Tayyar’dan çarpıcı çatı aday değerlendirmesi
Abone olGaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, “Burada ve bundan sonra da ne Kılıçdaroğlu ne Devlet Bahçeli artık Türkiye’de siyaset yapamayacak hale ...
Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, “Burada ve bundan sonra da
ne Kılıçdaroğlu ne Devlet Bahçeli artık Türkiye’de siyaset
yapamayacak hale gelecek. İkisi de 10 Ağustos’tan sonra tasfiye
olacak. Ekmeleddin İhsanoğlu, MHP ve CHP liderlerinin sonunu
hazırlamıştır” dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Tayyar, TGRT Haber Ankara
Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın gündeme ilişkin sorularını
yanıtladı.
MHP’nin çatı aday önererek CHP’nin bir adım önüne geçtiği
hatırlatılarak, Kılıçdaroğlu’nun Eklemeddin İhsanoğlu’nu önererek
MHP’yi devre dışı bırakmak ya da alternatifsiz hale mi getirmek mi
istediğinin sorulması üzerine Tayyar, “Devre dışı gibi düşünmeyin.
Birlikte de bir oyun kurgulandı. Başka bir akıl bunları kurguluyor.
Bunlar bizim geçmişte de alışık olduğumuz kurgular. Yeni çıkan ve
karşılaştığımız kurgular değil. Darbeciler, bir darbe planı
hazırlarken aynı zamanda siyasi şartları da olgunlaştırmaya
çalışır. Kendilerine uygun buldukları siyasi partileri de
kendilerine dayanak haline getirirler. 17 Aralık’ta biz bunu
gördük. Ergenekon ve Balyoz sürecinde de gördük. Örnek olsun diye
söylüyorum. 3 Kasım seçimlerinden hemen sonra, 2003 yılı Ocak
ayında Afyon’da MHP’nin toplantısında bu iktidar gidecek diyen ve 6
ay sorma seçim olacak diyen bir Devlet Bahçeli realitesini
biliyoruz. Ne zaman daha seçimlerden 3 ay sonra. Arkasından yine eş
zamanlı olarak dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal iki ay sonra
seçim olacak diyordu. Şimdi düşünün ki bir seçim olmuş, bir siyasi
parti tek başına iktidara gelmiş ve iki muhalefet partisi biri o
zaman Meclis içinde biri Meclis dışında. Diyorlar ki 2 ay içinde, 6
ay içinde seçim olacak ya da iktidara geleceğiz. Birileri AK
Parti’nin en kısa zamanda devrileceğini, Türkiye’nin seçime
gideceğini planlamış ve bunları da ikna etmiş. Yoksa niye durup
dururken halka böyle bir talepte bulunabilirler” şeklinde
konuştu.
“EKMELEDDİN İHSANOĞLU’NUN GETİRİLMESİ DE O ÜSTÜN AKLIN, BUNLARI
KURGULAYAN O ÜSTÜN AKLIN İRADESİDİR”
17 Aralık senaryosunu hazırlayanların ellerindeki bütün belge ve
bilgileri Kılıçdaroğlu ve Bahçeli’ye verdiklerini söyleyen Tayyar,
“Bu operasyon gerçekleştikten sonra Devlet Beyi ve Kemal Beyi
sahaya sürerek bunların siyasi zemin oluşturulmaya çalışıldı. Yani
CHP’de MHP’de 17 Aralık operasyonunu önceden biliyordu ve buna önce
bunları ikna ettiler. Şimdi gelinen noktada o geçmişi
kurgulayanlar, yeni bir oyunla bunları sahaya sürdüler. Yoksa bu
oyunu kuran kendileri değil. Ekmeleddin
İhsanoğlu’nun getirilmesi de o üstün aklın, bunları kurgulayan o
üstün aklın iradesidir” dedi.
“EKMELEDDİN İHSANOĞLU’NUN GÜÇLÜ BİR ADAY OLACAĞI VARSAYIMDAN
HAREKETLE BUNLAR YOLA ÇIKTILAR”
Adayın muhalefetin aklıyla çıkarılmadığını kaydeden Tayyar,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çok açık MHP ve CHP kendi hallerine bırakılsaydı eğer ben
inanıyorum ki sayın Başbakanımızın karşısına daha güçlü bir aday
çıkarabilirlerdi. Bir yerde bir Tayyip Eroğan’ı tasfiye etme planı
varsa niye zayıf bir adayla çıksınlar. Zaten buradaki tuhaflık şu,
Ekmeleddin İhsanoğlu’nun güçlü bir aday olacağı varsayımdan
hareketle bunlar yola çıktılar. Bakıyorum bazı kalemler, sayın
Başbakanın ya da hükümetin elinden din olgusu kavramının alındığını
söylüyorlar. Recep Tayyip Erdoğan’ın akıllarınca kullanacağı bütün
argümanlar ellerinden alınacak ve bunu yapacak isimde kendileriyle
de uyumlu olacak. Yani bir devşirme muhafazakâr bir isim olacak.
Yeni bir Haşim Kılıç ile karşı karşıyayız. Yeni bir Abdüllatif
Şener ile karşı karşıyayız. AK Parti’nin adayını AK Partili
değerlere sahip olduğu varsayılan bir isimle vurabileceklerini
düşünüyorlar ama bu isimde kendilerine en az Sisi kadar sadık
olsun, en az Esad kadar sadık olsun. Problem bu. Mısır’ da bir
darbe girişimi gerçekleşti. Biz bu darbenin hangi sahiplerle
yapıldığını biliyoruz. Arkasında bir koalisyon vardı. Amerikan
derin devleti vardı. İsrail vardı. Küresel sermaye vardı.
Diğerlerinden farklı Mısır’da Suudi Arabistan gibi bazı körfez
ülkeleri vardı. Şimdi aynı koalisyon burada Türkiye’deki
cumhurbaşkanlığı seçimlerinde müdahil olmuş vaziyette. Mısır’dakine
darbe diyemeyen, Suriye’deki bütün çözüm önerilerine Esad’ı da
eklemleyen bir Ekmeleddin İhsanoğlu var. CHP’de Esadçı.
Milletvekillerini gönderdiler. Birlikte fotoğraf çektiler. O
koalisyonda Saadet Partisi’de var. SP Genel Başkanı Mustafa
Kamalak’ta aynı çizginin şuan bir temsilcisi. Suriye’ye gitti.
Esad’ın sarayında kaldı para ödemedi. Koalisyon birlikte Ekmeleddin
İhsanolğu’nu çıkarıyorlar. Bunlar yabana atılacak gelişmeler değil.
Türkiye Gezi’de bu tezgahı bozdu. 17 Aralık’ta bu tezgahı bozdu. 30
Mart’ta bozdu. Allah’ın izniyle 10 Ağustos’ta da bu tezgâhı
bozacak. Burada ve bundan sonra da ne Kılıçdaroğlu ne Devlet
Bahçeli artık Türkiye’de siyaset yapamayacak hale gelecek. İkisi de
10 Ağustos’tan sonra tasfiye olacak. Artık Türk siyaseti bu iki
ismi taşıyamayacak. İkisinin de kullanım süresi artık bitti. Eğer
seçimden hemen sonra 10 Ağustos seçiminden hemen sonra bir erken
seçim olur, Türkiye bir erken seçime giderse partilerin başında
kalabilirler. Olmaz normal zamanda bir seçim olursa 2015 yılı
Haziran ayında bir seçim olursa iki liderin de seçimi görememe
ihtimalleri var diye düşünüyorum. Ekmeleddin İhsanoğlu, MHP ve CHP
Liderlerinin sonunu hazırlamıştır.”
“AK PARTİ İLE BDP’NİN ORTAK ADAYIYMIŞ GİBİ SAYIN BAŞBAKANIMIZI
SUNARAK BİR MANİPÜLASYON YAPACAKLAR”
Ekmeleddin İhsanoğlu olayında paralel yapının rolünün olup olmaması
sorusuna Tayyar, “Tamamen işin içindeler. Onlar birden fazla
alternatif üretmişlerdi. Ürettikleri alternatiflerden birisi de
buydu. Ankara’da ürettikleri Mansur Yavaş modelini cumhurbaşkanlığı
seçiminde İhsanoğlu ile geliştirmiş oldular. Bu sürecin başından
sonuna kadar içerisindeler. Bununla ilgili olarak da anketler
yaptılar. Önümüzdeki dönemde yürütülecek kampanyanın içerisinde yer
alacaklar. Başbakanımız aday olursa, Başbakanımızda ifade etti.
Filmler hazırlamışlar. Bunu servis yapacaklar. AK Parti ile BDP’nin
ortak adayıymış gibi sayın Başbakanımızı sunarak bir manipülasyon
yapacaklar. Doğu ve Güneydoğu’da AK Partiye yönelik bir talep var.
çözüm sürecinde insanların siyasal tercihlerini, özgürce yapabilir
hale gelince AK Partiye yöneliş hissedilir hale geldi. Bundan bir
rahatsızlık var. başbakanımız aday olursa . Doğu ve Güneydoğu’da
çok ciddi oy alır. Zaten partiler arası oy dağılımına bakılırsa
BDP’yi saymazsak ikinci bir parti yok orada. Oradaki Kürt oylarının
başka adaya kayma ihtimali zayıf olduğu için acaba diyorlar. Diğer
oyları çatı adaya kaydırabilir miyiz bunun hesabı içerisindeler”
diye konuştu.
“ORTAK PAYDALARI ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI”
Sol bir partinin bu kadar üst üste sağcı olarak gösterilmesine
ilişkin Tayyar, “Kemal Bey nereye gittiğini kendisi de bilmiyor.
Yeri geliyor bozkurt işareti yapıyor. Yeri geliyor devrimci işareti
yapıyor. Değişik şekillere giriyor. Kendince bir iktidar yolu
arıyor ve bu yolda her şeyi mubah görüyor. Yoluna devam ediyor.
Bütün ideolojik değerleri, tanımlamaları tamamen alt üst etmiş
vaziyetteler. Ortak paydaları Erdoğan düşmanlığı. Eğer siz toplumun
değerleri ve savunduğunuz değerleri üzerinden politika üretmiyor ve
sadece düşmanlık ve intikam duygusu içerisinde kendinize bir yol
haritası belirliyorsanız geçmişte olduğu gibi bugün de çarptınız ve
çarpmaya devam edersiniz. Erdoğan’ı devirecek AK Partiyi silecek
her türlü işbirliğinin içerisindeler” ifadelerini kullandı.
“BİR TRAVMA YAŞIYORLAR”
Sol seçmenin İhsanoğlu’nun aday gösterilmesine nasıl bakacağı
sorusuna Tayyar, “Bir travma yaşıyorlar. Belli bir kesimde çok
ciddi bir rahatsızlık var. Kendilerini ifade edemiyorlar. Ben her
şeye rağmen planladıkları gibi gelişmeyeceğini ve sol tabanda da
bir reaksiyon yaratacağını düşünüyorum. Liberal sol kesimde ciddi
bir rahatsızlık oluşturduğunu biliyoruz. Bunların Erdoğan
düşmanlığına dayalı bir fanatik kesimleri var. bunlar memnuniyetle
karşılayabilirler eğer sonuca ulaşacaklarsa. Ancak hesaplaşmayı
seçimlerden sonraya bırakmışlar gibi gözüküyor”
değerlendirmelerinde bulundu.
EKMELEDDİN TÜRKİYE’NİN SİSİ’Sİ
Tayyar, şunları söyledi:
“Mısır’da Sisi’yi tanklarla darbe yoluyla iktidara getiren
uluslararası koalisyon şimdi Türkiye’de yeni bir operasyona kalkmış
vaziyettedir. İçine değişik siyasi partileri katarak bir operasyona
hazırlanıyorlar. 10 Ağustos’ta Türkiye’nin Sisi’si olarak
değerlendirebileceğimiz Ekmeleddin İhsanoğlu’nu Cumhurbaşkanı
yapmayı planlıyorlar. Bu millet geçmişte oyunları bozdu ve bu
seferde oyunu bozacak. İnşallah Sayın Başbakanımızın da adaylığı en
kısa zamanda açıklanır.”
“AK Parti din olgusunu çok mu yoğun kullanıyordu ki yapılan
yorumlarda AK Parti’nin elinden aldık deniliyor?” Sorusu üzerine
Tayyar, “Yanlış çözümlemelerden kaynaklanıyor. Sayın Başbakan
dindar bir insan. Partimizin politikası muhafazakar dimokrasi
olarak tanımlanıyor. Muhafazakar kimlikten kaynaklanıyor. Kur’an-ı
Kerim okuyan bir Başbakan var. Namaz kılan bir Başbakan var. Dindar
bir nesil istiyoruz diyen bir Başbakan var. Oysa Sayın Başbakan
dini yaşıyor. Problem buradan kaynaklanıyor. Burada bir kullanım
söz konusu değil. Hisseden ve yaşayan bir kitle var. Bunu parti
politikası olarak içselleştirmiş bir siyasal yapı var. Bunu
görmezden geliyorlar ve toplum da bunu böyle algıladı ve bağrına
bastı. Birkaç yerde duvara çarptılar. Bunlar devşirme birkaç
muhafazakar bularak bir yola çıktılar. Haşim Kılıç’ın epeyce
kafasını karıştırdılar. Haşim Kılıç vazgeçirilmişte olabilir, ikna
olmamış da olabilir. Belki cesaret edememiş olabilir. Sonuçta Recep
Tayyip Erdoğan ile yarışacaksınız öyle kolay bir şey değil. Mansur
Yavaş epey bir niyetlendi. Olmadı. Zannediyorum ki buraya yönelişte
uluslar arası baskıların etkisi oldu. Yani Haşim Kılıç’a teklif
götürülmemişte olabilir veya başta düşünülüyordu burası baskın
olmuş olabilir. Bu pazarlıklar zaman içerisinde ortaya çıkacak.
İhsanoğlu Türkiye’nin yeni Sisi’si. Bu millette gerekeni
söyleyecektir. Cinayet işleyen birisine katil demiyorsanız bu sizi
elbette ki katil yapmaz ama katile katil demeyene de ne denir.
Darbeye darbe demeyen, darbe yoluyla iş başına gelen, binlerce
insanı katleden bir adamı din adamı olarak kutsuyorsunuz, aslında
size din adamı denmez. Buradan anlıyoruz ki İhsanoğlu için bu
ifadeleri kullanamayız” cevabını verdi.
BEN BUNUN SİSİ’Yİ DARBE YOLUYLA MISIR’DA İKTİDARA GETİREN ULUSLAR
ARASI KOALİSYONUN ORTAK ADAYI OLARAK GÖRÜYORUM
“Size göre İhsanoğlu’nu kim bulmuştur?” sorusu üzerine Tayyar şu
cevabı verdi:
“Az önce tarif ettiğimiz bir akıldan söz ediyoruz. Bu uluslarası
irade, Türkiye’yi çok yakından izleyen isimler. Bunlar Türkiye’ye
gelirler, herkesle görüşürler. Gazetecilerle de görüşürler, zaman
zaman bize de geldikleri olur. Benim Milletvekili olarak bana gelen
çok isim oldu. Amerikan, İngiliz, Orta Doğu ülkelerinden,
Japonya’dan. Sonuçta üzerinde yoğunlaştıkları isimleri elerler ve
ondan sonra da siyasi partiler nezdinde nabız yoklamaya başlarlar.
Yani bide onlara bunu kabul ettirmek gerekiyor. Dışarıdan bulunmuş
ve onlara da kabul ettirilmiş bir isim diye düşünüyorum. Ben bunun
Sisi’yi darbe yoluyla Mısır’da iktidara getiren uluslar arası
koalisyonun ortak adayı olarak görüyorum.”
IŞİD’i bu hale getirenin CIA olduğuna dikkat çeken Tayyar
konuşmasına şöyle devam etti:
“Bunun arkasında Amerika gücü vardır. Amerika bölgede yeni bir yapı
oluşturuyor. Orada haritalar yeniden çizilecek ve enerji kaynakları
yeniden paylaşılacak. Bununla beraber kendisine bir yol biçen
Türkiye’ye de bir ayar vermeye çalışıyorlar. Yani burası artık
bizim kontrolümüzde, burada ne yapılacaksa buna biz karar
vereceğiz, sen sadece bizim söylediklerimize uyan bir müttefikimiz
olacaksın. Ancak IŞİD oradan iktidardan pay alamayan Sünni
aşiretlerle de birleşerek hareketi büyüttü. Başlangıçta CIA’nın ve
ilintili olduğu Mossad gibi örgütlerin desteklediği bu yapı şuan da
kontrolden çıkmaya başladı.”
(İHA)