Televizyon, çocukları kötü etkiliyor
Abone olTelevizyon yayıncılığı, özellikle de televizyon dizileri Türkiye'de her geçen gün daha da yaygınlaşıyor. Ama bu durumun zararlı yanları da yok değil. Hele izleyen bir çocuks
Yeni Çağ Gazetesi yazarlarından Abdullah Özdoğan, televizyon
yayınlarının çocuklar üzerinde bıraktığı etkiyi yazdı.
Özdoğan,başlıklı yazısında durumun ciddiyetini anlatmaya
çalıştı.
Çocukların üç yaşından itibaren televizyonun kurduğu hayal
dünyasında yaşayarak, yeni hayaller üretmeye gerek duymadıklarını
belirten uzmanlar, bu durumun çocuklarda yaratabileceği sorunlar
konusunda anne-babaları uyarıyor.
İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı
Öğretim Üyesi Prof.
Dr.Sedat Özkan, bu konuyla ilgili olarak günümüzde her alanda
görsel materyallere dayanan sunumlara doğru gidilmesi sonucu
çocuklarla birlikte televizyon bağımlısı tüm insanların
pasifleştiğini kaydetti.
Küçük yaşta hazırcılığa alışan çocukların yaratıcılığının
köreldiğinin altını çizen Özkan, "Görsellik insanları pasif bağımlı
konuma getirerek, düşünmekten ve araştırmaktan yoksun kılıyor"
dedi.Özkan, son dönemde sayıları hızla artan büyülü, perili
fantastik dizi Şlmlerin, çocukların hayal dünyalarını olumsuz
etkilediğini belirtti.
Prof.Dr.Sedat Özkan, fantastik dizilerin ancak çocuğun doğru
algılayabileceği yaşta olduğu zaman eğlendirici olabileceğini dile
getirdi.
Özkan, çocuğa dünyanın kapılarını açan televizyonun, şiddet,
vahşet, saldırganlık içeren ve ilkel dürtülere hitap eden
programlarının çocuğun soyut düşünce gelişimini zedeleyerek hayal
dünyasının kapılarını kapattığını söyledi.
Bu içerikteki yayınların çocuğun yanlış modelleri benimsemesine
neden olduğunu ifade eden Özkan, bu durumun çocukta kişilik
bozukluğuna neden olabileceğini vurguladı.Dizi Şlmlerden en çok
etkilenenlerin çocuklar olduğuna dikkat çeken Prof.
Dr.Sedat Özkan, çocukların hayatı televizyondan öğrenmelerinin
yanlış olduğunun altını çizdi.
Çocuğun televizyon izlerken sosyal hayattan uzaklaştığını belirten
Özkan, "Hazırcılığa neden olan görsellik çocukları tek boyutlu bir
konuma geçiriyor" diye konuştu.Hayal kurmanın çocukların
gelişiminde önemli bir yeri olduğunu vurgulayan Özkan, televizyon
kanallarının çocukları hayal kurmaya itecek programlar yayınlaması
gerektiğini kaydetti.Aktif zihnin çocuk gelişimindeki önemine
değinen Özkan, televizyon programlarının çocuğu soyut düşünmeye
itecek potansiyele sahip olması gerektiğini söyledi.
Eskiden çocuğun aileyle karşılıklı iletişiminin daha kuvvetli
olduğunu anımsatan Özkan, günümüzde ise televizyonun çocuğun günlük
hayatında önemli bir yer edindiğine işaret etti.
Özkan, tek yönlü iletişim oluşturan televizyonun çocuğu olumsuz
yönde etkilediğini ifade etti. Uygun program seçiminde çocuklara
ailelerin rehber olması gerektiğini belirten Prof.
Dr.Özkan, "bilinçsizce televizyon izleyen çocukları tercih
ettikleri programlardan vazgeçirmek için yapılması gereken
yasaklayıcı kurallar koymak değil, açıklayıcı bir şekilde doğru
seçenekleri sunmaktır" şeklinde konuştu.
Özkan, düşünceyi ve hayal gücünü artıran, kişilik geliştirici
etkisi olan programların tercih edilmesinin olumlu sonuçlar
doğuracağını dile getirdi. Çocukların boş içerikli dizileri
izlemesini önlemekte en büyük görevin anne babaya düştüğüne dikkat
çekerek, ailelere seslenen Özkan, "Çocuklara öğretici kitaplar ve
benzeri materyaller almalısınız.
Çocuklar gereken bilgiyi televizyondan alamıyorsa televizyonun
yerini başka alanlarla doldurmalısınız.
En önemlisi çocuklarınıza hayal gücünü kullanmayı öğretmelisiniz"
dedi.
YAZI:Abdullah ÖZDOĞAN