Tecavüzün faturası kime?
Abone ol14 yaşındayken iki kişinin tecavüzüne uğrayan A.A. 15 yaşında anne oldu.Toplum ailesini ve onu dışladı...
Daha 14 yaşındayken iki kişinin tecavüzüne uğrayan A.A. 15
yaşında anne oldu. Okula gidemiyor. Sokağa çıktığında insanlar
yüzüne tükürüyor. Babası işten kovuldu. Kapılarını tek çalan
A.A.'nın öğretmenleri
Düşünde arkadaşlarıyla oyunlar oynadığını gördüğü bir dönemde,
kâbusla uyandı, kucağında gizlenmiş tecavüzlerin bebeği vardı. Ve
dahası, bu, kâbus değil korkutucu bir gerçekti. A.A., 15'inde,
tutmayı bile bilmediği bir bebeğin annesiydi artık. A.A.'nın
ailesi, "mahallenin namusunu kirleten kızın!" anne babasıydı.
Babası, 12 yıl çalıştığı işinden kovuldu. Komşuları kapılarını
çalmaz oldu. Sokakta yüzüne tükürülen küçük anne korkudan dört
duvara mahkûmdu.
Kadıköy Yeni Sahra'da oturan A.A. geçen yıl tanıdığı iki ayrı
kişinin farklı zamanlarda tecavüzüne uğradı. Yaşadıklarını gizledi.
Hamile kaldığını bile anlayamayacak kadar küçüktü. Karnında bir
canlı olduğundan habersiz okula gidiyor, polis koleji sınavlarına
girmek için çalışıyor, okul çıkışı mahalleye dönüyor,
arkadaşlarıyla saklambaç, voleybol oynuyordu.
Dünyası karardı
15 Nisan Cumartesi sabahı bir karanlığa açtı gözünü. Hiçbir şey
görmüyordu. Kör olduğunu sandı. Bir markette çalışan babası eve
çağrıldı, A.A. apar topar hastaneye götürüldü. Doktorlar, "Kızınız
sekiz aylık hamile. Bünyesi hamileliği kaldıramamış, bu nedenle
geçici körlük yaşamış. Ya sezaryenle çocuğu doğurtacağız ya da
kızınızı kaybedeceksiniz" dedi.
A.A. ameliyata alındı. Uyandığında artık anneydi. Hemşireler bebeğe
"Sıla" adını verdiler. A.A.'nın bundan sonraki hayatı okula,
öğretmenlerine, arkadaşlarına, oyunlara hasret kalarak geçecekti.
Eve döndüğünde kitaplarını, defterlerini topladı, önlüğünü katlayıp
kaldırdı. İlk o zaman ağladı.
Mahallenin namusu!
Doğumdan iki gün sonra işten çıkarılan babası eve vakitsiz gelince
birkez daha yıkıldılar. Üç paket sigara çaldığı iddia edilmiş,
ardından da "Zaten mahallede kızınla ilgili dedikodular arttı"
denilmişti.
A.A. yaraları iyileşince sokağa çıkmak istedi. Annesi bebeğine
bakar, o da biraz oynardı. Çıktığında komşusu yüzüne tükürdü. Eve
kaçtı. Birkaç gün sonra pazara giderken, "Mahallenin namusunu
kirlettin" diye bir başkası tükürdü. A.A. artık sokağa çıkmıyor.
Bebek 21 günlük oldu. Evde 5 kardeş toplam 8 nüfus açlıkla mücadele
ediyorlar.
Önceki gün ilk kez çaldı kapıları. A.A.'nın öğretmenleri geldiler
eve. Elleri kolları yiyecek, bebek bezi ve mamasıyla doluydu. A.A.
ilk o zaman güldü.
Röportaj için gittiğimizde ağlayan bebeğini kucağına aldı. Onu bir
oyuncak bebekle oynar gibi sallıyordu.
Cehaletin olmadığı bir yerde yeniden başlamak
A.A. ağzını açmayıp bakışlarını kaçırırken baba Ramazan A.
anlatıyor:
"Bu çocuk benim çocuğum, sokağa atamam. Her şeyimi kaybederim ama
yavrumu asla. Kızım ayın 15'inde doğurdu, ben 17'sinde kovuldum.
Kızım doğum yapınca gittim patrona her şeyi anlattım. İki gün sonra
ceplerimi karıştırmış, üç paket sigara bulmuş. Çaldığımı sandı.
Karşı büfeden aldığımı söyledim ve ispat ettim. En son,
'Dedikodular da arttı' dedi. Ceketimi aldım, çıktım. Ağabeyim
aradı, 'Sayenizde rezil olduk, her şeyi bırakıp köye mi dönelim'
dedi. Kayınvalidem bizimle konuşmaz oldu. Herkesi, her şeyimizi
kaybettik. Buralardan taşınmak istiyorum. Kadıköy olur, Göztepe
olur... Yeter ki cahillerin daha az yaşadığı, faturanın bize
kesilmeyeceği bir yer olsun. Bir de yeni işe girdim mi her şeye
yeniden başlamak istiyorum."
Anne Aysel A. da, "Karnı yok gibiydi, anlamadık. Yaşadıklarını
doğurunca anlattı. Çocuk haliyle bebeğine bakmaya çalışması içimi
yakıyor" diyor.
14'ünde tecavüze uğrayan A.A. çocuğun babasının kim olduğu belli
olsun diye DNA sonucunun gelmesini, biri hapiste diğeri firarda iki
tecavüzcüsünün ceza almasını, yine önlüğünü giyip okula gitmeyi,
yüzüne tükürülmeden mahallede voleybol oynamayı, ama en çok,
yeniden doğmayı ve yaşatılmayan çocukluğunu yaşamayı istiyor.
Ümran Avcı - İstanbul