Temel Karamollaoğlu karaktersizlik olur dedi 6'lı masanın adayı ile ilgili dikkat çeken açıklamalar
Abone olSaadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Altılı Masa’nın Türkiye’yi masada yer alan siyasi partilerin genel başkanları ile “istişare ile” yöneteceği taahhüdünde bulunacağını açıkladı. Seçilen adayın sözünden dönmesi ihtimaliyle ilgili olarak Karamollaoğlu, “teşekkür ediyorum bana da yetkiyi verdiniz, ama aceleye ne ihtiyaç var, 5 yıl içinde bunu gerçekleştiririz…” Diyebilir mi, diyebilir. Ama bu karaktersizlik olur." dedi.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Altılı
Masa’nın yol haritası ve bir sonraki toplantı gündemine ilişkin BBC
Türkçe’nin de aralarında bulunduğu bir grup gazetecinin sorularını
yanıtladı, açıklamalarda bulundu.
-Altılı Masa olarak anayasa değişikliği teklifinizi açıkladınız, bundan sonra yol haritanızda neler olacak?
Şu anda bizim açıkladığımız bu anayasa değişikliği hangi maddeleri içine alacak, onunla ilgili bir çalışma yapıldı, bu da kamuoyuyla paylaşıldı bir rapor olarak da takdim edildi. Şimdi bunun arkasından, yönetim nasıl olacak? Yani cumhurbaşkanı seçildi, cumhurbaşkanı şu anda biz ne yazarsak yazalım, bugünkü sisteme göre cumhurbaşkanı, yani layüsel (sorumsuz), kanunların üstünde. Seçildikten sonra, şunu söylerse – biz niye söyledin deriz de – itirazımızın bir etkisi olmaz, “ben Kendi bildiğimi yaparım, 5 sene içinde de değişiklikleri yaparız” derse ne olacak. Onun için biz bir yol haritasını ortaya koymuş olduk. Yani seçimden sonra anayasa nasıl değişecek, cumhurbaşkanı bu süreçte nasıl çalışacak, istişareleri nasıl yapacak? Adeta parlamenter döneme geçmişiz gibi çalışılacağını ifade ediyoruz.
-Nasıl olacak peki?
İstişareyle. O kadar. Yani biz bu değişikliği süratle devreye alacağız. Çünkü anayasa değişmeden sistemi değiştirmek mümkün değil. Anayasa’nın nasıl değişeceğini de biz kendi teklifimizle ortaya koymuş olduk. Onun için ilk günden itibaren ne yapacağımızı, cumhurbaşkanının nasıl çalışacağını, yani burada istişare en önemli konu. Yani cumhurbaşkanı, bütün siyasi parti genel başkanları ile istişare ederek karar alacak. Yine bir Bakanlar Kurulu oluşacak.
'Cumhurbaşkanı, bakanları genel başkanlarla belirleyecek'
-Bu bakanlar nasıl belirlenecek?
Birlikte. Evet bu konuda herhangi bir paylaşım yapılmadı.
Vardığımız şey şu; seçim neticesine göre cumhurbaşkanı parti genel
başkanlarıyla görüşerek, bakanları onlardan bilgilerle
belirleyecek. Ama o bakanlar da bir istişare mekanizmasının içinde
karar alacaklar. Çünkü aslında karar alma yetkileri yok şu
anda. O karar, cumhurbaşkanı tarafından benimsenirse bir mana
ifade ediyor. İmzayı cumhurbaşkanı atacak.
Tabii buradaki süreci şimdiden tahmin edemiyoruz. 400’ün üzerinde
milletvekili çıkarılırsa, hemen anayasayı referanduma götürmeden
değiştirebileceğiz. 360-400 arası olursa referanduma götürme
mecburiyeti var, 360 yakalanamazsa biz, belli bir süre, belki 5
sene böyle idare edeceğiz. Anayasa değişikliği yapılmadan,
birlikte Türkiye’yi sanki bir koalisyon hükümeti varmış gibi
yöneteceğiz.
'Cumhurbaşkanı, genel başkanlarla istişareyle yönetme taahhüdünde bulunacak'
-Liderler, bu ortak yönetimin neresinde olacak? Cumhurbaşkanı yardımcısı mı olacaklar, kabinede mi olacaklar?
Önümüzdeki toplantıda bu konu netleşecek. İki husus var zaten.
Bir yol haritası dediğimiz bu; yani biz Türkiye’yi seçime kadar ve
seçimden sonra nasıl yöneteceğiz? Biz şu konuda kararlıyız;
birlikte yöneteceğiz. Aynen koalisyonlarda olduğu gibi yöneteceğiz.
Ancak, birlikte yöneteceğiz de cumhurbaşkanı anayasa değişmediği
için layüsel. Tabii nasıl olacak? Cumhurbaşkanı seçiminden önce,
cumhurbaşkanı adayı, siyasi parti genel başkanları ile
birlikte. “Ben bundan sonra, bu değişiklik sağlanana kadar
siyasi parti genel başkanları ile istişare ederek Türkiye’yi
yöneteceğim.” Bu taahhütte bulunacak, o kadar. Burada
iş geliyor, mesela bazen şunu söylüyorlar, “parti genel başkanları
cumhurbaşkanı yardımcısı olsun…”
-Mesela CHP öyle diyor…
Olamaz ki, mesela milletvekiliyse milletvekilliği düşer.
-Ama genel başkanlar milletvekili olmasın, diyorlar…
Niye olmasın? Biz eğer belli bir süre Türkiye’yi yöneteceksek, bu koalisyon diyelim, genel başkanların Meclis dışında kalması niye gerekli? Mühim olanı bu istişare mekanizmasının adı nasıl konulacak? Siz buna cumhurbaşkanı yardımcılığı derseniz, milletvekillikleri otomatikman düşer. Ama cumhurbaşkanı kendiliğinden, “siyasi parti genel başkanları ile istişare ederek karar alacağım” derse kimsenin yapacağı bir şey yok. Bir makam tarif edilmiyor ki.
'Eşgüdüm kurulu denebilir'
-Yüksek İstişare Kurulu gibi bir kurul mu olacak?
Şimdi öyle bir kurul var, ama şu anda o kurulların hiçbir etkinliği yok. Halbuki, cumhurbaşkanı taahhüt edecek, genel başkanlar da bunu benimseyecek. Mesela buna teklif olarak “eşgüdüm” de denilebilir. Eşgüdüm kurulu… O kadar. Eğer cumhurbaşkanı istişare ederek karar almaya razıysa, bunu benimsedim, böyle çalışacağım diye kamuoyuna deklare etmesi bir taahhüttür. Cumhurbaşkanlığı makamına gelecek kişinin de bu taahhüdüne güvenilir.
'Cumhurbaşkanı yardımcılığı diyemeyiz'
-Ağırlıklı görüş bu mu? Ortak görüş diyebilir miyiz?
Görüş bu. Tabii şimdi biz bunu önümüzdeki toplantıda, net bir şekilde ifade edeceğiz. Şu anda ben bunu böyle teklif ediyorum, ama diğer arkadaşların da görüşü şu anda bundan farklı değil. Üzerinde durduğumuz konu şu, buna biz buna cumhurbaşkanlığı yardımcılığı diyemeyiz.
-Bunu ortak açıklamada görür müyüz?
Evet görürsünüz diye düşünüyorum. Ama bu, benim yaptığım bu açıklama istikametinde bir açıklama olacak.
-Saadet Partisi lideri olarak sizin de tercihiniz o zaman, milletvekili olmak…
Tabii. Parti genel başkanlarının mümkünse, tabii yeteri oy alamazsa milletvekili seçilemez. Parti genel başkanı olması bunun garantisi olamaz. Ama seçilmişse Meclis’te bulunmasının faydası var. Bizim kanaatimiz bu.
-Peki gelecek toplantıda, bakanlıkların, kurumların nasıl paylaşılacağı gibi detaylar olacak mı?
Şu anda böyle bir şey gündeme gelmedi, görüşülmedi. Bu toplantıda da bunun kararının alınacağını düşünmüyorum şahsen. Ama seçimden sonra o konu gündeme getirilir.
-Bir sonraki toplantı için takvim belli mi, 15 gün mü, 1 ay sonra mı?
Onu bazı sebeplerden dolayı açıklamadık. Ama önümüzdeki günlerde açıklanır diye düşünüyorum. 15 günü geçer biraz.
'Türkiye başbakansız kalmayacak'
-Yeni anayasa önerinize Cumhurbaşkanı “ucube bir teklif” olarak nitelendirdi. Bu yoruma ne dersiniz?
Ucubelik neresindeymiş? Ben bu şekilde teklifin yorumlanmasını garipserim. Güçlendirilmiş parlamenter sistemde, bir hükümet eğer düşürülecekse, yeni hükümetin başbakanı da belirlenmiş olacak. Yani, Türkiye hiçbir zaman Meclis tarafından onaylanmamış bir başbakansız kalmayacak. Çok açık ve net.
'Adayı önümüzdeki sene başlarında açıklamak gerekebilir'
-Cumhurbaşkanı adayınızı Şubat ayında görür müyüz?
Şunu söyledik benim de kanaatim oydu; adaylık ancak seçim kararı alındıktan sonra açıklanır. Bazı tahminler var seçim belki Mart, belki Nisan’da, Haziran’ı kimse beklemiyor. Büyük ihtimalle Mayıs ayında olabilir. Tüm bu iddialar var. Hangisi geçerli olacak bir kişi karar verecek, sayın cumhurbaşkanı. Adayın ne zaman açıklanacağı detayına girmedik. Bunun zaruret olduğunu da düşünmüyorum. Ama bu konu son zamanlarda gündeme fazla getirildiği için belki de önümüzdeki sene başlarında bunu açıklamak gerekebilir. Ama ille de bunu açıklayacağız zamanı geldi gibi bir kanaatimiz yok. Bu konu da görüşülmedi.
'Karaktersizlik olur'
-O adayın en önemli özelliği de bahsettiğiniz eşgüdümü sağlama mı olacak?
Aynen. Tabii. O bunu kamuoyu nezdinde deklare edecek. Ben böyle
çalışacağım diye. Bunun hukuki yönü yok. Ama kamuoyu nezdinde böyle
bir taahhütte bulunursa bir insan, herhalde cumhurbaşkanı olacak
kişinin de bu taahhüdüne sadık kalması beklenir.
Latifeyle karışık diyorum, cumhurbaşkanı seçildi, bütün bunları da
yazdı, “teşekkür ediyorum bana da yetkiyi verdiniz, ama aceleye ne
ihtiyaç var, 5 yıl içinde bunu gerçekleştiririz…” Diyebilir mi,
diyebilir. Ama bu karaktersizlik olur. Seçildikten sonra
cumhurbaşkanının böyle bir tavır sergilemesi tam bir karaktersizlik
olur.
Parlamenter sisteme geçiş süreci: En az 6 ay gerekli
-360 üstü ama 400 altı milletvekiliyle gelirseniz, parlamenter sisteme ne kadar sürede geçmeyi planlıyorsunuz?
Tahminimiz 6 ay 1.5 yıl arasında. Ne olursa olsun en az 6 ay gerekli. Burada bir takım çalışmalar yapılacak. Biz bazı prensipleri belirliyoruz ama Meclis teşekkül ettikten sonra mutlaka Meclis’in de kanaatleri ortaya konulacak. Arkasından bunlar kanun teklifleri, anayasa değişikliği teklifi haline getirilecek, bu teklifler komisyonlarda görüşülecek. 360-400 arası ise kamuoyuna sunulacak, vatandaşın görüşüne başvurulacak.