TCK değişiklikleri Meclis’ten geçti
Abone olUzunca bir süredir tartışılan TCK değişiklikleri meclisten geçti. 1 Haziran’da yürürlüğe girecek yeni TCK’da çok önemli değişiklikler var. İşte haberin ayrıntılar
Yeni TCK’da yapılan değişikliklerle kanuna aykırı eğitim kurumu
açanların cezası üç yıldan 1 yıla indi. 12 Ekim 2004’ten önce
yapılan kaçak yapılara hapis cezası kalktı. Basın ve yayın yoluyla
işlenen suçlarda ceza artırımı metinden çıkarıldı. Yabancı
kuruluşlardan para alıp ‘temel milli yararlar’a karşı fiil
işleyenlere 3-10 yıl hapis cezası getirildi.
Türk Ceza Kanunu’nun bazı maddelerinde değişiklik öngören kanun
teklifi, 343 oyla yasalaştı. Kanun Cumhurbaşkanı Sezer tarafından
onaylanırsa, 1 Haziran’da yürürlüğe girecek.
YENİ TCK’DA NELER DEĞİŞTİ
Yapılan değişiklikle, Türk vatandaşlarının yabancı bir ülkede,
devletin egemenlik alametlerine ve organlarının saygınlığına,
devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine,
milli savunmaya, devletin sırlarına karşı suçlar ve casusluk
suçları dışında işlediği diğer suçlardan dolayı Türkiye’de
yargılama yapılması, Adalet Bakanı’nın talebine bağlı olacak.
TCK’nın “hata”yı düzenleyen 30. maddesine eklenen bir fıkrayla
işlediği fiilin haksızlık oluşturduğu hususunda kaçınılmaz bir
hataya düşen kişi cezalandırılmayacak.
YAŞ KÜÇÜKLÜĞÜ
Kanunla, “Yaş küçüklüğü”nü düzenleyen 31. maddenin 2 fıkrası
değiştirildi. Buna göre, fiili işlediği sırada 12 yaşını doldurmuş
olup da 15 yaşını doldurmamış olanların, işlediği fiilin hukuki
anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme
yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması halinde ceza sorumluluğu
olmayacak.
Ancak,bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine
hükmolunacak. İşlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama
ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin varlığı
halinde, bu kişiler hakkında; suç ağırlaştırılmış müebbet hapis
cezasını gerektirdiği takdirde 12 yıldan 15 yıla, müebbet hapis
cezasını gerektirdiği takdirde 9 yıldan 11 yıla kadar hapis
cezasına hükmolunacak. Diğer cezaların yarısı indirilecek ve bu
halde her fiil için verilecek hapis cezası 7 yıldan fazla
olmayacak.
Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını
doldurmamış olan kişiler hakkında; suç, ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezasını gerektirdiği takdirde 18 yıldan 24 yıla, müebbet
hapis cezasını gerektirdiği takdirde 12 yıldan 15 yıla kadar hapis
cezasına hükmolunacak. Diğer cezaların üçte biri indirilecek ve bu
halde her fiil için verilecek hapis cezası 12 yıldan fazla
olmayacak.
Değişikliğe göre, TCK’nın “kanunun bağlayıcılığı” başlıklı 4.
maddesindeki, “ancak sakınamayacağı bir hata nedeniyle kanunu
bilmediği için meşru sanarak bir suç işleyen kimse cezaen sorumlu
olmaz” fıkrası, metinden çıkarılıyor. Kanunun uygulama alanı
bölümünde, “zaman bakımından uygulama”yı düzenleyen 7.
maddesindeki, “güvenlik tedbirleri hakkında, infaz rejimi yönünden
hüküm zamanında yürürlükte bulunan kanun uygulanır” fıkrası yerine,
“hapis cezasının ertelenmesi, koşullu salıverilme ve tekerrürle
ilgili olanlar hariç, infaz rejimine ilişkin hükümler derhal
uygulanır” fıkrası getiriliyor.
ZİNCİRLEME SUÇ
TCK’nın “zincirleme suç”u düzenleyen 43. maddesindeki, “bir suç
işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda bir kişiye
karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda bir cezaya
hükmedilir, ancak bu ceza dörtte birinden dörtte üçüne kadar
artırılır. Bir suçun temel şekli ile daha ağır veya daha az cezayı
gerektiren nitelikli şekilleri, aynı suç sayılır” fıkrasına,
“mağduru belli bir kişi olmayan suçlarda da bu fıkra hükmü
uygulanır” hükmü ekleniyor.
ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI
Cinsel saldırı ve çocukların cinsel istismarı suçlarında, suçun
birden fazla işlenmesi durumunda, birden fazla cezaya
hükmedilebilecek. TCK’da “Cezanın belirlenmesi” başlıklı 61.
maddesine yapılan ilaveyle süreli hapis cezası gerektiren bir
suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre verilecek ceza 30 yıldan
fazla olamayacak. Adli para cezası hesaplanırken, bu madde
hükümlerine göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine
yönelik artırma ve indirimler gün üzerinden yapılacak. Kanunun
“Çocukların cinsel istismarı” başlıklı 103. maddesinde yapılan
değişiklikle, istismarın birden fazla kişi tarafından birlikte
gerçekleştirilmesi halinde de verilecek cezalar yarı oranında
artırılacak.
YENİDEN YARGILAMADA ZAMAN AŞIMI
TCK’nın “Dava zamanaşımı” başlıklı 66. maddesinin 5. fıkrasında
yapılan değişiklikle yeniden yargılama durumunda zaman aşımı
süresi, mahkemece bu husustaki talebin kabul edildiği tarihten
itibaren yeniden işlemeye başlayacak. Kanunun “Nitelikli haller”
başlıklı 82. maddesine yapılan ilaveyle, kasten adam öldürme
suçunun “yakalanmamak” veya “bir suçu işleyememekten duyduğu
infialle” işlenmesi durumunda da faillere ağırlaştırılmış müebbet
hapis cezası uygulanacak.
İNTİHAR
Kanunun 84. maddesinin “İntihar” olan başlığı, “İntihara
yönlendirme” olarak değiştiriliyor ve intihara teşvikin basın yayın
yoluyla işlenmesi halinde verilecek cezanın artırılmasına yönelik
cümle kanundan çıkarılıyor. Başkalarını intihara alenen teşvik eden
kişi, 3 yıldan 8 yıla kadar hapisle cezalandırılacak. “Bu fiilin
basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde, kişi 4 yıldan 10 yıla
kadar hapis cezası ile cezalandırılır” ibaresi de kanunda yer
almayacak.
CİNSEL TACİZ
“Cinsel taciz” başlıklı 105. maddede yapılan değişiklikle cinsel
tacizin, eğitim ve öğretim ilişkisinden ya da aile içi ilişkiden
kaynaklanan nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi durumunda
verilecek cezalar yarı oranında artırılacak. Bu fiil nedeniyle
mağdur işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda
kalmışsa, verilecek ceza 1 yıldan az olamayacak.
HAKARET
Yeni TCK’nın “şantaj” başlıklı 107. maddesine yapılan ilaveyle
kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin
şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların
açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunanlara bir yıldan
üç yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası
uygulanacak.
Kanunun “Hakaret” başlıklı 125. maddesi de değiştiriliyor ve
“yakıştırmalarda bulunmak” ibaresi metin dışına çıkarılıyor.
Hakaretin basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde cezanın üçte bir
oranında artırılacağına ilişkin hüküm kaldırılıyor. “Malın
değerinin az olması” başlıklı 145. maddede, hırsızlık suçunun
konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle suçun işleniş
şekli ve özelikleri de göz önünde bulundurularak, verilecek cezada
indirim yapılabileceği gibi ceza vermekten de vazgeçilebilecek.
TCK’da “daha az cezayı gerektiren hal”i düzenleyen 150. maddede,
yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle
verilecek cezanın üçte birden yarıya kadar “indirileceği” hükmü ise
“indirilebileceği’ şeklinde değiştiriliyor.
DOLANDIRICILIK
Kanunun “Nitelikli dolandırıcılık” başlıklı 158. maddesinde yapılan
değişiklikle bu suçun kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç edilerek
kullanılması suretiyle ya da banka veya diğer kredi kurumlarınca
tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak
maksadıyla işlenmesi durumunda, hapis cezasının alt sınırı 3
yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin
iki katından az olamayacak.
ETKİN PİŞMANLIK
Kanunun, “Etkin pişmanlık” başlıklı 168. maddesi yeniden
düzenliyor. Buna göre, hırsızlık, hileli iflas, mala zara verme,
güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık ve karşılıksız yararlanma
suçları tamamlandıktan sonra, fakat bu nedenle hakkında kovuşturma
başlamadan önce failin, azmettirenin veya yardım edenin, bizzat
pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya
tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte
ikisine kadar indirime gidilebilecek. Yağma suçundan dolayı etkin
pişmanlık gösteren kişiye verilecek ceza kovuşturma başlamadan önce
yarısına, kovuşturma başladıktan fakathüküm verilmeden önce ise
üçte birine kadar düşürülecek.
SAHTE KREDİ KARTI ÜRETENE CEZA
Kanunun TCK’da bilişim alanında suçlar bölümünde düzenlenen “Banka
ve kredi kartlarının kötüye kullanılması” başlıklı 245. maddesi de
yeniden düzenlendi. Başkasına ait bir banka veya kredi kartını her
ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran, kart
sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası
olmaksızın kullanan veya kullandıran kişiye 3 yıldan 6 yıla kadar
hapsin yanı sıra 5 bin güne kadar adli para cezası verilecek.
Sahte banka ve kredi kartı üretene ceza da ilk kez TCK’ya
giriyor.Başkasına ait banka hesabı ile ilişkilendirilerek sahte
banka veya kredi kartı üretene 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 10
bin güne kadar adli para cezası uygulanacak. Sahte kart veya
üzerinde sahtecilik yapılan bir banka kartı veya kredi kartı
kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişiye,
4 yıldan 8 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezasına
hükmolunacak.
RÜŞVET
Kanunun “Rüşvet” başlıklı 252. maddesindeki değişiklikle, yapılanma
şekli ve görev alanı ne olursa olsun devletler, hükümetler ve diğer
uluslararası kamusal örgütler tarafından kurulan uluslararası
örgütlerin görevlilerine doğrudan veya dolaylı yarar vaadi ya da
teklifi de rüşvet kapsamına alınıyor.
KANUNA AYKIRI EĞİTİM KURUMLARI
Kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açanlara ve bunları
çalıştıranlara üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası
verilecek. Yürürlüğe 1 Haziran’da girecek yeni TCK’nın 263.
maddesindeki hüküm, kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açanlara,
bunları çalıştıranlara ve bu kurumlarda kanuna aykırı olarak
açıldığını bildiği halde öğretmenlik yapanlara, altı aydan üç yıla
kadar hapis cezası verilmesini öngörüyordu. Madde ayrıca bu
yerlerin kapatılmasınıda düzenliyordu.
Yeni kanunla hapis cezası üç yıldan bir yıla indirilirken bu
yerlerin kapatılmasına ve bu yerlerde öğretmenlik yapanların
cezalandırılmasına ilişkin hükümler metinde yer almadı. TCK’da
“etkin pişmanlığın” düzenlendiği 269. maddeye, basın ve yayın
yoluyla yapılan iftiradan dolayı etkin pişmanlık hükümlerinden
yararlanılabilmesi için, bunun, aynı şekilde yayınlanması gerektiği
hükmü ekleniyor.
TEMEL MİLLİ YARARLAR
“Cumhurbaşkanına hakaret” başlıklı 299. maddede yapılan
değişiklikle suçun basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde
verilecek cezanın üçte bir oranında artırılacağına ilişkin hüküm
metinden çıkarıldı. Kanunun 302. maddesinde yapılan değişiklikle,
devlet topraklarınıntamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin
egemenliği altına koymaya veya devletin bağımsızlığını zayıflatmaya
veya birliğini bozmaya veya devletin egemenliği altında bulunan
topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik bir
fiil işleyen kimse, ağırlaştırılmış müebbet hapis ile
cezalandırılması öngörülüyor.
“Devlete karşı savaşa tahrik” başlıklı 304. maddesinde yer alan
fiilin basın ve yayın yoluyla işlenmesi halinde verilecek cezanın
üçte bir oranında artırılacağına ilişkin hüküm metinden
çıkarılıyor. “Temel milli yararlara karşı hareket”e verilecek
suçları düzenleyen 305. maddenin başlığı “Temel milli yararlara
karşı faaliyette bulunmak için yarar sağlama” olarak
değiştiriliyor. Temel milli yararlara karşı fiillerde bulunmak
maksadıyla veya bu nedenle yabancı kişi ve kuruluşlardan doğrudan
doğruya veya dolaylı olarak kendisi veya başkası için maddi yarar
sağlayan vatandaşa ya da Türkiye’de bulunan yabancıya, 3 yıldan 10
yıla kadar hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezası verilecek.
Yarar sağlayan veya vaat eden kişi hakkında da aynı ceza
uygulanacak. Fiilin savaş sırasında işlenmesi halinde verilecek
ceza yarı oranında artırılacak. Yararın basın ve yayın yoluyla
propaganda yapmak için verilmiş veya vaat edilmiş olması halinde
verilecek cezanın yarı oranında artırılacağına ilişkin hüküm de
metinden çıkarıldı.
İMAR KİRLİLİĞİ
Genel Kurul’da, dün Adalet Komisyonu’na geri çekilen TCK’da
değişiklik yapılmasını öngören teklifin “imar kirliliğine neden
olma” maddesi, aynen kabul edildi.
Yeni TCK’nın “İmar kirliliğine neden olma” başlıklı 184. maddesini
değiştiren düzenlemeyle, yapı ruhsatı olmadan başlatılan inşaatlar
dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su ve telefon bağlantısı
yapanlar ya da bu hizmetlerden yararlanılmasına izin verenlere 2
yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilmesine ilişkin hüküm, 12 Ekim
2004 tarihinden önce yapılmış binalar ile ilgili
olarakuygulanmayacak.
Yapı kullanma izni alınmamış binalara elektrik, su veya gaz
bağlantısı yapan ve bu hizmetlerden yararlanılmasına izin verenler
için öngörülen altı aydan 2 yıla kadar hapis cezası da 12 Ekim 2004
tarihinden önceki binalar için geçerli olmayacak.
CHP’LİLER KATILMADI
CHP milletvekilleri dün kanuna aykırı olarak eğitim kurumu açan
veişletenlere ilişkin önerge konusundaki tartışmalar nedeniyle
bugün yapılan görüşmelere katılmadı. AKP Grup Başkanvekilleri Salih
Kapusuz ile Sadullah Ergin ve çok sayıda AKP milletvekili CHP
sıralarına oturdular.
Kaynak: