Televizyonların kaynak hatası

Atlas, Irak savaşıyla ilgili çok özel bir kamerayla çok özel bir açıdan çekilmiş görüntüleri bu ayki sayısında okurlarına verdiği VCD’de Türkiye’de ilk kez yayınladığı ortaya çıktı. Televizyonlar bu görüntüleri Fransız kanalından aldılar. İşin komik yanı Fransızlar da atlas'tan almıştı. Bu görüntülerin bir bölümü, önceki gün bir Fransız televizyonu tarafından da elde edilip yayınlandı. Fransız kanalındaki bu görüntüler de dün gece Türk televizyonlarına yansıdı. Atlas’ın Mayıs sayısındaki VCD’de, televizyonlarda izlediğimiz savaşlarda pek görmediğimiz iki görüntü var. İkisi de bize yabancı. Çünkü bu görüntüleri çeken alışık olduğumuz gibi yabancı bir gazeteci değil, öldüren silahın kendisi. İlk görüntü Kasım 2003’te Amerikan ordusuna bağlı bir AH-64 “Apache” helikopterinin silah kamerasından (Gun Camera) çekilen üç Iraklı sivilin son anlarını gösteriyor. Pilotlar gece görüş sistemli kameralarından, karanlıkta görünmediklerini sanan Iraklıları önce bir süre izliyorlar. Telsiz konuşmaları son derece soğuk kanlı. Birkaç saniye sonra öldüreceklerini sadece iki boyutlu birer beyaz gölge olarak görüyorlar, insan olarak değil. Ve sonra “ateş” emri geldiğinde hepsini teker teker vuruyorlar. Helikopter pilotları ilk anda üç Iraklıdan ikisini öldürürken üçüncü kişi saklanıyor. Ama pilotlar onu da buluyorlar. Vuruluyor. Ölmüyor. Yaralı olarak yerde can çekişirken, pilotlardan biri kararsız kalıyor onu öldürmekte. Fakat sonra beklenen emir geliyor ve üçüncü Iraklı da helikopterin 30 milimetrelik kurşunlarıyla yok ediliyor. Savaş hukukunu belirleyen Cenevre Konvansiyonu’na göre yaralı bir askeri öldürmek yasak. Fakat binlerce savaş suçu işlenmiş bir savaşta bir Iraklının daha öldürülmesi çok bir şeyi değiştirmiyor. İkinci görüntü 2001 Kasım ayında Afganistan’da çekilmiş. Amerikan Hava Kuvvetleri’nin bir AC-130 “Spectre” (Hayalet) uçağı, akşam karanlığında bir Taliban kampının üzerinde uçuyor. Uçakta 13 asker var ve gece görüş gözlüklerinden gördükleri küçük beyaz noktaları avlıyorlar. Her nokta bir insan. Uçaktakiler sanki bir bilgisayar oyunu oynuyorlarmış gibi heyecanlanıp neşeleniyorlar. Ama telsiz konuşmalarından bu heyecanın arkasında insan öldürmenin verdiği suçluluk veya korkuyu hissetmiyorsunuz. Çünkü onlar da aynen Irak’taki helikopter pilotları gibi bir canlıyı değil, iki boyuta indirgenmiş beyaz gölgeleri vuruyorlar. Kaynak:medyatava