Dünyanın en ilginç kahini belkide Shipton Ana. Doğumuyla, ölümüyle, kehanetleriyle bu ününü destekliyor. İşte Shipton ana ve onun tüyler ürperten kehanetleri.... 18 yaşındaki Agatha Southeil 1488 çocuğunu doğururken yaşamını yitirdi. Agatha öldüğü yerde gömüldü. Ve doğan kız çocuğu ise saklandı. Çünkü çocuk normal değildi, başı orantısızdı, gözleri şaşı ama bakışları yakıcıydı, yanakları içe çökük, ağzı dişlerini gösteren bir delik gibiydi.Kolları bacakları sanki vücuduna öylesine takılmış gibi uyumsuzdu. Bu çocuk fazla saklanamadı. Köyün ileri gelen din heyeti bir vasi bulunmasını talep etti. Nitekim yaşlı iyilik sever bir kadın bakımını üstlendi. Adına Ursula denildi. Ursula garip bir çocuktu günde 1-2 saat uyuyor sonra uyanıyor. Gözleri hep sabit bir noktaya bakıyordu. Geceleri evin perdeleri uçuşuyor, kapıları vuruyor, pencere kepenkleri gıcırdıyordu. Evin dışında sürekli yaban kedilerinin sesleri geliyordu. Bir gün eve dönen kadın bebeğin beşiğini boş buldu. Mobilyalar kırılmış, şöminenin ateşleri saçılmıştı. Kadın korku içinde olanları komşularına anlatır.Komşular çocuğun cinler tarafından kaçırıldığını iddia eder. Ama çocuk en sonunda bacanın içinde bulunur.Bu olaya kimse bir yorum getiremez. Ursula zaman içinde bu tür olaylarla büyür. Yaşı gelince analığı Ursula'yı okula yollayarak okuma yazma öğrenmesini ister. Ursula hayal gücü ve zekasıyla kısa zamanda tüm hocalarının göz bebeği olmuştur. Fakat öğrenciler arasında bir ucubedir hala. Ursula da kendisine yapılanlar karşısında intikam yolunu seçer. Ansızın öğrencilerin elbiseleri yanmaya başlar, öğrenciler geceleri kabuslarla korkarak uyanmaya ağlamaya başlarlar. Ursulayla kavgalı olanların başlarına, nereden geldiği belli olmayan taşlar yağar. Nitekim konu aileler arasında tartışılmaya başlanır. Okuldan uzaklaştırılmasına neden oldular. Yıllar geçiyordu, artık Ursula genç bir kadındı, kehanet yeteneği sayesinde adı duyulurken, yanısıra da saygı görmeye başlanmıştı. Uzaklardan gelenler ona danışıyorlardı, Ursula´ya "Knaresborough´nun Bir Bileni" adı takıldı. Özellikle gizli aşk olaylarında ve sevgililerin geleceği konusunda geleceği kesinlikle biliyordu. 1512´de Ursula 24 yaşındayken, Toby Shipton adlı bir adamla evlendi, annesi Agatha´nın Karanlıklar Prensi ile tanışmasından bu yana 26 yıl geçmişti, tarihler Tony hakkında başka birşey yazmıyorlar. Bu sıralarda "Mother Shipton-Shipton Ana" adını aldığı sanılıyor, artık tüm eyalette tanınıyordu. Geleceği bilme yeteneğinin gücü onun gittikçe büyücü olarak ünlenmesine yol açtı. Yine o sıralarda, kehanet kronolojilerini yapmaya başladığı sanılıyor. Kralların, kraliçelerin ölümlerini ve İngiltere´nin geleceğini öngördü, savaşlardan ve tarihi olaylardan bahsetti, onun zamanında atlı arabalarla yolculuk yapılırdı, atsız giden arabaları, yelkensiz giden gemileri anlattı ve demirin suyun üstünde tahta gibi batmadan yüzeceğini söyledi. 17. Yüzyıl´ın en büyük felaketlerinden birisi olan Ekim 1666´daki Londra veba salgınını ve yangınını öngördü. Tarihçi Pepys´in 1666 yılı günlüğünde Shipton Ana´nın öngörüsü açıkça yazmaktadır. Kehanetlerini nasıl yaptığı bilinmiyor, Kardinal Wolsey´in ölümünden sonra, sessiz ve sakin bir yaşam sürdürdüğü sanılıyor, zaten kaynaklarda nedense Wolsey olayından sonra ayrıntılı bilgilere artık rastlanmıyor, sanki o andan sonra Shipton Ana´dan söz etmek yasaklanmış gibi... Shipton Ana, 1561 yılında Knaresborough´da Dropping Well yakınlarında öldü, öldüğünde tüm Britanya´da tanınan ve sayılan bir kahineydi. Ölümünün zamanını ve nasıl olacağını önceden söylemişti, bu nedenle yaşamı boyunca engizisyondan hiç korkmadı, meslekdaşlarının peşpeşe öldürüldükleri Orta Çağ´da Shipton Ana kendisine dokunamayacaklarını biliyordu. Öleceği günün sabahında yatağına yattı, uyudu ve bir daha uyanmadı. Kendi sözüyle üç yirmi ve bir onüç yıl yaşamıştı. İŞTE SHİPTON ANA KEHANETLERİ; Ağaç altındaki yerde altın bulunacak. Tüm İngilterenin çocukları toprağı sürerken, kitap onun elinde onun sık sık bulunacak. Medceziri öğrenecek. Yoksul olan o şimdi büyük bilgelik bilinecek. Büyük evler vadilere, uzaklara yayılmış üzeri kar ve doluyla örtülüyken, alevli yıl kısa zamanda gelirken, barış önceden olacak. Her yerde bolluk olacak. Erkekler kılınçlarla tarlaları sürecekler. Denizlerin kanlandığı zaman gelince, büyük selle karıştırılacak. Atsız arabalar gidecek(otomobil) Felaketlerden dünya çığlık çığlıkla dolacak, Londra da çulha çiçeği tepesi olacak, Merkezde bir din adamının bakışı. Dünyanın çevresinde insanların düşünceleri uçacak.(telsiz telefon) Göz açıp kapayıncaya kadar bunlar olacak. Ve sularda büyük harikalar olacak. Ve bütün bunlar gerçek olacak.(20 yy) Tepelerin arasında gururlu adam gezecek. Ne bir at ne de bir eşek yanında olmayacak. İnsanlar suyun altında yürüyecek. Beyazda ve siyahta hatta yeşilde(Apollo uzay araçları) Bir büyük adam gelecek ve gidecek. Kehanetlerin açıklanması için, suda demir yüzecek, tahta kadar kolayca.(Gemiler) Altın derelerde ve taşlarda akacak(Altına hücüm) Henüz bilinmeyen topraklarda(ABD) Ve İngiltere bir yahudiyi kabul edecek(Başbakan Disraeli) Bu garip bir düşünce ama gerçek yahudi bir zamanlar küçümsenirken, hıristiyan olacak doğduğunda. Camların evi gelecek ve geçecek. İngiltere'de ama yazık çok yazık bu işleri bir savaş izleyecek. Orada pagan ve Türk oturduğu zaman, Bu ülkeler şiddetli bir çekişmede kilitlenecek. Birbirlerinin yaşamlarını almaya çalışacaklar. Böylece kuzey güneye bölünecek, kartal aslanın ağzında. Vergi ve kan vede zalim bir savaşa girecek her mütevazi kapıdan. Bir maymun bir eksik yılda ortaya çıkacak (AIDS) Tüm kadınlar korku içinde olacaklar ve ademler tartışacaklar ve roma inancı kökleşecek. Ve İngiltere oradan oraya dönecek. Gök gürültüsü dünyayı sallayacak,şimşekler ayrı ayrı gökleri yırtacaklar. Dünyayı su dolduracak ateş işini yapacak. Fransa üç kez kan dansı oyununa önçü olacak. Halk özgür olmadan önce. 3 zalim yöneticiyi o görecek (Robespierre Napolyon Pentain) Üç kez halkın kendisi yönetecek (Fransa'da üç Cumhuriyet) Şiddetli geçimsizlik olduğu zamanda İngiltere ve Fransa bir olacaklar (1. ve 2. dünya savaşları)