Tatlı yenildi ama tatlı konuşulmadı
Abone olBayramın ikinci gününde siyaset bayramlaştı. Yetkililer ellerde çiçeklerle birbirlerine gittiler ama yine de eleştiri oklarını hedeflerine attılar.
Bayramın ikinci gününde siyaset bayramlaştı. Ellerde çiçeklerle
parti yetkilileri birbirlerini ziyaret etti. Tatlı yenildi
ama yine tatlı konuşulmadı. Hükümetin açılım süreci, domuz
gribi, iktidar ile muhaleefetin üslübü tartışma konusu oldu.
CHP'yi ziyaret eden AK Parti heyeti, Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın üslubuna yönelik eleştirilerle karşılandı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Reha Denemeç, "Biz
misafiriz böyle yapmayın" dese de karşılıklı polemik
yaşandı.
AK Parti'ye yapılan ziyaretler
MHP, DSP ve CHP heyetleri AK Parti'ye misafir oldu. Sebeb-i ziyaret
bayramdı ancak gündem yine açılımdı.
MHP'nin ziyareti:
AK Parti'ye ilk olarak MHP Genel Başkan Yardımcısı
Faruk Bal başkanlığındaki heyet, ziyaret etti.
Bal, bayramların, "milletin hayatında kırgınlıkların giderildiği,
dostlukların güçlendirildiği, biraz daha geniş açıdan bakıldığında
da milli birlik ve beraberliğin güçlendirildiği mübarek günler
olduğunu" anımsattı.
Faruk Bal, "Türk milleti olarak bu bayramda mutluluğa
susamış, refaha susamış bir görüntü içindeyiz. Tabii ki
yaşanan ekonomik sıkıntılar, fakirleşme, işsizlik, tarım kesiminde
ciddi bir çöküş, esnaf ve ticaret hayatımızdaki sıkıntılar, sanayi
alanındaki verimsizlik ciddi bir sorun olarak karşımızda. Bunları
elbette milli birlik ve beraberlik içinde aşarız, aşmamız gerekir.
Bayramlar da bunun bir vesilesidir" dedi.
"Ancak bu sorunların sanki üstünü örtercesine, ayrışmacı bir
anlayışın Türkiye'ye yayılıyor olmasını MHP olarak çok ciddi
bulmaktayız, çok büyük bir tehlike olarak görmekteyiz.
Dolayısıyla ayrılıkçı, bölücü, toplumu geren politikaların
biran önce bu mübarek gün de vesile kılınarak sona
ermesini, milli birliğimizin bütünlüğümüzün
bağımsızlığımız için teminat olmasını temenni ediyoruz" diyen Bal,
"İnşallah bu mübarek günlerde bu gibi düşünenlere Cenab-ı Allah
fırsat vermeyecektir. Milletimiz her zor şartın altında nasıl bir
çıkış yolu buluyorsa, buna da bir çıkış yolu bulacak. Sağduyu ve
ortak akıl hakim olacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilelebet
payidar kalacağı günleri hep birlikte yaşayacağımızı ümit ediyoruz"
şeklinde konuştu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz da, bayramın,
"milletin, ülkenin ve insanlığın hayrına olmasını" diledi. Bayram
günlerini, "güzelliklerin paylaşıldığı, dostlukların, dostların
arttırıldığı, varsa kırgınlıkların giderildiği özel ve önemli
günler" olarak nitelendiren Kapusuz, "Medeniyetimizin,
değerlerimizin bir imkan olarak bize verdiği önemli bir gündür.
Onun için bugünlerde medya mensubu arkadaşlarımız da gündeme
girmesini istedikleri konular olabilir. Ama siyasi ortamda taktir
edersiniz ki her zaman her yerde istediğimiz konuları tartışıyoruz,
fakat bugün güzellikleri ve dostluğu paylaşmak istiyoruz" dedi.
DSP heyetinin ziyareti:
AK Parti'ye daha sonra Genel Başkan Yardımcısı Tufan
Bural, Kadın Kolları Genel Sekreteri Ayten Şahin ve Parti Meclisi
üyesi Tuncer Ertürk'ten oluşan DSP heyeti ziyaret etti.
Bural, gelecek bayramların, bu bayramlardan daha iyi olmasını
dilerken, Kapusuz da heyete "Hoş geldiniz" diyerek, bayramla ilgili
iyi temennilerini dile getirdi. Görüntü alınmasının ardından basın
mensupları dışarı çıkarken Salih Kapusuz, basın mensuplarının
mikrofonlarını içerde bırakabileceklerini belirterek, "Teknoloji
ilerlediği için teknolojiye kurban gitmeyelim" şeklinde espri
yaptı.
CHP'nin ziyareti:
AK Parti'yi daha sonra İstanbul Milletvekili Nur
Serter başkanlığındaki CHP heyeti ziyaret etti. Serter,
"candan ve dostane" karşılama için teşekkür
ederek, bayramların kırgınlıkların geride bırakıldığı, dostlukların
ön plana çıktığı bir süreç olduğunu söyledi.
Bu bayramın, "işsizliğin, yoksulluğun, hukuksuzlukların,
telefon dinlemelerin, sağlık sorunlarının geride kalacağı bir bir
sürecin başlamasına vesile olmasını" dilediklerini
kaydeden Serter, "Umuyoruz ki hep birlikte Türkiye'de ahengin,
huzurun, daha iyi koşulların hakim olacağı bir dönemi başlatmayı
başarabiliriz" dedi.
Salih Kapusuz da, bayramların güzelliklerin paylaşıldığı,
kırgınlıkların dilenmediği, dostluğun gelişmesine fırsat günler
olduğunu söyledi.
İnsan hayatı olduğu sürece, sorunların da olacağına işaret eden
Kapusuz, "Bundan sonra da olacaktır. Problemlerin çözümü konusunda
herkesin ortak aklını, katkısını, ülkesi ve milleti için orta yere
koyması lazım. Projelerini de iyi anlatması lazım. Eğer projeniz
varsa, millete anlatabiliyorsanız, ikna edebiliyorsanız,
milletimizin ön yargısı olmadan her türlü siyasi desteği
partilerimize verdiği bilinmektedir" diye konuştu.
Domuz gribi sohbeti
Kapusuz'un sözlerinin ardından, heyetler arasında "domuz gribi"ne
ilişkin sohbet başladı. Serter, Sağlık Bakanı Recep
Akdağ'ın sürekli aşı olunması konusunda uyarılar
yaptığını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ise başka
şeyler söylediğini, kendilerinin de "arada kaldıklarını"
söyledi.
AK Parti yöneticileri, aşı olduysa, kendilerinin de bunu
düşünebileceklerini ifade eden Serter, muhataplarına aşı olup
olmadıklarını sordu.
Salih Kapusuz, bu işin yetkililerinin önerilerini çok
önemsediklerini belirterek, ancak risk gruplarının kategorilere
ayrıldığını anımsattı. Bunun tüm dünyada böyle olduğunu belirten
Kapusuz, ABD Başkanı Barrack Obama'nın da aşı olmadığını
kaydetti.
Nur Serter'in, Başbakan Erdoğan'ın aile bireylerinin de aşı
olmadığını belirtmesi üzerine Kapusuz, "Kişisel tercihler konusunda
bunu kabul etmek lazım. Bazı insanların tercihleri farklı
olabiliyor. Asıl olan, bilim ve ehil insanların açıklamalarıdır.
Biz bunları önemsiyoruz. Sayın Başbakanımız kendisine ait
düşüncelerini her zaman ve her konuda çok açık ve net ortaya koyan
ve bu konuda da sadece yanlış anlaşılmalara vesile olmasın diye
görüşlerini gizleyen bir tip değildir. Tipik bir Anadolu insanı
olarak dobra dobra olarak her şeyi konuşan bir liderdir. Ama genel
manada bilime, özellikle işin ehli insanların açıklamalarına önem
vermiştir, her zaman saygılı olmuştur. Bir hükümet düşünün ki, bu
hükümet her türlü tedbiri almıştır. Hatta dünya ülkelerinin önünde
hareket etmiştir. Başbakan'a rağmen böyle bir iş yapılması da
mümkün değil" dedi.