Tanrı'nın var olduğunu gördük
Abone olŞili'deki yerin 700 metre altından 69 gün sonra çıkarılan madenciler kurtulduklarına inanamadıklarını işte sözlerle ifade ediyor.
Şili'nin San Jose kentindeki maden ocağında meydana
gelen göçükte yerin yaklaşık 700 metre altında 70 gün mahsur
kaldıktan sonra kurtarılan 33 madenciden 4'ü başlarından geçeni
Tanrı'nın işi ve mucize olarak niteledi.
Hayatlarında ilk kez uçağa binerek Şili'den İspanya'nın başkenti
Madrid'e gelen Ariel Ticona, Esteban Rojas, Victor Segovia ve Pablo
Rojas, madendeki zor günlerini ve şimdiki mutluluklarını AA
muhabirine anlattı.
İspanya'daki bir özel televizyonun konuğu olarak Madrid'e getirilen
madenciler, en etkilendikleri şeyin "Santiago Bernabeu Stadı"
olduğunu söyledi. Kendilerine gösterilen ilginin çok uzun
sürmeyeceğine ve en geç 1 ay sonra normal hayatlarına geri
döneceklerine inandıklarını ifade eden Şilili madenciler, "Ama
gelen fırsatları da değerlendirmek istiyoruz. Birçok ülkeden
seyahat teklifi aldık. Buralara gidip görmekten zevk duyarız"
dedi.
Madenciler, Türkiye ile ilgili bir soruya, "Türkiye diye bir ülke
olduğunu biliyoruz, ama başka bir bilgimiz yok. Televizyondan
duyduk, o kadar. Galiba orada oynayan birkaç Şilili futbolcu da
var. Ama Türkiye nerede bilmiyoruz" karşılığını verdi.
"Madende çalışmaya geri döneceğiz, ama daha güvenli bir madende"
diyen Şilili madenciler, yaşadıklarının dünyadaki herkese örnek
olması gerektiğini söyleyerek, maden şirketlerinden, işçileri için
güvenliği en iyi şekilde sağlamalarını istedi.
Madenciler, yaşadıkları özel anlar ve maden şirketiyle olan
davaları hakkında basına konuşmama konusunda yerin altında
birbirlerine söz verdiklerini, bu yüzden ayrıntılara girmek
istemediklerini söyledi.
4 madenci, "Biz orada bir aile gibiydik. Tartışmalar, kavgalar,
küslükler, barışmalar oluyordu. Her tartışmayı en kısa zamanda
çözüyorduk" dedi.
"YAŞADIĞIMIZ HİÇBİR YERDE YAŞANMASIN"
Madendeyken eşi doğum yapan ve kızına Esperanza (Umut) adını veren
Ariel Ticona, yerin altında yaşadıklarına ilişkin olarak,
"Olağanüstüydü. Tanrı'nın var olduğunu gördük. Oradan
çıkmak ve yeniden hayatın tadını çıkarmak bir mucize" diye
konuştu. Eşi ve bir aylık kızıyla birlikte Madrid'e gelen Ticona,
artık kızıyla özlem gidererek, kız babası olmanın zevkini çıkarmak
istediğini belirtti ve şunları kaydetti:
"Yaşadığımız tecrübenin dünyanın hiçbir maden ocağında
yaşanmamasını umuyoruz. Şu anda olağanüstü bir hayat yaşadığımız
doğru. Herkes basının ilgi odağı oldu. Bu bizim alışık olduğumuz
bir hayat değil. Ama sakin olmaya çalışıyoruz, çünkü 1 ay sonra
işimize, kendi hayatımıza döneceğiz. Basın bizden çok şey bekliyor,
ama bu hayatımız çok kısa sürecek, bunu biliyoruz."
Şili'de bir madencinin aylık ortalama 300-350 avro kazandığını
söyleyen Esteban Rojas ise şöyle konuştu:
"Biz kesinlikle ünlü değiliz. Şu anda sadece rahat yaşayıp
fırsatları değerlendirmeye çalışıyoruz. Normalde kazandığımız para
çok çok az. Artık tek düşündüğümüz, daha inançlı olmak ve daha
güvenli bir madende çalışmak."
"DAĞ HAREKET ETTİ"
Göçüğün hemen ardından 32 madenci arkadaşlarıyla birlikte
yaptıkları ilk şeyin diz çökerek dua etmek olduğunu ifade eden
Rojas, "Dağ hareket etti. O yüzden şimdi buradayız. Bundan
sonra çocuklarımızın daha iyi bir geleceğe sahip olması ve bizim
yaşadıklarımızı yaşamaması için çalışacağız" dedi.
Yer altında geçirdiği 70 günde 200 sayfayı bulan bir günlük tutan
Victor Segovia ise sadece anı olarak günlüğü tuttuğunu, ancak şu
anda birçok yayınevinin günlüğü kitap haline getirmek için
kendisiyle temasa geçtiğini söyledi.
Madende yaşadıklarından sonra hayatının değiştiğini anlatan
Segovia, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle duygusal anlamda hayatım çok değişti. Ben kızıma çok
uzak olan bir babaydım, ama şimdi onu daha fazla düşünmeye
başladım. Onun için de bir şeyler yapmak istiyorum. Ayrıca biz çok
az maaş alan insanlarız, şimdi ekonomik olarak da hayatımın
değişeceğine inanıyorum."
Pablo Rojas da "Yerin altındayken en unutulmaz an, yukarıya doğru
çıkışımız, ailelerimizle buluşmamız oldu. Yukarı çıktığımda beni en
fazla şaşırtan kameralar oldu" diye konuştu.
"Birçok insan sanki ölüp dirildiğimizi söylüyor, ama hiç
böyle bir hisse kapılmadık. Çünkü her zaman umudumuz vardı ve her
gün dua ediyorduk" diyen Pablo Rojas, dünyanın birçok
yerinden kendilerine gönderilen hediyelerin kendilerini mutlu
ettiğini belirtti.
Rojas, "Artık herkes sizi tanıyor. Teklif gelse madenciliği bırakıp
siyasete atılmayı düşünür müsünüz" sorusunu, "Siyaset? Ben o işi
bilmem ki. Asla olmaz" diye yanıtladı.