Terör eyleminin tarihine dikkat!
Abone olRusya'daki terör eylemi tarihi itibari ile dikkat çekiyor. Eylem, sanki Putin'in Türkiye'ye gelmemesi için özellikle yapılmış gibi.. Memduh Bayraktaroğlu yazıyor..
“OLMAZ” DEME, “OLMAZ, OLMAZ”... Ünlü iktisatçı C. H. Kindlberger;
“Büyüme” ve “Kalkınma” arasındaki farkı anlatabilmek için şöyle
demişti: “Bir insanın boyunun uzaması, kilosunun artması büyümedir.
Zekâsının, öğrenme kabiliyetinin ve yaşam biçiminin olumlu
gelişmesi ise; kalkınmadır..” Bu bakış, ekonominin fiziki boyutunun
yanında bir de (ve hatta en önemli) insani boyutu olması
gerektiğine inananların bakışıdır.. xxx Türkiye’de yıllardır
“kalkınma” yerine “büyüme” tercih edilmiştir.. Bu ise gelir
paylaşımındaki adaletsizliği tahammül sınırlarının dışına taşımış;
orta direği yok ederken; insanların bilhassa bilim, kültür ve sanat
konularında geri kalmışlıklarına sebep olmuştur.. Okuyamayan;
tiyatroya, sinemaya, konsere gidemeyen bir topluluk üretmiştir..
Aynı topluluk; inanç ve felsefede de aklın yerine; dogmaları tercih
etmektedir.. Doktor yerine; üfürükçü... Mantık yerine, duygu... xxx
Eğer Türkiye bu gün başta büyük metropolleri olmak üzere
gecekondularla çevrelenmiş; halkın geneli sosyal kültür açısından
zavallılık mertebesinde sürünüyorsa; bu durumun sorumluları;
büyümeyi, kalkınmaya tercih eden siyasal iktidarların başlarıdır..
xxx Gelir dağılımındaki adaletsizlik giderek bozulmaktadır.. Aynı
gurupta (Kamu-Özel sektör veya Medyada) aynı işi yapanlardan
bazıları kendilerine ait yalılarda veya malikânelerde 2 hizmetçi, 2
şoför ve en az 3 otomobil bulundururken; diğer bazıları işe
dolmuşla gidiyor, ay başını zor getiriyor, mütevazı bir evde kira
ile oturuyorlar.. Bunu sadece: “Birinciler işini biliyor” diye
tanımlayamazsınız.. Aynı işi diğerlerinden çok daha iyi yapanların
elbette gelirleri, işlerini iyi yapamayanlardan yüksek olacak
ama... Aradaki fark insani ve akılcı olsa daha iyi olmaz mı?.
Unutmayın.. Bir ülke hem demokrasi ile yönetiliyor ve fakat hem de
gelir dağılımındaki adaletsizlik tahammül sınırlarını aşmışsa; o
ülkelerde demokrasilerin inkıtaa uğraması kaçınılmazdır.. Yazık
oldu... Adımın “Komplo teorisyeni”ne çıkmasından korktuğumu itiraf
ederek sözüme başlayayım.. Dikkat!.. Soçi’de; Fransa, Almanya,
Rusya buluşup; Amerika ve İngiltere’nin olmadığı bir nevi 2. Yalta
konferansı düzenliyorlar.. Çok önemli kararlar alınıyor.. Aynı
süreçte Putin’in ajandasında Türkiye ziyareti var.. Bütün bölgeyi
ve hatta dünya siyasetini etkileyecek en az 6 anlaşma imzalanacak..
xxx Ve olanlara bakar mısınız?.. Soçi buluşmasının üstünden henüz
24 saat geçmeden yaratılan terörün büyüklüğüne bakar mısınız?.. Ve
sormaz mısınız?. “Bu terör neden?” diye... Tam da Soçi
toplantısından 24 saat sonra ve Putin’in Türkiye’yi ziyaretinden 24
saat önce bu terör tesadüf mü?.. Putin’in, Türkiye’ye gelip
anlaşmalara imza atmasını istemeyen/ler kim/ler?.. Bunların, bu
terörde parmakları olmadığını kim iddia edebilir?.. xxx Putin’e
gelince... Türkiye ziyaretini ertelemekle yanlış yapıyor.. Bu
terörü yaratanların amacı zaten Putin’in ziyaretini engellemek...
Rusya’ya gitmek için hazırlanan Başbakan Adnan Menderes’in
ihtilâlle devrildiğini ve sonra da asıldığını unutmadık?. xxx
“Soğuk savaş bitti”.. Ne büyük yalan.. Bu sefer yaşanan öyle bir
savaş ki; soğuk da değil; buz gibi.. Yazı: Memdeh Bayraktaroğlu
Kaynak: Dünden Bugüne Tercüman