TBMM'de CHP-HDP tartışması
Abone olTBMM Genel Kurulu'nda, HDP Hakkari Milletvekili Adil Zozani'nin, "Kemalizm dediğiniz şey, bir parça Hitler bir parça Mussolini'dir" sözü tartışmaya neden oldu.
TBMM Genel Kurulu'nda, kamuoyunda "yeni yargı
paketi" olarak bilinen, Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda
Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı'nın birinci bölümü
üzerindeki görüşmeler sürüyor.
Partisinin önergesi üzerinde konuşan HDP'li Zozani, 20.
yüzyılın başlarından itibaren Avrupa'da sosyalizm ve kapitalizm
çatışması yaşandığını belirterek, "Türkiye'nin kurucu unsuru
dediğiniz siyaset doktrini biraz Mussolini'dir, biraz Hitler'dir.
Kuruluşundan bugüne kadar Türkiye'nin bütün kurucu temellerine
dinamit koyan bu nasyonal siyasi anlayış, Türkiye'yi bölünme
eşiğine getirdi. Cesaretini, ilhamını Hitler'den Mussolini'den
aldı. Sizin bugün savunduğunuz Kemalizm dediğiniz şey, aslında bir
parça Hitler'dir, bir parça da Mussolini'dir. Bunun dışında bir şey
değildir. Türkiye'nin temellerine koyduğunuz bu dinamiği biz bugün
çıkarmaya, Türkiye'yi bu tehlikeden kurtarmaya çalışıyoruz"
dedi.
Sataşma gerekçesiyle kürsüye
gelen CHP Grup Başkanvekili Engin Altay,
CHP'nin programı ve tüzüğünün belli olduğunu belirterek, "Gazi
Mustafa Kemal Atatürk'ü Mussolini ile Hitler ile mukayese etmek
aymazlıktır. Atatürk olmasaydı, Ağrı'nın yeni belediye başkanının
'tabelasını kaldıracağım' dediği Kazım Karabekir olmasaydı, Kürt
halkı belki Ermenistan içinde Ermenilere karşı mücadele verecekti.
'Bin yıldır Kürt-Türk kardeşçe yaşıyor' diyeceksiniz, ama burada
aymazca sapkınca laflar söyleyeceksiniz. Bunu size yakıştıramadım"
diye konuştu.
HDP'li Zozani, Kürtlerin; "Erzurum Kongresi'nde, Amasya
Genelgesi'nde ve Sivas Kongresi'nde desteklediği Anadolu
halklarının bağımsızlık mücadelesinin verildiği döneme özlem
duyduğunu" söyledi.
CHP'ye "Keşke sizin dediğiniz, adını andığınız Kemalist
doktirin Erzurum Kongresi'nin resmini temsil ediyor olsaydı. Keşke
Amasya Genelgesi'nin gereklerini burada söyleseydiniz" diye
seslenen Zozani, CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'a, "Size
sataşıyorum, Sayın grup başkanvekilinin dediği o aymazlığı size
doğrultuyorum" dedi.
Sataşma gerekçesiyle söz isteyen CHP'li Yılmaz, bugünün, HDP
Grubu'nun CHP Grubu ile uğraşma günü olduğunu söyledi.
"CHP bu ülkede iktidar, o nedenle HDP Grubu her çıkışında
bize sataşıyor" diyen Yılmaz, "HDP, bizim kurucu genel başkanımıza,
Kurtuluş Savaşı'mızın büyük önderine bu şekilde hakaret ederek,
kendisini aslında açıkça ifade ediyor" diye konuştu.
Yılmaz, HDP Muş Milletvekili Demir Çelik'in bir gazeteye
verdiği röportajda, "Biz bu ülkede ayrı bir başkent, bayrak
istiyoruz. Polis gücümüz, ayrı Meclisimiz olsun istiyoruz" dediğini
kaydederek, "Bizim Kürt kardeşlerimizle bir sorunumuz yok, bizim
üniter yapıyı bozmak isteyenlerle sorunumuz var" dedi. CHP'li
Yılmaz, Ak PartiGrubu'na da "Cumhurbaşkanlığı
yolunda HDP ve İmralı ile nasıl işbirliği yaptığınızı biliyoruz"
diye seslendi.
Tekrar kürsüye gelen Zozani, "Artık bölücü olmadığımızı ifade
etmeyeceğiz" dedi.
Türkiye kamuoyunun kendilerine inandığını ve partilerini Ana
Muhalefet Partisi olarak gördüğünü iddia eden Zozani, CHP'ye
yönelik, "Siz kendi kafanızda bir getto oluşturdunuz, burada
yaşamaya çalışıyorsunuz. Sizin ayaklarınızın altındaki halıyı
çektiğiniz için çok sinirlisiniz, varlık gerekçeleriniz ortadan
kalktığınız için böylesiniz" sözlerini kullandı.
CHP'li Altay da "Tertemiz, lekesiz, şaibesiz bir
Cumhurbaşkanının peşindeyiz, sadece kendisi değil, ailesi, akrabası
şaibeye bulaşmamış bir Cumhurbaşkanı'nın peşindeyiz. CHP'nin
anlayışı budur" dedi. Altay, HDP Grubu'na, "Bu agresif
siyasetinizden neyi amaçladığınızı anlamış değiliz. Bu topraklar
Türklere de Kürtlere de yeter. Yeter ki bu coğrafyada sinsi
emelleri olan dış odakların oyununa gelmeyelim" diye
seslendi.
Ağrı Belediye Başkanı seçilen BDP Muş Milletvekili Sırrı
Sakık ise Ağrı'nın göbeğinde, 1930'larda Ağrı'yı bombalayan uçağın
pervanelerinin asılı olduğu abide bulunduğunu söyledi.
Bu abideden Kürtler'in rahatsız olduğunu belirten Sakık, "bu
abidenin şehrin dışına çıkarılması gerektiğini" söylediğini
kaydetti. Sakık, "Bir gazeteci, 'Kazım Karabekir'in ismi duracak
mı?' diye sorunca, ben de 'militarizmi çağrıştıracak hiçbir isim
burada olmayacak' dedim. Ben hiçbir değere asla hakaret etmedim"
dedi.