Bugünlerde en çok merak edilen sorulardan biri, Tansu Çiller’in
yeniden siyaset sahnesine dönüp dönmeyeceği.
Tansu Çiller, Yeni Şafak söyleşisinde aslında “yeni bir parti”
arayışında olduğunun ip uçlarını veriyor. Çiller’in eski partisi
Doğru Yol cephesine baktığımda, umutla birlikte özlem var.
Çiller’in vakit geçirmeden siyasete dönmesini istiyorlar.
Tansu Çiller’in adı yetti…
“Gelsin!” diyenler de var, geçmişini irdeleyenler de…
ABD’deki mal varlığını…
90’lı yılların faili meçhulleri…
Suna Pelister’i…
Çiller siyasete dönmesin diye, yeni bir parti kurmasın diye, daha
da önemlisi Cumhur İttifakı’na güç vermesin diye, kaç gündür arşiv
taraması yapıyorlar. Tansu Çiller’in terörle mücadelesini, 28
Şubat’taki demokrasi mücadelesini konuşmuyorlar ama…
Tansu Çiller, inat etmeseydi, Mehmet Ağar’ı yok saymasaydı, Bucak
aşiretini karşısına almasaydı, bugün Türkiye’de siyaset yapmaya
devam edecekti. Hata yaptı hatasının bedelini ödedi ve Doğru Yol
Partisi’ni baraj altında bırakan siyasetçi olarak tarihe geçti.
Buna rağmen Doğru Yol tabanı ondan vazgeçmedi. Kongrelerde en çok
alkışı o aldı. Doğru Yolcular günlerce “dön” diye kapısında
yattı…
Dönmedi!
Tansu Hanım sanki o inadından vazgeçmiş. Yeni Şafak söyleşisinde
dönmeye meyilli görünüyor. Ne zaman döner, ya da dönmez bunu
bilmiyorum. Ama bildiğim bir şey var ki, dönerse siyasette çok şey
değişir.
Doğru Yol Partisi’nin eski kurmaylarından birine sordum; dönerse ne
olur?
Dedi ki:
- Dönerse mevcut bir çok partiyi
katlar. İktidar olmaz ama merkez sağı toparlar. Cumhur İttifakı’na
da büyük katkı sağlar.
- Peki İyi Parti’den kırpar mı?
- Kırpar… orada kurmayları var
çünkü… Hala görüştüğü bir çok siyasetçi var…
Çiller’in siyasete dönmesi dengeleri altüst edeceği
görüşündeyim. Yüzde 1’lik, yüzde 3’lük partilerin tamamını
katlayacağını düşünüyorum. Siyasete girdiği dönemde acemiydi, bir
çok hata yaptı. Daha doğrusu etrafını saran çakal sürüsü ona bir
çok hata yaptırdı. Yeniden siyasete döner eski hataları yapmaz,
etrafında hain barındırmazsa, Çiller’in başarılı olma şansı
var…
Siz bakmayın, “Tayyip Erdoğan Çiller’e parti kurduruyor”
dediklerine. Çiller bugün Millet İttifakı’na yakın olsa, onları
desteklese, Tayyip Erdoğan düşmanlığı yapsa, baştacı yaparlar… 6’lı
masa, anında 7’ye çıkar ve Çiller söz sahibi olur… Cumhur
İttifakı’na destek veriyor diye, eskiye dönüş yaptılar, arşiv
taraması ile eski çamurları sıçratmaya çalışıyorlar.
Çiller geçmişte bunlara pabuç bırakmadı, korkmadı, tırsmadı,
geri adım atmadı. Evlatları ile tehdit edildi, zulme uğradı,
başbakanlık hakkı gasp edildi ama milim doğru bildiğinden
şaşmadı.
2022 Türkiye’sinde yolundan şaşacağını, korkacağını
sanmıyorum.
Millet İttifakı’nın Ankara’daki “Güçlendirilmiş Parlamenter
sistemi” toplantısına 218 gazeteci davet edildi. O listede hemen
herkes vardı; bir Akit gazetesi, bir de Abdulkadir Selvi davetli
listesinde yoktu.
10’a yakın youtuber… fonlanan bir çok sitenin temsilcisi vardı ama
Ankara kulislerini en iyi koklayan ve yazan Abdulkadir Selvi
yoktu.
Bunlar demokrat ya…
Bunlar eleştiriye açık ya…
Bunlar basın özgürlüğüne düşkün ya…
Abdulkadir Selvi’yi bu kategoriye sokmadılar.
Niye acaba?
Selvi’ye düşman değiller…
Ama…
İncitiyor diye, onu saf dışı bıraktılar…
Ertuğrul Özkök, davetliler listesini yazarken, 6’lı masanın
etrafında toplanan liderlerin ne kadar hoşgörülü olduklarını,
medyada ayırım yapmadıklarını yazdı… “Ama Abdulkadir Selvi yok”
dediğimde, şaşırdı. “Ben de sonradan farkettim” dedi… Ama bir gün
sonraki yazısında Abdulkadir Selvi aklına gelmedi. Bu eksikliği
yazmaya eli varmadı.
Bunların basın özgürlüğü bu kadar işte!
Söyleyecek çok şey var, ben lafı daha fazla uzatmayayım. Zaten
olanı biteni aşağıdaki videoda anlattım.