TCK 78 yıl aradan sonra değişti
Abone olTürk Ceza Kanunu'nu değiştiren yasa tasarası TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. 9 ay boyunca üzerinde çalışılan 248 maddelik yasa tasarısının geniş özeti şöyle.
Türk Ceza Kanunu'nu (TCK) değiştiren yasa tasarısı TBMM Adalet
Komisyonu'nda kabul edildi. Türk Ceza Kanunu (TCK), 78 yıl aradan
sonra değişiyor. TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edilen tasarıda;
ceza kanununun amacı, kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzeni ve
güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum
barışını korumak, suç işlenmesini önlemek olarak tanımlanıyor.
Tasarının komsiyondaki görüşmeleri yaklaşık 3 hafta sürdü. Tasarı
üzerinde daha önce de alt komisyonda 9 aylık yoğun bir çalışma
yapılmıştı. Yeni tasarı, 1926 yılında İtalya'dan alınan Türk Ceza
Yasası'nın yeniden inşasını öngörüyor. 248 maddelik tasarı
önümüzdeki yasama yılında Genel Kurul gündemine gelecek ve
yasalaştırılacak. Bunun için TBMM Eylül ayının ikinci haftasında
olağanüstü toplantıya çağrılacak. Yeni düzenlemelere göre,
'ağırlaştırılmış hapis cezası öngörülen haller arasına, kamuoyunu
derinden yaralayan, AB'nin de cezası az olmasından dolayı sürekli
eleştirdiği 'töre saikiyle' fıkrası da eklendi. Bu çerçevede,
kasten adam öldürme ile ilgili 83. madde ve nitelikli hallerle
ilgili 84. madde hem kamuoyunun vicdanını rahatlatacak hem de
AB'nin görüşlerini yansıtacak şekilde kabul edildi. Yine yeni
tasarıyla hükümlü veya tutukluların toplu olarak ayaklanması
halinde, her biri hakkında altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına
hükmolunacak. Hükümlü veya tutuklu sayısının üçten fazla olmaması
halinde ise bu suçtan dolayı cezaya hükmedilemeyecek. Ayaklanma
sırasında başka suçların işlenmesi halinde ise ayrıca bu suçlara
ilişkin hükümlere göre ceza verilecek. Tasarıya, ayrıca 'Sendikal
hakların kullanılmasının engellenmesi' başlıklı yeni bir madde
eklendi. Buna göre, bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya
olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya,
sendikaden veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak
amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişiye, altı aydan iki yıla
kadar hapis cezası verilecek. Cebir veya tehdit kullanılarak ya da
hukuka aykırı bir başka davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin
engellenmesi halinde ise bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası
verilecek. Görüşmelerde ticari sır, bankacılık sırrı veya müşteri
sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanmasına ilişkin
hüküm de yeniden düzenlendi. Buna göre, sıfat veya görevi, meslek
veya sanatı gereği vakıf olduğu ticari sır, bankacılık sırrı veya
müşteri sırrı niteliğindeki bilgi ve belgeleri yetkisiz kişilere
veren veya ifşa eden kişi, şikayet üzerine, bir yıldan üç yıla
kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile
cezalandırılacak. Bu bilgi veya belgelerin, hukuka aykırı yolla
elde eden kişiler tarafından yetkisiz kişilere verilmesi veya ifşa
edilmesi halinde de aynı cezaya hükmolunacak. Yeni düzenlemede,
AB'nin isteği doğrultusunda, işkence suçunun alt sınırı 5 yıldan 3
yıla indirildi. Komisyonda, tasarıya, bu suçun işlenmesinde kasıtlı
ihmali bulunan ve göz yuman, savcı, emniyet amiri gibi kişilerin de
işkence yapan kişi gibi cezalandırılmasını öngören bir düzenleme
eklendi. Aynı düzenlemede, işkence suçu, insana verilen zararın
ağırlığına göre cezalandırılacak. Buna göre, bir kişiye karşı insan
onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine,
algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine, aşağılanmasına yol
açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi hakkında 3 yıldan
12 yıla kadar hapis cezası verilecek. Suçun, çocuğa, beden ve ruh
bakımından kendisini savunamayacak bir kişiye ya da gebe kadına
karşı işlenmesi, avukata veya diğer kamu görevlisine karşı
işlenmesi halinde sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası
verilecek. Bu suçun cinsel yönden taciz şeklinde gerçekleşmesi
halinde ise on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilecek. Bu
suçların işlenmesinde kasıtlı olarak ihmali bulunanlar da kamu
görevlisi gibi cezalandırılacaklar. Aynı tasarının 'Neticesi
sebebiyle ağırlaşmış işkence' başlığı altındaki hükümlere göre,
işkence suçunun, kişinin duyularından yada organlarından birinin
sürekli zayıflamasına, konuşmasında sürekli zorluğa, yüzünde sabit
ise yaşamını tehlikeye sokan bir duruma, gebe bir kadına işlenip de
çocuğun vaktinden önce doğmasına neden olmuşsa, belirlenen ceza
yarı oranında artırılacak. İşkence, kişinin iyileşmesi imkanı
bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
duyularından veya organlarından birini kaybetmesine, konuşma ya da
çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına, yüzünün sürekli
değişikliğine, gebe bir kadının çocuğunun düşmesine neden olmuşsa,
belirlenen cezalar bir kat artırılacak. İşkence, vücutta kemik
kırılmasına neden olması halinde, kırığın hayat fonksiyonlarındaki
etkisine göre sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilecek.
İşkence sonucunda ölüm meydana gelmişse, bu kişilere
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecek. Yine yeni
düzenlemeye göre, bir kimseye eziyet eden kişilere 2 yıldan 5 yıla
kadar hapis cezası verilecek. Çocuğa, beden ve ruh bakımından
kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye yada gebe kadına
karşı, üstsoy veya altsoya, babalık veya analığına karşı bu suç
işlenirse ceza üç yıldan sekiz yıla çıkarılacak. Tasarıda, yaşı
veya hastalığı dolayısıyla kendini idare edemeyecek durumda olan ve
bu nedenle koruma ve gözetim yükümlülüğü altında bulunan bir
kimseyi kendi haline terk eden kimseye üç aydan iki yıla kadar
hapis cezası verilmesi öngörüldü. Bu terk dolayısıyla mağdur bir
hastalığa yakalanır, yaralanır veya ölürse hüküm ağırlaştırılmış
hapis cezası olarak verilecek. Tasarının cinsel saldırı ile ilgili
104. maddesi eşe karşı işlenen cinsel suçlar için de mağduruna
şikayetine bağlı olmak kaydıyla ceza öngörüyor. Yine tasarının
'çocuk düşürtme' ile ilgili 101. maddesinde alt komisyon metni
üzerinde bir önerge ile yapılan değişiklik sonucunda tecavüz sonucu
meydana gelen gebeliklerin sona erdirilmesinde ceza öngörülen süre
gebeliğin 24. haftasından 20. haftasına çekildi. Yine yeni
düzenlemeyle cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut
dokunulmazlığını ihlal eden kişiye, şikayet üzerine 2 yıldan 7 yıla
kadar hapis cezası getiriliyor. Bu suçun vücuda organ veya bir
cisim sokulması yoluyla işlenmesi durumunda ise 7 yıldan 12 yıla
kadar hapis cezası verilecek. Söz konusu suç eşe karşı işlenmişse
soruşturma ve kovuşturma, eşin şikayetine bağlı olacak. Aynı
şekilde, söz konusu suçun, beden veya ruh bakımından kendisini
savunamayacak bir kişiye karşı, kamu görevinin veya hizmet
ilişkisinin sağladığı nüfusu kullanmak suretiyle işlenmesi
durumunda, cezalar yarı oranında artırılacak. Yine bu suçun üçüncü
dereceye kadar kan ve kayın hısımlığı bulunan kişilere karşı
işlenmesi, silahla veya birden fazla kişi tarafından işlenmesi
durumlarında da cezalar aynı oranda artırılacak. Suçun işlenmesi
sırasında mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün
ötesinde cebir ve şiddet kullanılması durumunda, kişi ayrıca kasten
yaralama suçundan da cezalandırılacak. Suçun sonucunda mağdurun
beden veya ruh sağlığının bozulması halinde, 10 yıldan az olmamak
üzere hapis cezası verilecek. Bu suç mağdurun ölümüne neden olursa,
suçu işleyen kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla
cezalandırılacak. Yeni TCK'da, 'tecavüz bebekleri' için de
düzenleme yapılıyor; tecavüze uğrayan kişi, süresi 20 haftadan
fazla olmamak şartıyla gebeliğini sona erdirebilecek. Yaşı,
hastalığı ve yaralanması dolayısıyla ya da başka herhangi bir
nedenle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye, hal ve
koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu ilgili
makamlara bildirmeyen kişilere, 1 yıla kadar hapis ve adli para
cezası verilecek. Yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine
getirilmemesi dolayısıyla kişinin ölmesi durumunda, 1 yıldan 3 yıla
kadar hapis cezası verilecek. Trafik kazası veya başka nedenlerle
yaralanmış kişileri yetkililere bildirmeyen kişiler de
cezalandırılacak. Rızası olmaksızın bir kadının çocuğunu düşürten
kişi, 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. Tıbbi
zorunluluk bulunmadığı halde, rızaya dayalı olsa bile, gebelik
süresi 10 haftadan fazla olan bir kadının çocuğunu düşürten kişi, 2
yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Bu durumda,
çocuğun düşürülmesine rıza gösteren kadın hakkında 1 yıla kadar
hapis veya adli para cezası verilecek. Rızaya dayalı olsa bile,
gebelik süresi 10 haftayı doldurmamış olan bir kadının çocuğunun
yetkili olmayan bir kişi tarafından düşürtülmesi halinde 2 yıldan 4
yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak. Kadının mağduru olduğu bir
suç sonucu (tecavüz) gebe kalması halinde, süresi 20 haftadan fazla
olmamak ve kadının rızası olmak koşuluyla gebeliği sona erdirenlere
ceza verilmeyecek. Ancak, bunun için gebeliğin uzman hekimler
tarafından hastane ortamında sona erdirilmesi zorunlu tutuluyor.
Alt komisyonda, 24 hafta olan bu süre, AK Parti milletvekillerinin
verdiği bir önerge ile 20 haftaya düşürüldü. Gebelik süresi 10
haftadan fazla olan kadının çocuğunu isteyerek düşürmesi halinde 1
yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması öngörülüyor. Tasarı,
bir erkek veya kadını rızası olmaksızın kısırlaştıranlara 3 yıldan
6 yıla kadar hapis cezası verilmesini de düzenlenirken, cinsel
davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlal eden kişi,
mağdurun şikayeti üzerine, 2 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına
mahkum edilecek. Fiilin, vücuda organ veya sair bir cisim sokulması
suretiyle işlenmesi durumunda 7 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına
hükmolunacak. Bunun eşe karşı işlenmesi halinde ise soruşturma ve
kovuşturmanın yapılması, mağdurun şikayetine bağlı olacak. Cinsel
saldırı suçunun beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak
kişiye, kamu görevinin ve hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye
kullanılarak, bir iki ve üçüncü derecede kan ve kayın hısımlığı
ilişkisi içinde bulunan bir kişiye, silahla veya birden fazla kişi
tarafından birlikte işlenmesi halinde bu ceza, yarı oranında
artırılacak. Cinsel saldırı suçunun işlenmesi sırasında mağdurun
direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir ve şiddet
kullanılması durumunda, kişi, ayrıca kasten yaralama suçundan
dolayı cezalandırılacak. Cinsel saldırı suçunun sonucunda mağdurun
beden veya ruh sağlığının bozulması halinde, 10 yıldan az olmamak
üzere hapis cezasına çarptırılacak. Suç sonucunda mağdurun ölümü
halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılacak.
Hırsızlık suçu, hasta olan çocuğu için ilaç, açlık nedeniyle
yiyecek gibi (ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için) işlenmesi
halinde olayın özelliğine göre verilecek cezada indirim
yapılmasının yanı sıra ceza da verilmeyebilecek. TCK`daki
(kendiliğinden hak alma) uygulamasından vazgeçiliyor. Ancak,
kaybettiği telefonunu başkasının elinde görerek, zor kullanıp alan
kişiye, yağma suçundan değil sadece tehdit veya cebir kullanmışsa
daha az ceza gerektiren bu suçlardan ceza verilecek. Devlet
ormanları özel yasayla korunduğu için, bunun dışında kalan her
yerdeki tüm dikili ağaç, fidan veya bağ çubuklarına zarar verenler
de 1-6 yıl hapis cezası verilecek. Halen sadece meyve veren ağaçlar
söz konusu olduğunda ceza öngörülüyor. Mezarlıklara atık ve artık
bırakan, ibadethanelerin duvarına afiş veya ilan yapıştıran, resim
yapanlar da buraları kirlettikleri için 3 ay-1 yıl hapis cezasına
çarptırılacak. Dolandırıcılık yapanlara, hakimin belirleyeceği
günlük 20-100 milyonluk para miktarının ikibin günle çarpımıyla
bulunacak adli para cezası verilmesi hükmü, 2.5 kat artırıldı.
Böylece para cezasına temel oluşturacak miktar 5 bin güne
yükseltildi. Nitelikli dolandırıcılığın unsurları arasına (kamu
kurum veya kurumlarını zarara uğratmak) da eklendi. Suç eşyasının
satın alanlara, halen bu durumu (bilmesi) koşuluyla ceza
verilirken, tasarıyla buradaki (bilerek) ifadesi çıkartıldı.
Böylece örneğin çalıntı cep telefonunu bilerek veya bilmeyerek
satın alan herkese ceza gündeme gelecek. Etkin pişmanlığın işler
hale getirilmesi amacıyla, dava açılmasından önce pişmanlık
duyduğunu belirterek mağdurun zararını kısmen de olsa
karşılayanlara verilecek cezada, mağdurun rızası olması koşuluyla
indirime gidilecek. Bilmeden de olsa kamu güvenliğini tehlikeye
düşürenler de cezalandırılacak. Bir başkasının sağlığını bozacak
şekilde radyasyon yayılmasına yol açanlar 3-15 yıl arası hapis
cezasına çarptırılacak. Atom enerjisi ile patlamaya yol açanlar ise
5 yıldan az olmamak üzere cezaya çarptırılacak. Akıl hastasına
bakmakla yükümlü olmasına karşın gerekli özeni göstermeyip
başkalarının zarar görmesine yol açanlara 6 aya kadar hapis cezası
verilecek. İnşaat veya yıkım sırasında insan hayatı veya beden
bütünlüğü için gerekli önlemleri almayanları ise 3 ay ile 1 yıl
arasında hapis cezası bekliyor. Gözetimi altındaki hayvanın
başkalarının hayatı veya sağlığı bakımından tehlikeye yolaçtığı
kişiler da 6 aya kadar hapisle cezalandırılacak. Herkesin gelip
geçtiği yerlerde tehlikeyi önlemek için gerekli işaretleri
koymayanlar ya da bunları değiştirip engelleyenler 2-6 ay arası
hapis cezasına çarptırılacak. Hertürlü ulaşımın güvenliği için
konulan işaretleri değiştiren veya kullanılmaz hale getirerek
başkalarının hayati tehlikesine yol açanlara da 1-6 yıl arası hapis
cezası verilecek. Çevreyi kasten kirletenlere de 6 aydan 6 yıla
kadar değişen hapis cezaları ve para cezası verilecek. İnsan
sağlığının zarar görmesine yol açacak şekilde gürültüye yol açanlar
da 2 ay 2 yıl arası hapis cezasına çarptırılacak. Ruhsat almadan
veya ruhsata aykırı olarak bina yapan, yaptıranlar ile bu ruhsatsız
yerlere elektrik, su veya telefon bağlayanlara da 6 aydan 5 yıla
kadar hapis cezası verilecek. İçecek ve yiyeceklere zehir katanlar
ile bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaç ticareti yapanların
yanı sıra kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde
ilaç yapıp satanlar da ağır cezalara çarptırılacak. Yeni
düzenlemeye göre, sahte para üreten, ülkeye sokan, nakleden,
muhafaza eden veya tedavüle koyan kişiye iki yıldan on iki yıla
kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası verilecek. Sahte
parayı bilerek kabul eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapisle ve
para cezasıyla cezalandırılacak, sahteliğini bilmeden kabul ettiği
parayı bu niteliğini bilerek dolaşıma koyan kişiye ise üç aydan bir
yıla kadar hapis cezası verilecek. Kıymetli damgayı sahte olarak
üreten, ülkeye sokan, nakleden, muhafaza eden ve tedavüle koyan
kişiye de bir yıldan beş yıla kadar hapis ve para cezası verilecek.
Yine paralarla kıymetli damgaların üretiminde kullanılan alet veya
malzemeyi izinsiz olarak üreten, ülkeye sokan, devreden, satın
alan, kabul eden veya muhafaza eden kişiler de bir yıldan dört yıla
kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılacaklar. Yeni
düzenlemeyle TCK'nın 312'inci maddesi, 'Halkı kin ve düşmanlığa
tahrik ve aşağılama' başlığıyla 217'inci madde olarak yeniden
düzenlendi. Buna göre, halkı sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya
bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir
kesimi aleyhine kamunun güvenliği için tehlikeli tarzda kin ve
düşmanlığa alenen tahrik eden kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis
ile cezalandırılacak. Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din,
mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen
aşağılayan kişiye, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası
verilecek. Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen
aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması
halinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılacak. Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren
ürünlerin üretiminde çocukları kullanan kişi, beş yıldan on yıla
kadar hapis cezasına çarptırılacak. Çocuklara ait müstehcen
görüntüleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arzeden, satan,
nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının
kullanımına sunan kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası
verilecek. Yani bundan sonra sokakta çocuklara ait müstehcen
görüntüleri satanlar yanacak. Komisyon, çocukların fuhuşa teşvik
edilmesine de ağır yaptırımlar getirilmesini benimsedi. Çocuğu
fuhuşa teşvik eden, bunu kolaylaştıran kişiye 4 yıldan 10 yıla adar
hapis cezası ve 5 bin güne kadar adli para cezası verilecek. Bu
suçun işlenişine yönelik hazırlık hareketleri de ''tamamlanmış
suç'' gibi cezalandırılacak. Bir kimseyi fuhuşa teşvik eden ve bunu
kolaylaştıran kimseye 2 yıldan 4 yıla kadar hapis ve 3 bin güne
kadar hapis verilecek. Fuhuşa sürüklenen kişinin kazancından
yararlanılarak kısmen veya tamamen geçimin sağlanması da fuhuşa
teşvik sayılacak. Fuhuş amacıyla ülkeye insan sokan ve ülke dışına
insan çıkaran da aynı cezayı alacak. Cebir ya da tehdit kullanarak
ya da çaresizliğinden yararlanarak bir kimseyi fuhuşa teşvik eden
kişi hakkında verilecek ceza yarısından 2 katına kadar
artırılabilecek. Bu suçlar, örgüt tarafından işlenirse verilecek
ceza yarı oranında artırılacak. Fuhuşa sürüklenen kişi tedavi ve
terapiye tabi tutulacak. Şiddet kullanarak, hayvanlarla, ölmüş
insan bedeni üzerinde veya doğal olmayan yoldan yapılan cinsel
davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünleri
üreten, ülkeye sokan, satan, nakleden, depolayan, başkalarının
kullanımına sunan veya bulunduranlara bir yıldan dört yıla kadar
hapis cezası verilecek. Komisyonda uzun tartışmaların ardından
çocuklara ilişkin müstehcen görüntülerin kullanılmaması konusunda
sanat ve edebiyat eserlerine sınırlama getirildi. Verilen önerge
ile, sanat ve edebiyat eserlerinin çocuklarının ulaşmayacağı koşulu
ve çocuk müstehcenliğini içermeme şartı ile madde kapsamına
girmeyeceği hükme bağlandı. Müstehcenlik maddesinde yer alan
cezalar bilimsel eserlere ise hiç uygulanmayacak. Birden çok
evlilik, hileli evlenme veya dinsel törenle evlenen kişi hakkında 6
aydan 2 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak. Aralarında evlenme
olmaksızın, evlenmenin dinsel törenini yaptıranlar hakkında 2 aydan
6 aya kadar hapis cezası verilmesi hükmü TCK Tasarısı'nda aynen
korundu. Sağlık kurumundaki bir çocuğu başka bir çocukla
karışmasına neden olan kişi hakkında 1 yıla kadar hapis cezası
istenecek. Aynı konuta birlikte yaşadığı kişilerden birine karşı
kötü muamele yapan kimse, 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezasına
çarptırılacak. İdaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak,
bakmak, korumak veya bir meslek veya sanat öğretmekle yükümlü
olduğu kişi üzerinde disiplin yetkisini kötüye kullanan kimseye, 1
yıla kadar hapis cezası verilecek. Aile hukukundan doğan bakım,
eğitim, destek olma yükümlüğünü yerine getirmeyen kişi şikayet
üzerine, 1 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. Hamile olduğunu
bildiği eşini veya sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe
kalmış olduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda
terk eden kimse hakkında 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası
istenecek. Velayet hakları kaldırılmış olsa da itiyadı sarhoşluk,
uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılması ya da onur kırıcı
tavır ve hareketler sonucu maddi ve manevi özen noksanlığoı
nedeniyle çocukların ahlaki, güvenlik ve sağlığını ağır şekilde
tehlikeye sokan anne veya baba, 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası
uygulanacak. Kamu kurum veya kuruluşları adına yapılan mal veya
hizmet alım veya satımlarına ya da kiralamalarına ilişkin ihalelere
fesat karıştıran kişi hakkında, 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası
istenecek. İhaleye fesat karıştırma sonucunda ilgili kamu kurumu
veya kuruluşu açısından bir zarar meydana gelmiş olması halinde
ceza yarı oranında artırılacak. Zararın meydana gelmiş olduğu sabit
olmakla birlikte miktarının belirlenememiş olması, bu hükmün
uygulanmasını engellemeyecek. İhaleye fesat karıştırma dolayısıyla
menfaat temin eden görevli kişiler, ayrıca bu nedenle ilgili suç
hükmüne göre cezalandırılacak. Kamu kurum veya kuruluşları
aracılığıyla yapılan artırma veya eksiltmelerle kamu kurumu
niteliğinde meslek kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşlarının iştirakiyle kurulmuş şirketler, bunların bünyesinde
faaliyet gösteren vakıflar, kamu yararına çalışan dernekler veya
kooperatifler adına yapılan mal veya hizmet alımı-satımlarına ya da
kiralamalarına fesat karıştırılması halinde de aynı hükümler
uygulanacak. Belli bir mal veya hizmeti satmaktan kaçınarak kamu
için acil bir ihtiyacın ortaya çıkmasına neden olan kişi, 6 aydan 2
yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. Yeni tasarıyla 'Tefecilik'
suçu da yeniden düzenlendi. Buna göre, kazanç elde etmek amacıyla
başkasına ödünç para verenlere 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5 bin
güne kadar adli para cezası verilecek. Cebir veya tehditle bir
kimseyi sınai veya ticari bir sırrı açıklamaya mecbur kılanlar ise
3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacak. Bir bilişim
sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kimseye 1 yıldan 3 yıla
kadar hapis ve adli para cezası verilecek. Bu suçun, bir banka veya
kredi kurumuna ya da bir kamu kurumu veya kuruluşuna ait bilişim
sistemi üzerinde işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında
artırılacak. Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir
banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya
başkasına yarar sağlayan kişi, 4 yıldan 7 yıla kadar hapis cezasına
çarptırılacak. Görevi nedeniyle zilyedliği kendisine devredilmiş
olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya
başkasının zimmetine geçiren kamu görevlisi, 5 yıldan 12 yıla kadar
hapis cezasına çarptırılacak. Zimmet suçunun, malın geçici bir süre
kullanıldıktan sonra iade edilmek üçere işlenmesi halinde verilecek
ceza yarı oranına kadar indirilecek. Zimmet suçunun konusunu
oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle verilecek ceza, üçte
birden yarıya kadar indirilecek. Görevinin sağladığı nüfuzu kötüye
kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına
veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi icbar eden kamu
görevlisi, 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle yargılanacak. Zimmet ve
irtikap suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle yükümlü kamu
grevlisi, işlenen suçun faili olarak sorumlu tutulacak. Denetim
görevini ihmal ederek zimmet veya irtikap suçunun işlenmesine imkan
sağlayan kamu görevlisi hakkında 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası
istenecek. Rüşvet alan veya bu konuda diğer bir kişiyle anlaşmaya
varan kamu görevlisi hakkında 4 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası
öngörülüyor. Rüşvet veren kişi de kamu görevlisi gibi
cezalandırılacak. Rüşvet konusunda anlaşmaya varılması halinde suç
tamamlanmış gibi cezaya hükmolunacak. Rüşvet alan veya bu konuda
anlaşmaya varan kişinin, yargı görevi yapan hakem, bilirkişi, noter
veya yeminli mali müşavir olması halinde verilecek bu ceza üçte
birden yarısına kadar artırılacak. Rüşvet, ''bir kamu görevlisinin
görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması
için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlaması''
olarak tanımlandı. Zor kullanma yetkisine sahip kamu görevlisinin,
görevini yaptığı sırada, kişilere karşı görevinin gerektirdiği
ölçünün dışında kuvvet kullanması halinde kasten yaralama suçuna
ilişkin hükümler uygulanacak. Görevinin gereklerine aykırı hareket
etmek suretiyle kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden
olan ya da kişilere haksız kazanç sağlayan kamu görevlisi, 1 yıldan
3 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacak. Görevinin gereklerini
yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine
veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç
sağlayan kamu görevlisi hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası
istenecek. Yürüttüğü görevin sağladığı nüfuzdan yararlanarak bir
başkasına mal veya hizmet satmaya çalışan kamu görevlisi, 6 aya
kadar hapis veya adli para cezasına çarptırılacak. Kamu görevlisine
karşı görevini yapmasını engellemek amacıyla cebir veya tehdit
kullanan kişi, 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Suçun
yargı görevini yapan kişilere karşı işlenmesi halinde bu ceza, 2
yıldan 4 yıla kadar hapis olacak. Kanuna aykırı eğitim kurumu
açanlara ve buralarda öğretmenlik yapanlar ile bunları
çalıştıranlara 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası verilecek. Bu
yerlerin kapatılmasına da karar verilebilecek. Yetkili makamlara
ihbar veya şikayette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla,
işlenmediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma
başlatılmasına ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için
bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi hakkında 1
yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istenecek. Hukuka aykırı bir fiil
nedeniyle başlatılan bir soruşturma kapsamında tanık dinlemeye
yetkili kişi veya kurul önünde gerçeğe aykırı olarak tanıklık yapan
kişi hakkında 4 aydan 1 yıla kadar hapis cezası istenecek. Yalan
yere yemin etmenin cezası 1 yıldan 5 yıla kadar hapis; gerçeğe
aykırı bilirkişilik ve tercümanlık yapılmasının cezası 1 yıldan 3
yıla kadar hapis olarak düzenlendi. İşlenmekte olan bir suçu
yetkili makamlara bildirmeyen kişi 1 yıla kadar hapis cezasına
çarptırılacak. Görevini yaptığı sırada bir suçun işlendiği yönünde
belirti ile karşılaşmasına rağmen durumu yetkili makamlara
bildirmeyen veya bu konuda gecikme gösteren sağlık mesleği mensubu
hakkında 1 yıla kadar hapis cezası istenecek. Gerçeğin meydana
çıkmasını engellemek amacıyla bir suçun delillerini yok eden,
silen, gizleyen, değiştiren veya bozan kişi 6 aydan 5 yıla kadar
hapis cezasına çarptırılacak. Bu suçun kamu görevlisi tarafından
göreviyle bağlantılı olması halinde ceza, yarı oranında
artırılacak. Bugünkü çalışmasında tasarının 59 maddesini kabul eden
Komisyon, yarın 283. maddeden itibaren çalışmalarını sürdürecek.
Tasarının 'Genital muayyene' başlıklı maddesine, kamuoyunda sürekli
tartışma konusu olan bekaret kontrolüne sınırlama getirildi. Yeni
düzenlemeye göre, yetkili hakim ve savcı kararı olmadan, kişinin
genital muayeneye gönderilmesi halinde, fail hakkında üç aydan bir
yıla kadar hapis cezası verilecek. Yine maddeyle, bulaşıcı
hastalıklar dolayısıyla kamu sağlığını korumak amacıyla kanun ve
tüzüklerde öngörülen hükümlere uygun olarak yapılan muayene
açısından genital muayeneye verilen cezaların uygulanmayacağı da
düzenleniyor.