Tarafa destek veren bakan
Abone olTaraf'ın TSK'yı hedef alan haberlerine önce Başbuğ, sonra Erdoğan esti gürledi. Ama bir bakan vardı ki tam tersi konuşuyordu. Bakın o isim kim?
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un medyayı
hedef alan sert sözleri tartışılırken Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım'dan ilginç bir değerlendirme geldi. Yazılıp çizilenlerden
rahatsız olunmaması gerektiğini belirten Ulaştırma Bakanı Binali
Yıldırım, medyanın yanlış işi gündeme getirmesinin gayet normal
olduğunu, buna kimsenin kızmaya hakkının olmadığını
söyledi.
Yerel ve Bölgesel Televizyonlar Birliği (YBTB) ile Türkiye Radyo ve
Televizyon Kurumu (TRT)'nca düzenlenen "Yerel Medya Sempozyumu"nda
konuşan Bakan Yıldırım, eleştiriler karşısında kızmak yerine
"Bize, yanlışsa yanlışı kabul etmek, doğrusunu yapmak için
azmetmek düşer." dedi.
MEDYA YANLIŞ İŞİ GÜNDEME GETİRECEK
"Medyayı siyasetçiler kullanmak ister. Medya siyasetçiyi
kullanmak ister. Bu ilişkilere bir kere girildi mi bunun sonu
gelmez. Burdan herkes kaybeder." diyen Bakan Yıldırım, şunları
söyledi:
"Gayet tabi medya yanlış işi gündeme getirecek. Bizim
kızmaya hakkımız yok. Kızmak yerine bizim yanlışsa yanlışı kabul
etmek doğrusunu yapmak için azmetmek düşer. Bunun dışında
başka şey yapma konumunda değiliz. Çünkü biz kendimizi temsil
etmiyoruz. Biz bu ülkenin tamamını temsil ediyoruz. Bize
verilen güç bunun için verilmiştir. Bu gücü veren yarın bu gücü
elimizden alır. Doğru dürüst kullanamazsan geldiğin yere seni
gönderir. Onun için adam gibi düzgün çalışacak vatandaşın
işini göreceğiz. Yanlış yapıyorsak da, yazılıp çiziliyorsa,
üzerimize geliniyorsa da, niye geliyorsunuz demeyeceğiz."
ÜLKENİN ÖZGÜRLÜĞE DE GÜVENLİĞE DE İHTİYACI VAR
Medya kuruluşlarının sayısının artmasından bazılarının ülke
güvenliği gerekçesiyle endişe duyduğunu hatırlatan Yıldırım,
"Ülkenin güvenliği, kime karşı güvenlik?" diye
sordu. Bu ülkeyi bölmek parçalamak isteyenlere karşı mücadele
edileceğini dile getiren Yıldırım, "Ona karşı koruyacağız. Bu
ülkenin bekası, istikbali için çalışıyor. Birlik beraberlik içinde,
tek bayrak, tek ülke, tek vatanın kalkınması için çalışıyor. İki
şeyi birbirine karıştırmayalım. Ülkenin özgürlüğe de
güvenliğe de ihtiyacı var. Birini birine alternatif olarak
göstermeye de kimsenin hakkı yok. Hepsi olacak.
Mücadelemizi meşru zeminde, vatandaşın özgürlüğünü alabildiğine
kullanabildiği, aynı zamanda bu ülkeyi bölmek parçalamak
isteyenlerede amansız mücadeleyi toplum olarak biz güvenlik
güçlerimizin her zaman yanında olacağız. Oluyoruz. Onda bir
problemimiz yok. Sayımızın 24 ulusal, 16 bölgesel, 224 yerel toplam
264 kanala ulaşmasının zararı yok. Çok büyük faydası var. Çünkü bu
ülkeye yönelik taruzlar, tehditleri olabildiğince kısa sürede bütün
vatandaşlara duyurmak, milli hassasiyeti, milli duruşu,
bilinçlendirmeyi sağlamaktan kime zarar gelir? Hiçkimseye zarar
gelmez. Tabi hepimizin sorumluluğu var. Sektör kendi içinde de etik
kurallarını oluşturması lazım." diye konuştu.