Telegol programına ağır suçlama!
Abone olHürriyet Gazetesi yazarı Ahmet Hakan, Telegol programını TMSF'ye şikayet etti. Peki, Ahmet Hakan'ın, Serhat Ulueren'i ve Telegol'ü TMSF'ye şikayet gerekçesi neydi?
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan son yazısında TMSF yönetimindeki
Star Televizyonu'nda Pazar akşamları yayınlanan spor programı
Telegol'ü ve Star TV Spor Müdürü Serhat Ulueren'in yayıncılık
anlayışını eleştirdi. Hakan Ulueren'i konuklara yargısız infaz
yapmakla itham etti. Telegol’ü şikáyetimdir! diyen Hakan'ın yazısı
şöyle: TMSF Başkanı Sayın Ahmet Ertürk! Biliyorum, işiniz çok.
‘Star’ı üç vakte kadar satıyoruz’, ‘CINE 5’in turşusunu kuruyoruz’,
‘Yabancıya satmayız’, ‘Yerliye koklatmayız’ şeklinde
özetlenebilecek sihirli bir denge politikasını, bu kadar süre
yürütebilmek, gerçekten her babayiğidin kárı değildir. Üstelik
elinizin altındaki televizyonlara yönetici atamak, atanan adam
‘yolsuz’ çıkınca yerine yenisini bulmak, sonra o da olmayınca bir
başkasını bulmak filan... Gerçekten işiniz hem çok, hem de zor! Bu
yüzden bu ‘şikáyet mektubu’nu size hitaben yazıp yazmama konusunu
çok düşündüm. Yürüttüğünüz müthiş ‘denge politikası’nın farkında
olduğumdan, bunca işinizin arasında sizi rahatsız etmemeyi tercih
ederdim, buna inanın! Ama gelin görün ki, ‘görevden al-göreve
getir’ keşmekeşi nedeniyle, şimdilik mevzunun hakiki muhatabı
sizsiniz! Yani biraz vaktinizi alacağım, üzgünüm... *** Bilmiyorum,
pazar akşamı, hadi televizyoncuların çok sevdiği o klişeyi
kullanalım, ‘Türkiye’yi sarsan yüzyılın skandalı’nın patlatıldığı
‘Telegol’ adlı programı seyretme imkánı bulabildiniz mi? Ben
seyrettim. Ve bir ‘sabık televizyoncu’ olarak utanç duydum. Hayır!
Programda ele alınan konunun derinliklerine dalarak ‘Ersun Yanal
yargısız infaza tabi tutulmuştur’ filan demeyeceğim. İşin o kısmı
da bence tartışmaya değer; ama benim için asıl utanç kaynağı,
programın ilerleyen dakikalarında sergilenen bir ‘tartışmasız
ayıp’tır! *** Dilerseniz, önce ‘Telegol’ adı verilen programın
yapısal analizini yapalım: Telegol’de programın akışını yürüten bir
‘sunucu’ var, sunucunun yönlendirmeleriyle konuşan ‘yorumcular’ var
ve bir de sıfatı ‘Star Spor Müdürü’ olan, ancak programdaki hakiki
konumu ‘racon kesen adam’ olan Serhat Ulueren adlı bir kişi var.
Serhat Ulueren orada her şeyin hákimi! Sunucuya canlı yayında
emirler veriyor, hoşuna gitmeyen bir yorum duyduğunda yorumcunun
sözünü kesiyor, canlı yayında konuşan konuklarla ağız dalaşına
giriyor, kendi tezlerinin milim dışına çıkıldığında agresifleşiyor!
Bilmiyorum, Star’daki ‘yönetim boşluğu’ndan mı istifade ediyor
nedir, tehlikeli bulduğum tutumunun dozajını her programda artıran
bu arkadaş, pazar akşamı, artık işi zıvanadan çıkardı! *** Serhat
Ulueren, pazar akşamı Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal
hakkında ‘çok önemli’ suçlamalar içeren telefon görüşmelerini
yayınladı. Üslubu, konuşma tarzı ve ortaya koyduğu iddialarla hiç
de güven vermeyen futbolcu Cafer’in, Ersun Yanal’la ilgili
suçlamaları ‘tek yanlı’ olarak ekrana sürüldü. Ardından da bu
suçlamalarla ilgili olarak bir tartışma açıldı. Programdaki
yorumcular üzerinde, Serhat Ulueren’in ‘Suçlamalar kesinlikle
doğru! Ersun Yanal’ın suçluluğu kanıtlanmıştır! Bu adamı neden şu
anda görevden almıyorlar!’ tarzındaki baskısı acayip etkili oldu ve
Ersun Yanal’ın ipi çekildi. İşte tam bu sırada programa Futbol
Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Ufuk Özertem bağlandı. Özertem,
son derece nazik bir üslupla önce iddiaları araştıracaklarını
söyledi, ardından iddiaların pek de ikna edici olmadığını söyledi.
Vay sen misin bunu diyen? ‘Bizim’ Serhat Ulueren ne yaptı biliyor
musunuz? ‘Kesin bu adamın sözünü? Kesin bu telefon görüşmesini! Bu
adamı dinlemek istemiyorum’ dedi. Orada ‘yorumcu’ sıfatıyla bulunan
Ziya Şengül, ‘Yahu Serhat, adamı dinlemedik, bırak konuşsun’
diyecek oldu; ama o da susturuldu. *** Sayın Ahmet Ertürk! Bu bir
‘yayıncılık cinayeti’dir! Bu ‘kutsal cevap hakkı’na saygısızlığın
zirve noktasıdır! Bu bir ‘Ben yaptım oldu’ anlayışıdır. Lütfen
Serhat Ulueren adlı kişiye ‘dur’ deyiniz! Ve lütfen bu satırları,
‘haksızlık karşısında susmak istemeyen bir adam’ın şikáyeti olarak
değerlendiriniz. Ekmek suyla undan ibarettir, maruzatım bundan
ibarettir. Kaynak: www.hurriyetim.com.tr