Tarihle randevu
Abone olAvrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin 'denetim raporunu' eylülden Nisan 2004'e erteletmeyi başardık.
Böylece, AB'ye uyum yasalarının uygulanması ve nisanda izleme
sürecinden çıkılması için çok önemli bir zaman kazanıldı. Artık her
şey Türkiye'nin demokrasi ve insan hakları uygulamasına bağlı.
Türkiye, Konsey'in izleme sürecinden çıkarsa 'Kopenhag
Kriterleri'ni uygulamış sayılacağından, AB'nin müzakere tarihi
vermemesi için bahane kalmayacak Türkiye'yi insan hakları ve
demokrasi açısından izleme sürecinde tutan Avrupa Konseyi, Avrupa
Birliği'nden (AB) müzakere tarihi alınması konusunda kilit öneme
sahip olan "denetim raporunun" yayımlanmasını erteledi. Olumsuz
olması halinde AB'ye üyelik sürecini baltalaması ve Birliğin
müzakere tarihi vermemek için bahane olarak kullanabileceği raporun
ertelenmesi, Türkiye'ye "altın değerinde" zaman kazandırıyor. Bu
ertelemeyle Türkiye, 2004'ün ilk aylarına kadar uyum yasalarının
gerektirdiği uygulamaları yerine getirerek denetim raporunun olumlu
çıkmasını sağlama şansını yükseltti. Rapor olumlu çıkarsa
Ankara'nın AB önünde eli daha kuvvetli olacak. Normal şartlarda
eylülde yayımlanması beklenen raporda "uygulamanın" sorun
yaratacağının anlaşılması üzerine girişimde bulunan Türkiye'nin
zaman kazanma yönündeki çabaları sonuç verdi. Rapor 2004 yılının
ilk aylarına ertelendi. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM)
bünyesinde Türkiye'nin izleme sürecinden çıkıp çıkmamasına yönelik
görüşün yansıtılacağı raporu hazırlayacak olan Lüksemburglu
parlamenter Mady Delvaux Stehres ve Belçikalı parlamenter Luc Van
Den Brande'nin AB'ye uyum yasalarının uygulanması konusunda olumsuz
görüş içinde olmaları bu kararı gerekli kıldı. Türkiye'de
yaptıkları temaslar sonrasında, reformlardan ve çıkarılan
yasalardan son derece olumlu bir şekilde bahseden iki parlamenter,
uygulama düzeyinin süreçten çıkmaya yeterli olmayacağı sinyalini
verdi. Riskli süreç Bunun üzerine devreye giren Murat Mercan
başkanlığındaki Türk parlamenter heyeti reformların pratik anlamda
da uygulandığının görülebilmesi için raporu erteletmeyi başardı.
Rapordan olumsuz görüş çıkması halinde, kurallar gereği, Türkiye
izleme sürecinde en az iki yıl daha kalma durumunda olacak. Bu da
sürecin 2005 sonuna kadar devam edeceği anlamı taşıdığından AB
üyeliğini baltalama riski taşıyor. AB referans alıyor Mevcut
uygulamalar, izleme sürecinde yer alan ülkelere AB'nin müzakere
için yeşil ışık yakmadığını ortaya koyuyor. Bu süreçten çıkmak, bir
bakıma "normalleşme" ve "Kopenhag Kriterleri'ni yerine getirmiş
olma" anlamı taşıyor. Türkiye'nin izleme sürecinden çıkartılması
yönünde görüş bildiren bir rapor hazırlanması Türkiye'nin elini
güçlendirecek ve AB Komisyonu'nu olumlu bir yaklaşım için zorlamış
olacak. Ertelemeyle izleme sürecinden çıkmaya yeşil ışık yakacak
bir rapor yayımlanması olasılığının güçlendiği vurgulanıyor.