Telekulak iddianamesi için kritik karar!
Abone olAnkara Cumhuriyet Başsavcılığınca "usulsüz dinleme" iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 18 kişi hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca "usulsüz dinleme"
iddialarıyla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında 18 kişi
hakkında hazırlanan iddianame Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesince
kabul edildi.
İddianamede, eski MHP Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Taytak, eski
CHP İstanbul İl Başkanı Bahri Şahin, Albay Ömer Gümüş, suç
tarihinde TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma
Enstitüsü (UEKAE) ve Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler
Araştırma Merkezi (BİLGEM) Başkanı Mehmet Önder Yetiş, Prof. Dr.
Ender Ethem Atay ve polis memuru Mustafa Boztepe ile askeri
projelerde yer alan Ahmet Serdar Adalı "mağdur" olarak
gösterildi.
CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal'ın oğlu Erkan Bülent
Haberal, Gazeteci Ahmet Şık'ın eşi Yonca Verdioğlu Şık, askeri
projelerde görev alan Güner Alpaydın, Dursun İlhan Tüfekçi, Ayşe
Buğu Bayazıt, Cemil Berin Erol ve Süleyman Gökhun Tanyer, CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanları Ali Kılıç ve Recep
Cengiz ile Hanefi Avcı'nın avukatı Refik Ali Uçarcı "müşteki"
olarak iddianamede yer aldı.
Sanıklar ise şu isimlerden oluştu:
"Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ömer
Altıparmak, aynı dairenin Başkan Yardımcıları Hasan Ali Okan,
Sadettin Akgüç, Mehmet Erdil, Mehmet Selahaddin Dinçer, Hüseyin
Özbilgin ve Tamer Bülent Demirel, Emniyet Genel Müdürlüğü
İstihbarat Daire Başkanlığı J Şube Müdürü Erol Demirhan, E Şube
Müdürü Lokman Kırcılı, R Şube Müdürü Ali Arslantaş, E Şube
Müdürlüğü görevlileri Mustafa Sakin, Uğur Eski, Serkan Şahan,
Serahsi Şen ve Engin Eraslan, R Şube Müdürlüğü görevlileri Emre
Baykal, Muhamed Yılmaz ve Seyit Gölcük."
Sanıklara, "Devletin gizli kalması gereken bilgilerini askeri
casusluk amacıyla temin etmek, özel hayatın gizliliğini ihlal
etmek, haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek, kamu görevlisinin
resmi belgede sahteciliği, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye
olmak, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek" gibi
çeşitli suçlamalar yöneltildi.