Tatlıses ve Erdoğan birbirine benziyor!
Abone olİbrahim Tatlıses'in, AK Parti'ye adaylığı, ilginç fikirleri de beraberinde getirdi.
Silahlı saldırı sonucu ağır yaralanan ve yoğun bakıma
alınan İbrahim Tatlıses'in, AK Parti'ye adaylığı, ilginç fikirleri
de beraberinde getirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile İbrahim Tatlıses'in birbirine benzediğini belirten Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nazife Güngör, 'Ortak noktaları içinde bulundukları ortamın verilerini kullanarak büyüme ve yükselme hırsı. Her ikisi de toplumun değerlerini, beklentilerini, nabzını çok iyi okuyor ve kullanıyor' dedi.
Güngör, Tatlıses'in zor koşullardan çıkıp bugünlere geldiği için, hayalleri süsleyen bir figür olduğunu belirtti ve 'Onun için artık siyaset dönemidir' dedi.
Akşam gazetesinden Şenay Yıldız'ın yaptığı röportajdan ayrıntılar;
HAYALLERİ BESLEYEN BİR FİGÜR
- Zor koşullardan çıkıp, nasıl bu kadar yükseldi İbrahim
Tatlıses?
Eğitim düzeyinin hala çok düşük olduğu bir toplumsal yapı, 3-4
milyon kişinin okuma yazma hiç bilmediği bir ortamda yaşıyoruz.
Böyle bir toplumda insanların büyüme, başarı kazanma, kendi hayat
çizgilerini istedikleri gibi yönlendirme olanakları sınırlıdır.
Hayatlarını istedikleri gibi yaşama şansı olmayan insanlar için,
olanaksızlıkların yerini hayaller doldurur. İşte Tatlıses
insanların hayallerini besleyen bir figür oldu. 1970'lerin başında
Urfa'dan çıkıp da Ankara'ya geldiğinde onu besleyen başarı
öyküleri, inşaat işçiliği, mağara evinde doğması, yoksullukla
boğuşmasıydı. O, hepimizin içindeki yıldız olma hayallerini besledi
insanların kalbini fethetti. Meydan okuma üzerine kurulu bir büyüme
efsanesi onunki.
ERDOĞAN'LA BENZEŞİYORLAR
- İbrahim Tatlıses popülizm yapıyor dediniz. Nasıl yapıyor
bunu?
Bunu çok farklı alanlarda görebiliriz. Mesela AKP'nin getirdiği bir
demokratik açılım politikası var. Tatlıses ne yaptı bu süreçte?
Bütün şovlarında Kürtçe şarkılar söylemeye, Kürtçe kasetler
yapmaya, televizyonda Kürtçe 'merhaba' demeye başladı. Dolayısıyla,
buradan da tutturdu ve projeye kendiliğinden dahil oldu. Tıpkı
Erdoğan gibi toplumdaki gidişatı çok iyi yoklayıp, onun üzerine
hemen projesini kurabiliyor. Ya da mevcut projenin bir yerine
kendini kolayca eklemleyen bir isim. Popülizm dediğimiz şey burada
devreye giriyor. Evet, çok tanınıyor, çünkü Türkiye'deki
sosyo-kültürel iklimi çok iyi analiz ediyor ve sezinliyor. Orada
nereye oturacağını, nereden yola çıkacağını, nasıl yürüyeceğini çok
iyi biliyor. Tatlıses aslında toplumda tutabilecek pek çok popülist
değeri kullanarak, kullanmasını da bilerek başarılı olan ve büyüyen
bir adam. Bu açıdan Erdoğan'la benzeşiyorlar.
- Siyasette nasıl bir figür olur Tatlıses?
Tatlıses gibi insanlar için siyasette siyasetin kurallarıyla iş
yapmak önemli değil, kendi tarzını koyup, büyümek önemli. Bu
nedenle, yolun ne olduğu çok da önemli değil. Her iktidar onu
cezbetmiştir. Onun için artık siyaset dönemi. Önce Cem Uzan, şimdi
AKP dönemi...
- Erdoğan ile Tatlıses arasında benzerlik kurdunuz. Nasıl
bir paralellik var?
İkisi de zor koşullardan geliyor, ikisi de halk adamı ve ortak
noktaları popülizm. Erdoğan ve Tatlıses'in ortak noktası;
bulundukları ortamın verilerini, değerlerini, beklentilerini
kullanarak büyüme ve yükselme hırsı. Erdoğan toplumdaki geleneksel
değerleri, insanların inançlarını kullanarak, onlar üzerinden bir
popülarite kazanma ve büyüme hırsı içerisinde. Tatlıses de toplumun
sosyo-kültürel nabzını çok iyi algılayarak ve kullanarak büyüyen
biri. İkisi de toplumun değerlerini çok iyi okuyor ve kullanıyor,
halktan aldığı verileri işleyerek, tekrar halka
yönlendiriyorlar.
- Tatlıses'in Erdoğan'la aynı yerde olması nasıl bir
etkileşim yaratır?
Birbirlerini beslerler. AKP popülist siyaset yapan bir parti.
İbrahim Tatlıses de zaten büyüme projesini Erdoğan gibi popülizme
dayandıran ve büyümek isteyen bir kişilik. İkisinin de birbirine
ihtiyaç var, ikisi de aynı derecede popüler. Biri siyasetin, öteki
sanatın ve iş dünyasının popüler kişiliği. AKP'nin demokratik
açılım projesi sürdüğü müddetçe Tatlıses gibi bir isme ihtiyacı
olur. Çünkü Kürt aksanı kullanıyor, hem Arap hem Kürt kökeni var,
halk içinde belli ölçüde sevilen, hayranlık duyulan bir sanatçı.
Bütün bunlar AKP'nin bu demokratik açılım projesiyle çok uyumlu.
Tatlıses politik kaygıları olan bir kişilik değil, popülist
kulvarda işini yürüten bir adam. Şu anda AKP onun için en garanti
siyasi yapı. Onun için oradan Meclis'e gitmek istiyor. Politika
işlerini daha kolay yürütmesi için alan açacaktır, o kadar. Siyasi
bir figür olma özelliği yok.