Telekulağa son nokta konuldu
Abone olSon günlerde tartışılan telefon dinleme kayıtlarının hangi durumlarda delil olarak kullanılacak? İşte Yargıtay'dan kritik karar!
Yargıtay, dinlemeye elverişli suçlarda, sanıkların
telefon görüşmelerinden elde edilen bilgilerin maddi kanıtlarla
desteklenmemesi halinde “belirti kanıtlarını” cezalandırma için
yeterli bulmadı.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi
tarafından 11 sanık hakkında “suç işlemek için örgüt kurma, örgüte
üye olma, yardımda bulunma, parada sahtecilik, kıymetli damgada
sahtecilik, mühürde sahtecilik, belgede sahtecilik” suçlarından
verilen hapis cezalarının temyiz incelemesinde, son günlerde
tartışılan telefon dinleme kayıtlarının hangi durumlarda delil
olarak kullanılacağına ilişkin tespitlerde bulundu.
Daire, 3 sanık hakkındaki temyiz incelemesini yaparken, dosya
içeriğine göre bu sanıklar hakkında mahkeme kararıyla dinlemeye
elverişli suçlardan dinleme yapıldığına işaret etti.
Kararda, şöyle denildi:
“Bu sanıkların yaptıkları telefon görüşmelerinden elde edilen
bilgilere ilişkin maddi kanıtlarla desteklenmeyen belirti
kanıtların cezalandırılmalarına yeterli kesin ve inandırıcı
olmaması, sanıkların üzerlerinde ve evlerinde yapılan aramalarda
herhangi bir suç unsuruna rastlanmaması karşısında, sanıklar
hakkında beraat yerine mahkumiyet kararı verilmesi hükmün
bozulmasını gerektirmiştir.”
Yargıtay kaynakları, karardaki “belirti kanıt”
ifadesiyle “sanığın ikrarına dayanmayan, maddi niteliği olmayan”
kanıtların kastedildiğini bildirdi.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, daha önce de “içeriği maddi bulgularla
desteklenemeyen telefon görüşmelerine dayalı iletişim kayıtlarını”
delil olarak kabul etmemişti.