Tekme fotoğrafı nasıl çekildi? Muhabirler anlattı
Abone olManisa Soma'da madenci Erdal Kocabıyık'ı Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel'in tekmelemesini fotoğraflayan muhabirler o anları anlattı.
Manisa'nın Soma ilçesindeki maden
faciası, ulusal ve uluslararası basında geniş yer buldu. Türkiye'yi
derinden üzen olayda 10 yıllık madenci Erdal Kocabıyık'ın,
Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel tarafından tekmelenmesi gündemi
oldukça meşgul etmişti.
O anın fotoğrafları, ulusal basının yanısıra dünyanın birçok önemli
gazetesinde de yer aldı. O anları fotoğraflayan muhabirler Mehmet
İnmez ve Mehmet Emin Al, hikayesini Cihan'a anlattı.
İzmir'de yaklaşık 20 yıldır yerel ve ulusal basında görev yapan
Habertürk Gazetesi foto muhabiri Mehmet İnmez,
Soma'da tarihi fotoğrafları çektikten sonra ilçeye gelen Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ı takip ettiklerini söyledi. Belediye ziyareti
çıkışında, bir grubun Erdoğan'ın arabasını tekmelediğini
belirterek, "Tekmeleyenler arasında fotoğrafta olan kişiyi, iki
tane Özel Harekât polisi etkisiz hale getirip yere yatırdı. O arada
adını sonradan öğrendiğim Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel
gelip 9-10 saniyelik sürede üç dört defa tekmeledikten sonra
ayrıldı. Daha sonra tekmelenen şahsın gözaltına alındığını
öğrendim." dedi.
'YUSUF YERKEL'İ
TANIMIYORDUM'
Çektiği fotoğrafı hem kendisi hem de gazetecilik açısından tarihi
olarak gördüğünü söyleyen İnmez, deklanşöre basarken çektiği
kişinin Yerkel olduğunu bilmediğini, daha sonra öğrendiğini
vurgulayarak, "Ben normalde onun koruma olduğunu tahmin
ediyordum." şeklinde konuştu. Gazetecilik hayatında 20'ye
yakın fotoğraf ödülü olduğunu, fotoğraflarının bir iki defa
uluslararası basında kullanıldığını ifade ederek, "Daha
önce yayınlanan fotoğraflarım oldu ama bu kadar ses getiren kare
olmadı." dedi. Uluslararası haber ajanslarının da Soma'da
çektiği fotoğrafı talep ettiğini ancak kurumsal bir gazetede
çalıştığı için bunu reddettiğini sözlerine ekledi.
'ÇEKERKEN BU KADAR SES GETİRECEĞİNİ TAHMİN ETMEDİM'
Yusuf Yerkel'i çekerken bu kadar gündemde kalacağını tahmin
etmediğini, çünkü çektiği kişinin koruma olduğunu sandığını
belirten Mehmet İnmez, "Çünkü Özel Harekât polisleri de
sakinleştirmeye çalışıyordu. Çektiğim fotoğrafların bu kadar ses
getireceğini beklemiyordum. Zaten yedi sekiz karelik fotoğraf
çektim. Daha sonra Başbakanlık müşaviri olduğunu
öğrendik." diye konuştu.
'BİZ ÇEKMEK
ZORUNDAYIZ'
Benzer bir olayla karşılaşması durumunda yine çekinmeden deklanşöre
basacağını söyleyerek, "301 kişinin öldüğü faciaya gittik,
belgeledik, çektik. Mülteci teknesi battı, çektik. Birçok acıyı
paylaştık. Kim olursa olsun herkesi fotoğraflarız. Bizim
mesleğimizde çekmemezlik olmaz. Tabii çekerken vicdanımız da
üzülebilir, 'Keşke çekmeseydim' diyebiliriz ama biz
gazeteciliğimizi yaptığımız için çekmek zorundayız. Mağdur
da olabilir, haklı da olabilir. Kimin haklı kimin haksız olduğuna
karar veremeyiz. Sonuçta bir olay olmuştur, belgelemişizdir. Haklı
haksız, biz ona yorum yapamayız." dedi. İnmez, çektiği tarihî
fotoğrafın ardından birçok meslektaşının tebrik ettiğini, bunun bir
gazeteci olarak kendisine onur verdiğini belirtti.
Fotoğrafın birçok gazetede isimsiz kullanıldığını, tarihe geçen bir
fotoğraf olduğu için bunun kendisi için onur verici olduğunu da
kaydeden İnmez, birçok ulusal ve uluslararası basın organında
imzasız, kimden alındığı sorgulanmadan kullanıldığını dile getirdi:
"Fotoğrafın altına Habertürk ya da Mehmet İnmez yazsalardı, benim
için daha güzel bir anı olarak kalırdı."
'ORADA OLMAM GEREKTİĞİNİ
BİLİYORDUM'
Olay anını fotoğraflayan 9 Eylül Gazetesi foto muhabiri
Mehmet Emin Al da hikayesini şu sözlerle anlattı:
"Başbakan Erdoğan'ın Soma Belediyesi önünde bir açıklama yapacağını
biliyordum. Orada olmam gerektiğini düşündüm. Konuşmak için
belediye binasından çıkınca protestolar başladı. Daha sonra
arabalara vurma ve yuhalama sesleri başlayınca oldukça dikkat etmem
gerektiğinin farkındaydım. Sürekli olayın dışına itilip
kakılıyorduk ama olaydan kopmamaya çalıştım özellikle, çünkü
tansiyon gittikçe yükseliyordu. Başbakan, arabasına ikinci kez
binip oradan ayrılmaya başladığında tam önümde bir vatandaşın, Özel
Harekât timleri tarafından geriye doğru itilmesini farkettim. Tam o
sırada Yusuf Yerkel'in kadraja girdiğini ve yerdeki vatandaşa iki
tekme attığını gördüm. Vizörden izliyorum ve elim hep deklanşörde.
Yusuf Yerkel'in Başbakan'ın özel kalemi olduğunu, Soma
Belediyesi önünde Başbakan Erdoğan bir vatandaşla konuşurken ve
çağırdığı adamın özel kalemi olduğunu bizzat duydum. Kadraja girip
tekme attığını farkettiğimde önemli bir kare olduğunu hissettim ama
isminin Yusuf Yerkel olduğunu, sabah kendi gazetem olan 9 Eylül
Gazetesi'nde okudum."