Teknolojiye dayalı sistem geliyor...

Emeklilik yaşı 2036’dan itibaren yükseltilecek Sosyal Güvenlik Reformu konusunda Zaman’a bilgi veren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, emeklilik yaşının 2036 yılından itibaren kademeli olarak yükseltileceğini söyledi. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı’nın açığını kapatmak için reformun şart olduğuna işaret eden bakan, hazırladıkları sistemin maliyetleri kuşaklar arasında adil bir şekilde dağıtmayı amaçladığını belirtiyor. Başesgioğlu en önemli devrimin kurumsal yapıda yeni teknolojilere dayalı sisteme geçilerek yapılacağı müjdesini veriyor. Bu sistemle sağlık karnelerine ihtiyaç kalmayacak. Vatandaşlık numarası ile hastaneye girildiğinde kişinin bütün bilgileri gözden geçirilecek. Bu aynı zamanda sosyal güvenlik numarası olacak. Emekliliği gelen biri 10 dakika içinde aylığa bağlanabilecek. Bakan Başesgioğlu, kamuoyunda en çok tartışılan konuların başında gelen emeklilik yaşı ile ilgili olarak, “Sanki hemen yasa çıkar çıkmaz emeklilik yaşı 68'e çıkıyor. Kesinlikle böyle bir şey yok. 2036 yılından itibaren kademeli geçişle 2075 yılında emeklilik yaşı 68 olacak.” değerlendirmesini yapıyor. 2036'da Türkiye'de hayatta kalma beklentisinin artacağını belirten Bakan, bu tarihten itibaren kademeli olarak yaşın yükseltilmesinin söz konusu olacağını söylüyor. Başesgioğlu yanlış yorumlamaları açığa kavuşturmak için şu bilgileri veriyor: "58 ve 60 yaşın sisteme tamamen hakim olabilmesi bile ancak 2023 yılında mümkün olurken 68 yaşın hemen geleceğini beklemek çok yanlış. Denilebilir ki; niye 2075, sana mı düştü 2075'i kurgulamak? Sosyal güvenlik kurgusu yapıyorsan 3 nesli bir arada görmen lazım. Baba, oğul, torun bunların hepsini resmin bütünü içinde görmek gerekir. Bu tarih geldiği zaman artık sigortalılarımız 58 ve 60 yaşından daha düşük emekli olmayacak. Şu anda 46 ve 44 yaşında kademeli geçişten dolayı emekli olunabiliyor. Yasa yürürlüğe girdikten sonra çalışma hayatına girecekler yaşla ilgili bölümden etkilenecek. Esas baz alınan 2035 yılıdır.” Başesgioğlu, reformun IMF'nin dayatmasıyla yapıldığı iddialarına karşı çıkıyor. “Biz koskoca reformu sadece 1 ve 2. gözden geçirmenin performans kriteri olarak göremeyiz.” diyen Bakan, Ali Babacan'ın bu konudaki girişimlerinden övgüyle söz ediyor. Başesgioğlu, yasanın 2006’nın Şubat’ında çıkması konusunda bir konsensüs sağlandığını ifade ederek, böylece 1 ve 2. gözden geçirmelerin tamamlandığını ve kredinin serbest bırakıldığını kaydediyor. Şu anda bu reformların kendilerini zorladığını söyleyen Başesgioğlu, yasanın görüşme takvimi ile IMF'ye iyi niyet mektubu verme zamanının aynı döneme denk gelmesini şansızlık olarak nitelendiriyor. Başesgioğlu'nun verdiği bilgiye göre; Abdullah Gül'ün başbakan olduğunun ikinci haftasında ilgili bakanlar sosyal güvenlik çalışmasına başlandı; çünkü partinin acil eylem planında hükümet programında yer almaktaydı. Yeni reformlarla üç sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olan emekliler arasında yaşanan uçurumların da ortadan kalkması öngörülüyor. Başesgioğlu, reformun Genel Kurul'da kabul edilmesi halinde eskisi kadar büyük farklar olmayacağını aktardı: “Türkiye'de aylık bağlama oranı dünya ortalamasının çok üstünde. Emekli Sandığı'nda brüt maaşları yüzde 3, Bağ-Kur ve SSK'da 2,6 civarında. Bunu dünya seviyesindeki standarda uygun hale getirmeye çalışıyoruz. Bunda da sert bir geçiş yapmıyoruz. 2007 ile 2015 yılları arası 2,6 olacak. Ondan sonra yine belli periyotlarla 2,5 daha sonra da 2'ye indireceğiz.” Tüp bebek de sigorta kapsamına alınıyor Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu, belli şartlarda belli yaş aralığında tüp bebek uygulamasının sisteme dahil edildiğini belirtiyor. Türkiye'de tedavisi mümkün olmayan hastalıklara yurtdışında tedavi imkanı getirildiği bilgisini veren Bakan, Bağ-Kur'la SSK arasında söz konusu olan farklı uygulamaların ortadan kaldırıldığını dile getiriyor. Sosyal güvenlik açığı yüzde 1 seviyelerine inecek 2005 yılı itibarıyla SSK, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur'un hazine transferi 22,5 katrilyon lira civarında. Bakan Murat Başesgioğlu, önümüzdeki yıllarda GSMH'deki rakamsal oranların büyümesine göre bu rakamın değişeceğini kaydediyor. 2015 yılına kadar bu açığın 1 puan düşürülmesinin planlandığını vurgulayan Bakan, “Önümüzdeki üç yıl içerisinde GSMH'nin yüzde 4,5 seviyesinde korunması amaçlanıyor. Uzun vadede ise hükümet 2040'lı yıllarında sosyal güvenlik açığının yüzde 1 seviyelerine indirilmesini hedefliyor. Öngörülen emeklilik sisteminde herkesin çalışma hayatına girdiği günden emekli olduğu güne kadar adına yapılan kesintileri güncelleştirmek suretiyle emekli maaşı bağlanıyor. Onun içinde 25 sene çalıştıysa kendine bağlanacak emekli aylığı ve aylık bağlama oranı farklı olacak. 30 sene çalıştıysa hem kendi adına havuzda birikmiş para fazla olacak hem de aylık bağlama artacak.” diye konuştu. Futbola devam etseydim 1. Lig'den ekmek yerdim Sosyal Güvenlik Reformu için yoğun bir çalışma içinde olan Bakan Murat Başesgioğlu, amatör futbol hayatındaki ilginç ayrıntıları ilk kez Zaman'a anlattı. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Kasımpaşa'da top koşturduğu dönemde Kastamonu'da sahalarda Murat Başesgioğlu fırtınası esiyordu. Kastamonuspor'dan sonra İstanbul amatör kümede ter döken Başesgioğlu, üniversitelerarası maçlarda da eski Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş'e rakip olmuş. Üniversite milli takımına seçilerek Fransa'ya gitmesi gerekirken dersleri aksayacağı gerekçesiyle bundan vazgeçmiş. Bu vazgeçiş kendi ifadesiyle ‘futboldan ekmek parası kazanacağı dönemlerin' de sonu olmuş. Hâlâ Meclis Futbol Takımı'nın en etkili oyuncularından olan Başesgioğlu, formunu korumak için spor yapmayı ihmal etmiyor. "Hâlâ aynı şekilde top oynayabileceğimi hissediyorum. Ancak demek ki; insanın duyguları daha genç olabiliyor." diyebilecek kadar kendini dinç hisseden Murat Başesgioğlu, Gençlerbirliği Başkanı İlhan Cavcav'ın, “Gel seni 500 milyon dolara transfer edelim.” teklifini esprili bir dille yorumluyor: “Benim bakanlık ismimi kullanıp reklam yapacaktı. Daha sonra da son 10 dakika oynatıp nöbetçi kulübesinde tutacaktı.” Bakan, spor yaşamına devam etmesi halinde "Bugün en çok para kazanan futbolcular arasında olurdum.” diyerek iddiasını dile getiriyor. Vatandaşa 18 yaşına kadar ‘devlet baba’ bakacak Sosyal Güvenlik Reformu'nun önemli ayaklarından Genel Sağlık Sigortası çok büyük bir dönüşüm projesine imza atıyor. Tıbbi gerekliliği olmayan estetik müdahaleler, Sağlık Bakanlığı'nca akredite edilmemiş alternatif tıp dışında akla gelebilecek her türlü sağlık riski Genel Sağlık Sigortası tarafından karşılanacak. Anası babası bir sigorta kurumuna tabi olsun olmasın çocukların doğumdan 18 yaşına kadar her türlü sağlık hizmeti devlet eliyle yapılacak. 18 yaş sonrası ise prim ödeme gücü olan vatandaşlar, yüzde 12,5 oranında primini Genel Sağlık Sigortası'na ödeyecek. Prim ödeme gücü yok ise devletin belirlediği cetvelin altında gelire sahip olanların borcunu sistem karşılayacak. Yeni getirilen sistemde ister kendi hesabına olsun isterse başka kuruluşlarda olsun prim borcu olsa bile; acil hallerde, bulaşıcı hastalıklarda, koruyucu sağlık hizmetlerinde, iş kazası ve meslek hastalıklarında sağlık hizmetini sistem verecek. Kaynak: Zaman Haber:Hüseyün Sümer