Tarımda 3 milyar dolarlık kayıp
Abone olÜretim planının olmaması ve çiftçilerin önceki yıl kar eden ürüne göre ekim yapması nedeniyle değişen arz-talep dengesi sonucu her yıl 2-3 milyar dolar kaybın yaşanıyor.
Üretim planının olmaması ve çiftçilerin önceki yıl kar eden
ürüne göre ekim yapması nedeniyle değişen arz-talep dengesi sonucu
her yıl 2-3 milyar dolar kaybın yaşandığı bildirildi. Her yıl
farklı ürünlere yönelinmesiyle oluşan üretim fazlalığı sonucu
çürümeye bırakılan meyve ve sebzeler üreticilere zarar verirken,
talebin karşılanamadığı ürünlerin ithalatı da ekonomide ciddi
kayıplara neden oluyor. Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Adana Şube
Başkanı Ayhan Barut, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'de
yıllardır ekim ve üretim planlarının uygulanmadığını, bu nedenle
üreticinin ve tüketicinin her yıl zarara uğradığını vurguladı.
Barut, çiftçilerin bir önceki yıl kar sağlayan ürüne, talep ve arza
bakmaksızın yöneldiğini, bu nedenle talep fazlası üretimin meydana
geldiğini söyledi. Plansızlık nedeniyle üretim fazlalığı sonucu
talebin olmadığı ürünlerin dalında çürümeye bırakıldığını ifade
eden Barut, aynı nedenle o yıl az miktarda ekimi yapılan ürüne olan
talebi karşılamak için ise ithalat yolunun tercih edildiğini
belirtti. Barut, ithalatı ve Türk tarımını etkileyen programsızlık
sorununun temelinde alt yapının hazır olmamasının bulunduğunu
belirterek, bu konuda özellikle Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ile
bağlı teşkilatlara büyük görev düştüğünü dile getirdi. -''CANI NE
İSTERSE EKİYOR''- Ülke genelinde verimli topraklara sahip
olunmasına karşın tarımda istenilen refaha ulaşılamamasının
plansızlıktan kaynaklandığını ifade eden Barut, şöyle devam etti:
''Türkiye'de yıllarca kara düzen, çiftçinin istediği gibi üretim
yapılmasına göz yumulmuş. Üretici, canı neyi istiyorsa onu ekiyor.
Bir plan program dahilinde ekim yapılırsa ekonomik zarar görmeyiz.
Çiftçi eğitim birimleri gibi teşkilatların çiftçiyi yönlendirmesi
gerekir. Ülke genelinde neye ihtiyaç duyulduğu veya ithalatın hangi
ürünlerde gerçekleştiği belirlenerek, üretim planının hazırlanması,
sorunların aşılmasında yardımcı olacak. Hükümet ve diğer ilgililer
bu konuya bir an önce çözüm bulmazsa Türk tarımı giderek yok
olacak. Her yıl yaşanan milyarlarca dolarlık kaybın yanında çiftçi
de üretimden soğumaya başlıyor. Ziraat mühendisleri olarak bizler
planlama için hazırlanacak projelere destek vermeye hazırız.''
Barut, gerekli üretim alanları, coğrafi koşullar ve tekniğe sahip
olunmasına karşın yıllarca mısır, soya ve pamuk ithal edildiğini,
planlama yapılması durumunda ithalata gerek kalınmayacağını
vurguladı. -''AVRUPA'DA TARIM PLANLI''- Ayhan Barut, tarım ürünleri
ithalatına yılda 5 milyar dolar harcandığını, ithalatın yaklaşık
2-3 milyar dolarlık bölümünün plansızlıktan kaynaklandığını
bildirdi. Barut, programlı tarım uygulamasıyla dövizin yurtiçinde
kalacağını ve Türk tarımının gelişimi için kullanılabileceğini
söyledi. Avrupa'da ise tarım uygulamaların bir plan dahilinde
gerçekleştirilidiğini belirten Barut, ''Avrupa tarımının rekabet
koşullarında Türkiye'den üstün görülmesinin en büyük nedenlerinden
biri plan farkı. Avrupa ülkelerinde tam otomasyonlu tarım
uygulanıyor. Modern tarım teknolojileri kullanılıyor. Yöneticiler
ve üreticiler bu konuda bilinçli davranıyor'' diye konuştu.
-''TEŞVİKLE ÜRETİCİ YÖNLENDİRİLMELİ''- Adana Çiftçiler Birliği
Başkanı Cumali Doğru ise program yapılamaması nedeniyle bir yıl
üretici, diğer yıl ise tüketicinin zarar gördüğünü vurguladı.
Doğru, üretimde zorunluluk olmasının doğru olmayacağını, ancak,
teşvik ve desteklemelerle çiftçilerin talep gören ürünlere
yönlendirilebileceğini belirterek, ''Teşviklerle ürün yelpazesi
oluşturulmalı. Teşvikler üretimi özendirici, yönlendirici olmalı.
Tarım ülkesiyiz ama herşeyi ithal ediyoruz. Verilecek teşvikler ve
ürün yönlendirmesiyle ithalatın da önünü kesebiliriz'' dedi.