Taraf sizce de Fethullahçı mı!
Abone olTaraf'ı Soros mu Gülen mi destekliyor? Gazetenin günde 500 bin dolar zararı mı var? İşte tüm bilinmeyenleriyle Taraf;
Taraf Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yardımcısı Yasemin
Çongar, Zaman gazetesine konuştu. Çongar, "Taraf Fethullahçı mı?"
sorusuna net bir yanıt verdi. Söyleşiden satırbaşları
şöyle;
Alkım Yayıncılık'ın geliri yeterli değil mi:
Yetmiyor. Başar Aslan bu işe girişirken "Türkiye'nin en dürüst, en
prestijli gazetesine sahip olmak istiyorum" demişti. Bunun
getireceği parasal yükü de karşılayabildiği noktaya kadar
karşılamaya, hatta zarar etmeye razı oldu.
Günde 500 bin dolar zarardan bahsediliyor: Çok
samimi söyleyeyim. Bu rakamları bilmiyorum. Bana çok abartılı bir
rakam gibi geliyor. Bir sıkıntı var. İlk başta bulduğumuz formül
Taraf'ı 1 liradan satmaktı. Bu bağımsızlığı sağlayabilecek bir
şeydi. Fakat 1 lira okurumuza pahalı geldi. Kırk kuruşa indik.
Şimdi 60-70 bin ortalama satışa ulaştık. Bunun getirdiği bir ilan
artışı da oluyor tabii.
Ama gazete çok masraflı bir iş: Taraf diğer
gazetelere kıyasla tabii ki masraflarını çok kısıtlı tutmak
zorunda. Küçük bir gazeteyiz. 70 kişilik bir kadromuz var.
Ankara'da küçük bir büromuz var. Onun dışında yerleşik bürolarımız
yok. Gerçekten çok küçük paralar karşılığında muhabirlik yapan,
hatta tamamen gönüllülük esasına göre Taraf'a yazan arkadaşlarımız
oldu. Tam kadrolu olmayan bu arkadaşlarla yurtdışı muhabirlerimiz
hak ettiklerinin altında ücretlerle çalışıyorlar. Tam zamanlı
olarak Taraf'a çalışan kadronun piyasa ortalamasında bir ücret
alması hedefimiz.
Milliyet'te aldığınızdan daha az mı alıyorsunuz?:
Ben Milliyet'te Washington temsilcisiydim. Dolar olarak alıyordum.
CNN Türk üzerinden başka bir gelirim vardı. Onun çok gerisine
düştüğümü söyleyemem şu anda. Ama herhangi bir gazetede şu anki
konumda olsam herhalde daha yüksek alırdım. Şuna yürekten
inanıyorum ki Taraf çok daha fazla satacak, daha çok ilan alacak ve
içine girdiği mali krizi de aşacak.
Resmi ilanlar konusunda durum nasıl? Vakıfbank kanalı ile
hükümetin sizi desteklediği iddiaları var: Hükümet bizi
desteklemiyor. Vakıfbank ilanı ne kadar aldık bilmiyorum. Bizim
gazetenin değil, doğrudan Alkım'ın, Başar Bey'in devletle normal
kredi ilişkilerinde bazı sıkıntılar yaşadığını biliyorum. Devlet ve
hükümet tarafından özel bir destek gelmedi. Hatta belki
zorlaştırıcı birtakım adımlar attılar.
Taraf "Fethullahçı" mı!: Vallahi biz Fethullahçı
değiliz demek bana komik geliyor. Ama değiliz. Bir kere cemaat
mensupları çıkarmıyor bu gazeteyi. Cemaatten gelen herhangi bir
mali destek kesinlikle yok. Herkes kendinden çok emin bir şekilde
yazıyor ama nerede o paralar merak ediyorum. Yani eğer Fethullah
Gülen Amerika'dan para gönderiyorsa o paralar bize ulaşana kadar o
gemi okyanusta batıyor herhalde.
Size Soros'tan da mı para gelmiyor!: Soros'tan da
para gelmedi. Ama nasıl bir mantıktır ki, hem bizim zararımızı
hesaplıyorlar, bilmem kaç milyar dolar gibi acayip rakamlara
ulaşıyorlar hem de her yerden para geliyor bize. O para geliyorsa
biz o parayı ne yapıyoruz? Öyle bir para olsa herhalde ooo biz
bugün altmış sayfa bir gazete çıkarıyorduk, kuşe kâğıda basardık.
Seksen tane ekimiz vardı. Yok.
Peki kaynağı ne bu iddiaların?: Biz gerçekten
cesur, dürüst, bütün güç odaklarına mesafeli bir gazetecilik
yapıyoruz. Biz hükümeti de çok sert bir şekilde eleştiriyoruz, Türk
Silahlı Kuvvetleri'ni de. Biz yeri geldiğinde Fethullah Gülen
cemaatini de yine aynı şekilde eleştirebiliriz. Yeri geldiğinde şu
bankayı da, şu işadamını da, şu kurumu da eleştirebiliriz.
Gerçekten bağımsızız. İyi gazetecilik yaptığımız için bizi
karalıyorlar. Siz böyle bir gazetecilik ortaya koyduğunuz zaman,
böyle bir gazetecilik ufku taşımayan, böyle bir gazeteciliğin
yapılması durumunda kendi gazeteciliğinin aslında ne kadar sığ, ne
kadar yandaş ve ne kadar başka çıkarların hayata geçirilmesine
hizmet eden bir gazetecilik olduğunu kavrayanlar bir şekilde bizi
karalamaya çalışıyorlar. Ki biz çok merkezdeki insanlarız. Yani
Ahmet Altan, Alev Er, ben böyle radikal, marjinal, uçlarda insanlar
değiliz.
Sen 21 yaşında İsrail ordusunda yer almışsın Yasemin! Bunu
niye saklıyorsun!: Geçen gün gazetede oturuyorduk. Ahmet
Altan, kendisine gelen bir e-maili okurken bana 'Sen 21 yaşında
İsrail ordusunda mı görev yaptın?' dedi. Hep beraber gülmeye
başladık. İlk defa İsrail'e 35 yaşımda gazeteci olarak gittim.
Sonra bir kere daha gittim gazeteci olarak. Herhangi bir orduda
görev yapmadım. Elime hiçbir zaman silah almadım. Ne diyebilirim?
Gülüp geçiyorum. Şimdi bakın benim hakkımda yazılanlar, İsrail
örneğinden yola çıkarak, işte ailem Sabetayist, Selanikli ve dönme.
Yani büyükbabamın Selanik'te bir dönem çalıştığı doğru. Ailede hiç
Yahudi yok. Dönme de yok. Ayrıca olsa ne olur? Kocam da Yahudi
değil. Güya kocam Yahudi olduğu anlaşılmasın diye adını Christ'e
çevirmiş. Bunu bile yazabildiler. Bunları okuyup gülüyoruz.
Bu kadarla kalsa iyi. Senin ve kocanın CIA için çalıştığı
söyleniyor: Evet söyleniyor. Ne diyebilirim? Ben
Washington'da gazeteci olarak yaşadım. Kocam bir dönem diplomatlık
yapmış bir akademisyen. Ve böyle bir bağlantı kesinlikle yok. Ama
bunu söylemek durumunda kalmak bile bana komik geliyor. Herhalde
CIA eğer Türkiye'deki gazeteleri izliyorsa internetten izliyorsa,
yazılanları görüp acayip eğleniyorlardır.