Telekom tam dokuz hükümet eskitti
Abone olSatışı ilk kez 20 yıl önce Turgut Özal tarafından telaffuz edilen Telekom tam tamına dokuz hükümet eskitti. Telekom yüzünden birçok bakan ve bürokrat koltuktan oldu.
Satışı ilk kez 20 yıl önce Turgut Özal tarafından telaffuz
edilen, 1995 yılında Tansu Çiller tarafından özelleştirme kapsamına
alınan, bugüne kadar uğruna bakanların ve özelleştirme idaresi
başkanlarının koltuklarını kaybettiği Türk Telekom artık özel
sektörün. TT'nin yüzde 55 hissesinin satışına dair hissedarlık
anlaşması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile Oger Telekom arasında
dün imzalandı. Halkbank Genel Müdürlüğü'nde yapılan törende, hisse
devir ve teslimi gerçekleşti. Devir sözleşmesine, Maliye Bakanı
Unakıtan ile Saudi Oger Başkan Yardımcısı Muhammed Hariri imza
attı. İBRAHİM PARA N'OLDU? İmza töreninde konuşan Maliye Bakanı
Kemal Unakıtan, söze, 'Bu işi bir an önce sonuçlandırıp, para
alalım' diye başladı. Salonda bulunan Hazine Müsteşarı İbrahim
Çanakçı'ya seslenen Unakıtan, 'Aldık mı parayı İbrahim' diye sordu.
Çanakçı'nın olumlu yanıt vermesi üzerine Unakıtan, 'Tamam almışız.
Artık imza atabiliriz' diye espri yaptı. Türkiye tarihinin en büyük
özelleştirmesine imza attığını kaydeden Unakıtan, 'Bu
özelleştirmeyi, dünyanın bütün finans çevreleri izliyor. Herkese,
Türkiye'nin özelleştirme yapabildiğini gösterdik. Çok şükür,
alnımızın akıyla çıktık bu işten' dedi. Telekom'u, uluslararası
saygınlığı olan iyi bir alıcının aldığını kaydeden Unakıtan,
Telekom'un artık özel sektörün kaidelerine uygun olarak
yönetileceğini söyledi. 1 milyar 310 milyon dolarlık ilk taksidin
Hazine'nin kasasına girdiğini aktaran Unakıtan, 'Biz sağlamcıyız.
Parayı almadan imza atmayız' dedi. YARGI SAĞDUYULUDUR Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldırım da Türkiye'nin tarihi bir anı yaşadığını
belirterek, 'TT'de yeni bir döneme giriliyor. Artık Telekom'da daha
hızlı karar alınacak. Telekom, daha da yukarılara çıkacak. Yeni
hissedarda bu iradeyi görüyorum' dedi. Yargının ülkedeki herkese
lazım olduğunu kaydeden Yıldırım, sözlerini 'Yargı, hukuka göre
karar verecek, telkine göre değil. Davalar sürüyor. Yargı, ülke ve
ekonominin geleceğini dikkate alıp, hukuki esaslar çerçevesinde
sağduyulu bir karar verdi. TT'de artık kamunun kuralları ve etkisi
ortadan kalkıyor' diye sürdürdü. Hamleyi Özal başlattı 20 yıl önce
Turgut Özal döneminde başlayan özelleştirme rüzgarı, siyasi
istikrarsızlıklar ve ekonomik krizlerle kesintiye uğradı. Özal,
Türk Telekom'un özelleştirilmesi gereğine dikkat çekti. Türk
Telekom'un özelleştirilmesi için ilk girişimi 1994'te 50. Hükümet
Çiller başbakanlığında yaptı. 11 yılda AK Parti'ye kadar Çiller'li,
Yılmazlı, Erbakan'lı, Ecevit'li 9 hükümet geçti. Telekom'un
özeleştirilme süreci aralarında Mehmet Köstepen, Nafiz Kurt, Ömer
Barutçu, Enis Öksüz gibi isimlerin olduğu 14 dönem ulaştırma
bakanlığı gördü. Özelleştirme İdaresi ise son 11 yılda Can
Yeşilada'dan Ufuk Söylemez'e, Uğur Bayar'dan Metin Kilci'ye kadar
12 tane başkanla çalıştı. Çiller karar verdi 1994'te kurulan Tansu
Çiller başbakanlığındaki hükümet, artan bütçe açıklarını kapatmak
için ülkenin en değerli kamu işletmesi olan Türk Telekom'u
özelleştir-meye karar verdi. Çiller, '1994'te Türkiye'nin iç borcu
14-16 milyar dolardı. Telekom'un değeri ise 40 milyar dolar. Yüzde
50'sini satsak borç sorunumuz kalmaz' dedi. 1994 yılında Ulaştırma
Bakanı Mehmet Köstepen Türk Telekom'dan beklediği özelleştirme
gelirinin 20 milyar doları aşacağını söylediği an, bu tahmin
Meclis'i karıştırdı. Mümtaz Soysal freni BU tahmin Köstepen'i
bakanlıktan etti, hem de aynı yılın aralık ayında Anayasa
Mahkemesi'nin o zaman DSP'li Mümtaz Soysal ve arkadaşlarının
başvurusuyla satışı iptal etmesine giden gelişmelerin önünü açtı.
Anayasa Mahkemesi, satışı 1996 Mart'ında iptal etti. Erbakan,
Çiller'le kurduğu hükümette özelleştirme yetkisini Bakanlar
Kurulu'na devreden bir yasa çıkarttı. Yılmaz da satamadı TELEKOM
hisselerinin satışı için yeni bir strateji belirlemek Refahyol
ardından kurulan ANAP-DSP-DTP koalisyonunda Mesut Yılmaz'a kaldı.
Yine olmadı. Telekom nihayet yeniden özelleştirmeye hazır hale 2000
Haziran'ında geldi. DSP-MHP-ANAP koalisyonunun başbakanı Ecevit
olmuştu. Ancak koalisyon dengeleri nedeniyle, satılacak hisse yüzde
30'a indirilmişti. Yatırımcıların da Doğu Avrupa ülkelerinin
telekomünikasyon ihalelerine yönelmesi nedeniyle Türk Telekom
cazibesini yitirmişti. Talip olmaması nedeniyle yine satılamadı.
Ecevit hükümeti Türkiye'nin en ağır ekonomik krizine yakalanmasıyla
Telekom yine elde kaldı. Derviş-Öksüz savaşı Telekom'un hisse devir
sözleşmesi imza töreni, Telekom'un özelleştirme ihalesinin de
yapıldığı Halkbankası Genel Müdürlüğü'nde gerçekleşti. Ulaştırma
Bakanı Binali Yıldırım'ın sözlerinin bir kısmını, Oger temsilcisi
Hariri'ye Maliye Bakanı Unakıtan çevirdi. Yıldırım da paranın
sayılıp sayılmadığını sorunca, Unakıtan hemen Hazine Müsteşarı
Çanakçı'ya paranın sayılıp sayılmadığını sordu. Çanakçı da
'Kuruşuna kadar saydık' diye espri yaptı. Telekom'un devri, yine
eylemlere sahne oldu. Türk Haber-Sen, Telekom'un devrini,
Halkbankası Genel Müdürlüğü önünde protesto etti. Hariri'den
yatırım sözü Saudi Oger Başkan Yardımcısı Muhammed Hariri de
rekabet ortamında açık artırmayla yapılan ihaleyi kazanarak bu
noktaya geldiklerini belirterek, hisse satış sözleşmesinin de tüm
koşullarını yerine getirdiklerini aktardı. Hariri, Türkiye'nin
güçlü hukuk sisteminin ve şeffaf ihale sürecinin gelinen noktaya
katkı sağladığını atardı. Hariri, Telekom İtalya ile de Avea
yönetiminde işbirliği içinde olacaklarını belirterek, 'Telekom'a ve
Türkiye'ye yatırım yapma taahüdümüzün altını bir kez daha
çiziyorum. İş planımızın öncelikli hedefi, TT yönetimine,
çalışanların ve network sistemine yatırım yapmaktır' dedi. Kriz
nasıl aşıldı? Türk Telekom'da devrin gecikmesine neden olan altyapı
ile ilgili sorun Oger Telecom'un tüm şartları kabul etmesiyle
aşılmıştı. Danıştay'ın getirdiği 'Sözleşme uzatılmazsa altyapı
mülkiyeti devlete geçer' şartı Oger Telecom'u rahatsız etmişti.
Ancak Oger yönetimi 21 yıllık işletme süresi boyunca elde edeceği
geliri, bugüne kadar yaptığı masrafı göz önüne alarak şartı kabul
etti. Ayrıca 21 yıl sonunda sözleşmenin uzatılması şansının olması
da Oger'in ikna olmasına yardım etti. Hizmet binalarının dışında
Oger'e devredilecek gayrimenkul bulunmuyor.