Tecavüzcü babaya korkunç son
Abone olKızına tecavüz eden baba 7 yıl cezaevinde yatttı. Hapisten çıktı ancak aile meclisinin öfkesinden kurtulamadı.
Iğdır'da, kızına tecavüz ettiği gerekçesiyle 7 yıl ceza evinde
kalan ve 2 yıl önce tahliye edildikten sonra kaybolan N.K'nın, eşi
ve 2 oğlu tarafından öldürüldüğü belirlendi.
Edinilen bilgiye göre, 2000 yılında kızı H.K'ya tecavüz ettiği
iddiası ile yargılanan N.K, 7 yıl Iğdır Kapalı Cezaevinde kaldıktan
sonra 2007 yılında tahliye edildi. Daha sonra Iğdır Cumhuriyet
Başsavcılığından, N.K'nın ifadesinin alınması yönünde gelen bir
yazı üzerine, jandarma ekipleri Melekli beldesinde ikamet eden
N.K'nın evine gitti.
Ailesinin, N.K'nın 2 yıldır kayıp olduğunu söylemesi ve şüpheli
davranışları üzerine, konuyla ilgili inceleme başlatan jandarma
ekipleri, N.K'nın eşi ve çocukları tarafından öldürüldüğünü ortaya
çıkardı.
Suçlarını itiraf eden N.K'nın eşi N.K ile oğlu B.K, çıkarıldıkları
mahkeme tarafından tutuklanarak Iğdır Kapalı Cezaevine gönderildi.
Bu arada, cinayetin diğer zanlısı olan çocuklardan A.K'nin de gasp
suçundan cezaevinde bulunduğu öğrenildi.
DSİ ile yazışma yapıldığını belirten yetkililer, iş makinası ile K.
ailesinin evinin yanından geçen su kanalında kazı yaparak Nadir
K.’nın cesedini arayacaklarını söylediler. Yapılacak otopsi ile
cinayetin nasıl, ne şekilde ve ne zaman işlendiği konuları
aydınlığa kavuşacak.
Abisini öyle bir gerekçeyle öldürdü ki.. Ayrıntılar haberin devamında
[PAGE]Adana’da, bir genç, evinin üst katında oturan ağabeyini, yaptığı çardak güneşi engellediği gerekçesiyle öldürdü, yeğenini de yaraladı.
Cinayet, merkez Yüreğir ilçesinin Mehmet Akif Ersoy Mahallesi 3154 sokaktaki iki katlı müstakil evde işlendi.
Kabaktepe Köyü’nde yaşayan anne ve babalarının verdiği iki katlı
evin zemin katında oturan Ali M. (28), iddiaya göre, evin üst
katında oturan ağabeyi Arif M. ile (40), yaptığı çardak güneşi
engellediği gerekçesiyle tartıştı.
Ağabeyinin üst kattaki çardağı yüzünden, alt kattaki evinin güneş almadığını ileri süren Ali M, tartışmanın büyümesi üzerine pompalı tüfeği ile ağabeyine ateş etti. Arif M, olay yerinde hayatını kaybederken, öfkeli genç, daha sonra, tüfeğini, babasının yanındaki yeğeni Cansu M’ye (10) çevirdi. Bunu gören, Zekeriya M (15), kardeşini korumak için önüne geçince amcasının ateşine hedef oldu. Yaralanan çocuk, Adana Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Arif M’nin cesedi Adli Tıp Kurumuna kaldırılırken, zanlı Ali M. gözaltına alındı.
Bu arada, mahalle sakinleri, iki kardeşin bir yıldır sürekli kavga ettiklerini belirttiler.
Kopan parmağını neden bırakıp kaçtı?
[PAGE]Bakırköy'de Ayfer Öztaş'ın evine giren ve kaçarken parmağı kopan Mehmet Sever (20) polisin operasyonu sonucunda yakalandı.
Mehmet Sever, olay günü Öztaş'ın boynundaki altın kolyeyi, küpelerini ve cep telefonun gasp etti. Ayfer Öztaş'ın bağırması üzerine panik yaparak kaçan gaspçının sağ elinin orta parmağını apartmanın merdiven tırabzanlarına sıkışarak koptu. Kopan parmağını tırabzanlarda bırakan gaspçı kaçarak kayıplara karışırken, gaspçının kırık bardak parçasıyla kulağından yaraladığı kadın hastaneye kaldırılmıştı.
KOPAN PARMAKTAN PARMAK İZİ ALINDI
Osmaniye Köyaltı Mahallesi Seyfibey sokaktaakşam saatlerinde
meydana gelen olayda gaspçı, bir apartmanın 2.nci katındaki daireye
girerek kapıyı açan Ayfer Öztaş'ı gasp etti. Kimliği belirsiz
gaspçı, Ayfer Öztaş'ın kulağını keserek küpelerini ve boynundaki
altın kolyeyi gasp ettikten sonra cep telefonunu alarak kaçmaya
başladı. Ayfer Öztaş'ın bağırması üzerine panik yapan gaspçı,
kaçarken parmağını merdiven tırabzanlarına sıkıştırarak kopardı.
Kopan parmağını tırabzanlarda bırakan zanlı bir taksiye binerek
olay yerinden uzaklaştı. Olayın ardından kulağından yaralanan Ayfer
Öztaş, komşuları tarafından Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve
Araştırma Hastanesi'ne kaldırılmıştı. Olay yerine gelen polis Adli
Tıp Kurumu morguna gönderdiği parmaktan parmak izi alarak kaçan
gaspçının kimliğini belirlemek için çalışmalara başlatmış,
gaspçının bir taksiye binerek Fatih'e gittiği belirlenmişti.
KOPAN PARMAĞINI TEDAVİ ETTİRMİŞ
Yapılan araştırmalar sonucunda gaspçının Mehmet Sever olduğu
ortaya çıktı.Eli sarılı bir şekilde Şubeye getirilen Sever'in
olaydan sonra incelenen güvenlik kameralarından ve kopan
parmağındaki parmak izinden yola çıkan polis zanlıyı Bakırköy'de
yakaladı. 20 yaşındaki Mehmet Sever'in sabıkalı olduğu ve kopan
parmağını yerini söylemediği bir yerde tedavi ettirdiğide ortaya
çıktı.
‘Şehit olacağım' dedi, başka bir nedenle öldü
'Şehit olacağım' dedi kaza kurşunuyla öldü
Hatay'ın İskenderun İlçesi'nde vatani görevini yaparken nöbet değişimi sırasında kaza kurşunuyla şehit olan 20 yaşındaki Piyade Er Muhammet Ak’ın cenazesi, memleketi Zonguldak'ta gözyaşları arasında toprağa verildi.
4 aydan bu yana vatani görevini yapan Ak'ın, askere gitmeden 15 gün önce işi bırakıp fazla kilolarından kurtulmak için spor yaptığı, iş arkadaşlarına da, “Şehit olacağım” dediği belirtildi.
İskenderun'daki Piyade Komando Tugayı'nda vatani görevini yapan Muhammet Ak, önceki gün nöbet değişimi sırasında düşürdüğü silahından çıkan kurşun ile hayatını kaybetti. 1989/3 tertip olarak askere giden Muhammet Ak'ın cenazesi, bu sabah memleketi Zonguldak'ın Kozlu Beldesi'ndeki evine getirildi. Er Muhammet Ak için, Kozlu Merkez Camii'nde öğle namazı ardından cenaze namazı kılındı. İl Müftüsü Selami Emen'in kıldırdığı namaza, Vali Yardımcısı Fethi Özdemir, CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, İl Jandarma Komutanı Albay Halil İbrahim Yaşatır, Kozlu Belediye Başkanı Ali Bektaş, şehit askerin ailesi, yakınları, arkadaşları ve çok sayıda kişi katıldı.
Cenaze namazında Muhammet Ak'ın kardeşleri Hatice, Hamide, Cabbar, Hüseyin ve Hasan Ak, güçlükle ayakta durdu. Fenalaşan Hamide Ak'a, ambulansta müdahale edildi. Ali Ak ise, oğlunun tabutuna sarılarak, “Oğlum, canım evladım benim, hakkını helal et” diyerek gözyaşı döktü. Şehit askerin cenazesi, namaz ardından beldeye bağlı Yahmacık Köyü’nde toprağa verildi.
Şehit askerin, askere gitmeden önce 1.5 yıl çalıştığı akaryakıt istasyonundaki iş arkadaşı 36 yaşındaki Cengiz Gören de büyük üzüntü yaşadıklarını söyledi. Muhammet Ak'ın, fazla kiloları nedeniyle askerde sıkıntı ile karşılaşmamak için askere gitmeden 15 gün önce işi bıraktığını söyleyen Gören, “15 gün boyunca sahilde spor yaptı. Çok gönüllü gitti askere. Bizi de sürekli şehit olacağını söyleyerek takılıyordu” dedi.
Ayrıldığı eşine öyle bir tepki verdi ki
[PAGE]Ayrıldığı eşinin otomobilini yakmış
Eskişehir'de 31 yaşındaki Murat Demirel, 7 ay önce boşandığı 25 yaşındaki Çiğdem İnce'ye ait park halindeki otomobili benzin dökerek yaktığı iddiasıyla 2 arkadaşıyla birlikte gözaltına alındı. Çiğdem İnce’nin annesi Türkan İnce, sinir kirizleri geçirirken elinde sopayla eski damadını sokakta aradı.
Olay, İstiklal Mahallesi Konuk Sokak'ta dün saat 23.30 sıralarında meydana geldi. Çiğdem İnce'ye ait park halinde duran 06 AN 2309 plakalı otomobil üzerine benzin dökülerek yakıldı. Alev alan otomobile yapılan ihbar üzerine kısa sürede gelen Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri müdahalede bulundu. Ekiplerin söndürdüğü otomobilin iç kısmı tamamen yandı. Otomobili eski enştesi Murat Demirel'in yaktığını öne süren 23 yaşındaki Emrah İnce, şöyle dedi: “Balkonda çay içitiğim sırada Murat Demirel yanında arkadaşlarıyla birlikte otomobilin yanına geldi. Elinde pet bardakta bulunan sıvıyı otomobilin üzerine döktü ardından da çakmakla ateşleyip kaçtı.” Eski damadı tarafından otomobilin yakıldığı söyleyen 43 yaşındaki Türkan İnce de olay yerinde sinir krizleri geçirdi. Türkan İnce, eline aldığı ağaç sopayla sokakta eski damadı Murat Demirel'i aradı. Polisler, Türkan İnce'yi güçlükle sakinleştirdi.
Polisler, olayın şüphelisi Murat Demirel ile arkadaşları 31 yaşındaki Deniz Herdoğan ve 29 yaşındaki Cengiz Ateşli'yi yakaladı. Gözaltına alınan şüpheliler suçlamaları kabul etmedi. Emniyet Müdürlüğü yetkilileri olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdi.
Eskişehir'de 4 Nisan 2009 tarihinde Murat Demirel eski eşi Çiğdem İnce, annesi Türkan İnce, kardeşi Emrah İnce ve birlikte yaşadığı öne sürülen 41 yaşındaki Cengiz Adalı’nın saldırısına uğramıştı. Olayda Murat Demirel, Cengiz Adalı tarafından başına tabanca kabzası vurulmak suretiyle kafasından yaralanmıştı.
Yürüyen merdiven dehşeti.. Ayrıntılar haberin
devamında
5 yaşındaki çocuk Yürüyen merdivenden düştü
Antalya'da bir alışveriş merkezinde yürüyen merdivenin kenarına
tırmanan ve birinci kat hizasından zemine düşen çocuk hastaneye
kaldırıldı.
Alınan bilgiye göre, Sinan Noah Canan (5), babası Tolga, annesi
Alman uyruklu Petra ve kardeşi Luca Cem (8) Canan ile bir alışveriş
merkezine gitti. Burada ailesi alışveriş yaparken yürüyen
merdivenin kenarına tırmanarak üst kata çıkan Sinan, birinci kat
hizasından zemine düştü. Çenesini yere çarptığı belirlenen küçük
çocuk, ambulansla Akdeniz Üniversitesi Hastanesine kaldırıldı.
Burada çenesine dikiş atılan çocuk müşahede altına alındı.
Anne Petra Canan, gazetecilere yaptığı açıklamada, eşiyle alışveriş
yaparken iki oğlunun birlikte oynadığını söyledi. Canan, ''Büyük
oğlum yanımıza gelerek, (Sinan tehlikeli hareketler yapıyor
düşebilir) dedi. Biz de tam ona bakacaktık ki Sinan'ın düşme sesini
duyduk. Çenesinin altında yırtık vardı çok kan kaybetti. Çenesine
dikiş attılar, röntgen çekecekler'' diye konuştu.
Hastane yetkilileri çocuğun hayati tehlikesinin bulunmadığını
belirtti.
Cenazeyi yıkarken aile şok geçirdi
Cenazeler karıştırıldı
Muğla'nın Fethiye ilçesinde benzin istasyonundaki silahlı saldırıda
hayatını kaybeden 2 kişiden 1'inin cesedinin, bir İngiliz
vatandaşının cesedi ile karıştırıldığı iddia edildi.
Alınan Bilgiye göre, Fethiye-Antalya karayolunun 15. kilometresinde
bulunan B.K'ya ait benzin istasyonunda 2 gün önce yaşanan silahlı
saldırıda yaşamını yitiren istasyon çalışanları Asım Dağlı (30) ile
Mustafa Kökçü'nün (28) cenazeleri, aynı gün savcı tarafından kesin
ölüm nedenlerinin tespiti için İzmir Adli Tıp Kurumuna
gönderildi.
CENAZELER KARIŞTI İDDİASI
Olayda yaşamını yitiren 2 kişin cenazeleri, İzmir Adli Tıp
Kurumundaki incelemenin ardından bu sabah saatlerinde Fethiye
Devlet Hastanesi tarafından ailelerine teslim edildi.
Yakınları tarafından cenazeleri teslim alınan Asım Dağlı'nın
cenazesi toprağa verilmek üzere Karaçulha beldesine, Mustafa
Kökçü'nün cenazesi ise Bozyer köyüne götürüldü.
Mustafa Kökçü'nün cenazesi evinde yıkanırken, yakınları ve cenazeyi
yıkayan görevli, tabuttaki cesedin Kökçü'ye ait olmadığını ve
tabuttaki cenazenin yabancı uyruklu bir erkeğe ait olduğunu fark
etti.
Bu gelişme üzerine panik yaşayan Kökçü'nün yakınları, Fethiye
Devlet Hastanesi ile yaptıkları görüşmede cenazenin bir süre önce
rahatsızlanarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren İngiliz
vatandaşı Garry Robert Sangster'a (46) ait olduğunu öğrendiler.
Acılı aile, İngiliz vatandaşının cenazesini tekrar tabuta koyarak
Fethiye Devlet Hastanesine teslim etti. Yapılan incelemenin
ardından Mustafa Kökçü'nün cesedi ailesine teslim edildi.
Bu arada, olayda yaşamını yitiren Asım Dağlı'nın cenazesi de
Karaçulha beldesinde düzenlenen törenin ardından, belde
mezarlığında toprağa verildi.
Karaçulha Beldesi Belediye Başkanı Yusuf Çaylı, cenazelerin
karışması yüzünden Mustafa Kökçü'nün cenazesinin gecikmeli olarak
toprağa verileceğine işaret ederek, ''Aldığım bilgiye göre aileye
yanlış cenaze verilmiş. Bu nedenle yapılacak olan tören de bir
gecikme yaşanacak'' dedi.
Olayda, cenazesi karıştırılan kişinin yakınları ise olayın üzüntüsü
içinde olduklarına işaret ederek, yaşanan karıştırılma olayı ile
ilgili konuşmak istemediklerini söylediler.
FETHİYE DEVLET HASTANESİ BAŞHEKİMİ
Fethiye Devlet Hastanesi Başhekimi Dr.Birol Durukan, AA muhabirine
olayı doğrulayarak, şunları söyledi:
''Olayda yaşamını yitiren 2 kişinin cenazeleri hastanemize dün
akşam gelmiş. İddialarda adı geçek kişin cenazesini kayınpederi
teslim almış. Teslim alma işlemi sırasında teşhis işlemi yapılmış
ve işlemin ardından cenaze teslim edilmiş. Yaşanan karıştırılma
olayı bizden değil cenazeyi teslim alan kişiden kaynaklanmış. Hatta
yanlış cenazeyi aldığını fark eden kişi, daha sonra hastanemize
gelerek, 'Olayın üzüntüsü ile yanlış cenazeyi almışım' diyerek özür
dilemiş. Olayda bir ihmal veya kusur varsa gereğini
yapacağız.''