"Başkanlık sistemi olmadan asla"
diyenlerin sayısı az değil. İstişare yapmayıönemseyen Erdoğan,
"Yapma Reis" uyarılarını dikkate alıyor.
O yüzden 23 Nisan'da "ters köşe" mesajı
verdi. O yüzden "Sürprizlerimiz olabilir"
diyor. O yüzden bu kadar rahat konuşuyor, o yüzden
Abdullah Gül'le herhangi bir problem yaşamayacağına
inanıyor.
Peki Tayyip Erdoğan ne istiyor?
Sedat Ergin, yazısında, Çankaya ile Başbakanlık arasındaki farkı
ortaya koyarken, aslında Erdoğan'ın bugünkü yetkilere
sahip Cumhurbaşkanlığı'ndan ne kadar uzak olduğunu
anlatıyor bize.
*
Erdoğan'n Çankaya yolculuğuna çıkıp çıkmayacağını
şimdiden kestirmek güç. Ancak bir takım belirtiler
yok değil! Sedat Ergin'in yazısı, Erdoğan'ın
Çankaya'ya aday olmayacağı yönünde ipucu veriyor
gibi. Ergin haklı; zira herkes
Başbakan'ın tam yetkiye sahip bir
Cumhurbaşkanı olmak istediğini
biliyor.
Erdoğan, bugünkü yetkilere sahip Abdullah
Gül'ün koltuğuna oturmaya pek razı
olmadığını "Halk Başkanı'nı
seçeçek" mesajında verdi zaten.
Tayyip Bey, "Ya hep, ya hiç" diyor
doğrudan!
Tayyip Erdoğan'ın elindeki güçlü
yetkileri bırakıp Çankaya Köşkü'ne doğru
yol alacağı inancını ben de taşımıyorum. 2023 hedefiyle
siyaset yapan Erdoğan'ın bir dönem daha
başbakanlık koltuğunda oturacağı kuvvetli bir ihtimal
gibi geliyor bana.
Çankaya adayı ise, bir kez daha Abdullah
Gül!
*
AK Parti'nin tüzüğü bugün için sorun.
Tayyip Erdoğan da diğer dava arkadaşları gibi üç döneme
takılanlardan.
Ancak...
Erdoğan, "üç dönem" hükmünün sürmesinden
yana...
Bu konuda geri adım atmıyor.
AK Parti'nin önde gelenleri ise, bu hükmü kısmen değiştirmek
istiyor.
Üç dönem şartı sürecek...
Ama Erdoğan'ı bu şartın dışında tutacak bir formül!
*
Tayyip Erdoğan bu formüle ne diyecek
bilmiyorum ama, gerek yakınları gerekse dava arkadaşları bu formülü
AK Parti'nin selameti için çıkış yolu olarak görüyor.
5 yıl göz açıp kapatıncaya kadar biter...
Biter de...
Türkiye bu kadar gerginliği kaldırır mı pek emin değilim!
Not: Yukarıda yazdıklarım kaynaklarımca doğrulanmış ve konuşulan
bilgilerdir. Bir fikir jimnastiği yapmak istedim, kesin hüküm
vermedim.