Taraf'tan bu kadar kemalistlik beklemezdik
Abone olSelam kampanyası başlatan Diyanet'e tepki gösteren Taraf gazetesine, Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay'dan eleştiri geldi.
Diyanet dergisinin kapağında 44 dilde “Selam” verip Kürtçe,
Ermenice ve İbranice’yi es geçtiği iddiasını ortaya atan Taraf'a
itiraz var.
Diyanet'i ırk ayrımcılığı yapmakla suçlayan Taraf'ın "Diyanet sen sus: Slav, parev, şalom" manşetine yazar Yasin Aktay, köşesinden "Taraf'tan bu kadar Kemalistlik beklemezdik" diye karşılık verdi.
Aktay, selam kelimesini etimolojisi üzerinden yüklendiği gazeteyi ayrımcılık yapmakla eleştiriyor. Selamın Arapça olduğunu ve Türkler ve Kürtlerin ortak kullandığına dikkat çeken yazar, sözlerine şöyle devam ediyor:
(...)Kemalistlerin Türkleri İslam'dan ve diğer Müslüman
halklardan ayrıştırmak üzere ilk müdahalelerinden biri de yine
"selam"a olmuştu. Onun için
"selam"ın yerine başka sözcükler ikame etmeye az
çalışmadılar, ama ne yaptılarsa başaramadılar. Selam kelimesinin
mucizevi özelliği nüfuz ettiği alanı tam bir
"selam" diyarı, bir tanışıklık alanı, bir kaynaşma
ve güven alanı haline getirmesidir. Selama kastedenler bunun yerine
"günaydın"ı, "tünaydın"ı, "iyi akşamlar"ı,
"iyi günler"i "iyi geceler"i ikame etmeye çalıştılar.
Bununla Türklüğü yüceltmiş olmadılar, aslında Türklüğü tahrif
ettiler. Çünkü Türkü Kürt'ten ve Arap'tan ayrıştıran herşey aynı
zamanda, Türk'ü kendine de yabancılaştırmış oldu. Sonuçta hiç bir
gerçeklikle alakası olmayan bir Türklük yaratarak herşeyden önce
Türk'ü asimile etmiş oldular. Türk'ü Kürtlerle, Araplarla, bu
toprakların öz evlatlarıyla kurulmuş "selam"
alanından çıkararak onu alabildiğine sığ, yüzeysel bir kimliğe
mahkum ettiler. Bu bölgenin bütün ortak dil ve geleneklerinden
sözümona ulusçu veya batılı değerler adına uzaklaştırıp yeni bir
ucube dille, hiç kimsenin ne bildiği ne anladığı bir ucube dile
kavuşturdular. Onu başta kendisine, sonra bütün bu bölgenin
alemlerine yabancılaştırıp yapayalnız ortada bıraktılar. Bugün o
Türk'ün evladı, o unuttuğu dilleri hatırlıyor, yeniden kendine
dönüyor, bunu yaparken de hem kendilerine hem yakınlarına neler
ettiğini de acıyla görüyor.
Kürt kemalistlerin de yaptığı şey bundan farklı olmadı. Onlar da
kendi kimliklerini yaratmak için aynı yoldan gitmeye çalıştılar.
Kürtlerin maruz kaldığı asimilasyonla mücadele etmek adına
Kürtlüğün tarihsel gelişimiyle alakası olmayan yeni bir kimlik ve
kültür ihdas ettiler ve Türk Kemalistler Türkleri yabancılaştırmak
için ne yaptılarsa Kürt kemalistler aynısını yapmaya kalkıştı.
"Öz-Kürtçe" arayışlarına bir bakın, Türkçe için
Kemalistlerin yaptıklarından hiç bir farkı yok. Kürtçeyi Arapça'dan
soyutlama gayretkeşlikleri bu bölgenin insanları arasındaki ortak
alanları yok etmek, Kürtleri Türklerin 80 sene önce giriştikleri
yolun aynısına sokmaktan farksız.
İşin Selam'dan başlaması anlaşılmaz değil. Çünkü arada bir
"selam" varken Kürd'ü nihai olarak ayrıştırmak,
onu dünyaya kapalı bir halka dönüştürmek mümkün olmaz.
Kemalistlerin "selam"la dertlerini zaten
biliyorduk da, Taraf'a ne oluyor? Anlamakta gerçekten zorlanıyoruz.
Açıkçası bu kadar kemalistliği Taraf'tan hiç bir zaman
beklemezdik.