Tatlıses'e Nazım Hikmet'li gönderme
Abone olMehmet Barlas bugünkü yazısında İbrahim Tatlıses'i gündeme getirdi. Barlas, türkücü Tatlıses'in 'kadınlarımız' yazısına Nazım Hikmet'ten göndermeler yaptı.
İbrahim Tatlıses'ten Nâzım Hikmet'e
KADINLARIMIZ.
İbrahim Tatlıses "Bugün" de "Kadınlarımız"ı yazmıştı dün. Mesela
şöyle diyordu:
- Uğurlarında hapis yattığımız, uğurlarında prangalar eskittiğimiz
kadınlarımız. Annelerinden, babalarından söküp aldığımız, beyaz
gelinlikler giydirip düğünler yaptığımız, ellerine kınalar,
bilezikler gerdanlarına beşibirlikler taktığımız, evimizin hanım
ağası yaptığımız... Yemek tuzlu olduğunda tabağı kafasına
fırlattığımız işte onlar bizim kadınlarımız... Acımız, tatlımız,
kurumuz, yaşımız, ekmeğimiz, aşımız çilingir soframızda en
alâsından sâkimiz, dedim ya onlar bizim kadınlarımız... Dışarıda
kızgınlığımızı atamadığımız eve gelince onlara patladığımız,
hıncımızı onlardan aldığımız, icabında dövdüğümüz, sövdüğümüz...
Olsun ne var bunda, onlar bizim kadınlarımız.
Tatlıses'in kadınlarını okurken Nâzım Hikmet'in "Kadınlarımız"ını
hatırladım:
"Ve kadınlar/ bizim kadınlarımız:/ korkunç ve mübarek elleri/ ince,
küçük çeneleri,/ kocaman gözleriyle/ anamız, avradımız, yarimiz/ ve
sanki hiç yaşamamış gibi ölen/ ve soframızdaki yeri/ öküzümüzden
sonra gelen/ ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız/ ve
ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki/ ve karasabana koşulan ve
ağıllarda/ ışıltısında yere saplı bıçakların/ oynak, ağır kalçaları
ve zilleriyle bizim olan/ kadınlar,/ bizim kadınlarımız"