörizmi herhangi bir inanç
ile ilişkilendirme girişiminin aslında teröristlerin çıkarına
hizmet ettiğinin ve bunun reddedilmesi gerektiğinin altını
çizmişlerdir'' ifadesine yer verildi. Bakanların ayrıca, terör
eylemleri, uyuşturucu ve silah kaçakçılığı, adam kaçırma, haraç ve
insan ticareti gibi konularla mücadelede işbirliğine gitmeye hazır
olduklarını teyit ettikleri, belirtilerek teröristler ve onların
hareketleri, örgütlenmeleri, planlamaları ile aldıkları desteğin
şekli ve yöntemlerine ilişkin güvenlik bilgisinin ilgili kurumların
yetki alanları dahilinde hızlı biçimde paylaşılmasına duyulan
ihtiyacın da vurgulandığı kaydedildi. TERÖRLE MÜCADELEDE İŞBİRLİĞİ
Bildiriye, şöyle denildi: ''Terörist grupların, devletlerin
topraklarını varlık göstermek, eleman temini, eğitim, finansman,
planlama ve diğer devletlere karşı terör eylemlerinin başlatılması
ve gerçekleştirilmesi amacıyla üs olarak kullanmalarının önlenmesi
için uygun önlemlerin alınması ihtiyacı vurgulanmıştır. Aynı
şekilde terörizmin kaynağını ve kökünü kurutmak amacıyla bu
önlemleri tüm ülkelerde etkili kılmak için bütün ülkeler arasında
dünya çapında işbirliğine ihtiyaç duyulduğunun altı çizilmiştir.
Türk heyetinin Irak ve komşuları arasında güvenlik alanında mevcut
işbirliği anlaşmalarına ek olarak ve bunlarla uyumlu halde bir çok
taraflı protokol hazırlanarak bir sonraki toplantıya kadar nihai
hale getirilmesine ilişkin önerisi memnuniyetle karşılanmış ve
bunun ilk adımı olarak bu işbirliğinin izlenmesi ve uygulanmasında
irtibat noktası olarak hizmet verecek görevlilerin atanması
kararlaştırılmıştır.''