Tarım ve Sanayi Bakanlığı polemikte

Tarım Bakanlığı, yasa değişikliğiyle, üreticiye malını aracısız bir şekilde pazarlama imkanı getirdi, kabzımallar ayağa kalktı. Karara Sanayi Bakanı Coşkun da karşı çıktı.

Tarım Bakanı ile Sanayi Bakanı'nı birbirine düşüren haller kavgası büyüyor. Tarım Bakanlığı, yasa değişikliğiyle, üreticiye malını aracısız bir şekilde pazarlama imkanı getirdi, kabzımallar ayağa kalktı.

Dün başlayan polemikte, üreticilerin ürünlerini hale sokmadan doğrudan süpermarkete satabilmesi için yasa çıkarılacağını söyleyen Tarım Bakanı Sami Güçlü'ye, Sanayi Bakanı Ali Coşkun karşı çıkmıştı.

Dün gerçekleşen Sebze Meyve Komisyoncuları Federasyonu'nun genel kurul toplantısında konuşan Coşkun, kabzımallara destek çıktı, "hallerle ilgili kimseye laf söyletmem" dedi.

Coşkun, "bu konuda söz söyleyecek insanın önce gidip orayı görmesi, bir çaylarını içmesi lazım. Bundan sonra ağzı olan hallerle ilgili konuşamayacak. İcradan sorumlu bakanlık benim, ayaktayım" diye konuşmuştu.

Haller konusunda insiyatifin kendi bakanlığında olduğunu anlatan Coşkun, "bir yerde bir aksaklık varsa, aksaklığı gidermek için çalışılır o yer kapatılmaz" diyerek, halleri aradan çıkarmayacaklarının mesajını vermişti.

Tartışmanın nedeni

KABZIMAL KAVGASI
Kabzımal kavgasının temel nedeni 15 milyar dolara ulaşan 60 milyon tonluk meyve ve sebze üzerinden alınan kar marjı. Türkiye genelinde kabzımallar yüzde 8 komisyon alıyor.

Yıllık kazançlarının da 1.2 milyar dolara ulaştığı ortaya çıkıyor. işte kavgada buradan kopuyor. Türkiye'de büyük marketler doğrudan üreticiden ürün alamıyor.


Bu noktada, Tarım Bakanlığı yasayı değiştirerek üretici birliklerinin büyük marketlere satış yapmasına izin verdi. İki aydan bu yana büyük marketler üretici birliklerinden mal almaya başladı.

Tarım Bakanlığı bir adım daha atarak birlik kurmak için gerekli çiftçi sayısını 50'den 16'ya indirmek istiyor. Yani 16 üretici biraraya gelerek büyük hipermarketlere satış yapabilecek.

O zaman da kabzımalların büyük çoğunluğu devreden çıkacak. Tarım Bakanı Sami Güçlü halleri kaldırmak ya da kabzımalları by-pass etmek gibi bir amaç taşımadıklarını söylüyor.

Türkiye'deki meyve sebze tüketimindeki bir diğer sorun ise tüketicinin elinden çıkan ürünün yüzde 25'inin uygunsuz nakliye koşulları nedeniyle ziyan olması.

Avrupa Birliği'nde bu oran yüzde beşlerde kalıyor. Türkiye her yıl yaklaşık 2-2,5 milyar dolarlık meyve sebzeyi çürütüyor. Büyük hipermarketler kuracakları soğuk zincirlerle bunu önlemeyi hedefliyor, yeni düzenlemelerin fiyatlara nasıl yansıyacağı merak ediliyor.

Çünkü, bazı ürünlerin tarladaki fiyatları, pazara gelinceye kadar yaklaşık iki katına ulaşıyor. Kabzımallar, yaş sebze ve meyvenin pazarda yükselmesini pazarcılara bağlıyor. Pazarcılar ise, kabzımalların aradan kalkmasını istiyor.

Tüm bu tartışma sürerken, tüketiciler sebze ve meyve fiyatlarının daha da düşmesini bekliyor.

Kaynak :