Talabani'den şok açıklamalar
Abone ol'Kürtler Kerkük'ten vazgeçmeyecek. Kerkük Kürtlerin kucağına dönünceye kadar mücadale edeceğiz' diyen Talabani yazılı güvenceleri olduğunu açıkladı.
CNN Türk'ün haberine göre, Irak Kürdistan Yurtsever Birliği
lideri Celal Talabani, Irak cumhurbaşkanı, başbakanı ve İngiltere
ile ABD temsilcilerinden Kerkük'ün eski statüsüne kavuşturulması
konusunda yazılı belgelerle güvence aldıklarını belirtti. Rizgari
adlı internet sitesinen haberine göre Talabani, Kerkük'ün eski
statüsüne kavuşturulması için Irak'ın başkenti Bağdat'ta Irak
cumhurbaşkanı, başbakanı ve İngiltere ile ABD yazılı belgelerle
güvence aldı. "Kürtler hiçbir şekilde Kerkük'ten vazgeçmeyecektir"
'Kürtler hiçbir şekilde Kerkük'ten vazgeçmeyecektir. Kerkük
Kürtlerin kucağına dönünceye kadar mücadaleye devam edeceğiz' diyen
Talabani, tarafların, imzaladıkları belgelerin içeriğine bağlı
kalacaklarına dair, kendilerine güvence verdiğini açıkladı. 108 bin
Kürt seçmenin Kerkük'te oy kulanacağını söyleyen Talabani,
Türkmenlerin seçimleri protesto etmesi ile ilgili olarak,
"Türkmenler oy kulanmasa da güneş her gün doğmaya devam edecek"
dedi. Türkiye'nin Kerkük kaygıları artıyor Türkiye, 30 ocaktaki
Irak seçimleri için, seçmen kayıt süresinin sadece Kerkük'te
uzatılmasından endişeli. Böylece 172 bin Kürt'ün daha Kerkük'te oy
kullanmasının sağlanacağı belirtiliyor. ABD'nin gelişmelere göz
yumması da, Ankara-Washington hattında yeni gerginliklere işaret
ediyor. Kerkük'ün Kürt kenti olduğu konusunda, Geçici Irak Yönetimi
ile Kuzey Iraklı Kürtler arasında, hafta sonunda bir gizli toplantı
yapıldığı haberleri Ankara'da doğrulanamıyor. Buna karşın Kerkük
konusunda Ankara'da artan bir rahatsızlığın olduğu da gizlenmiyor.
Türkiye, 2003'ten bu yana kaygılı Konuyla ilgili dün açıklama yapan
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Namık Tan, Türkiye'nin nisan
2003'ten bu yana Kuzey Irak'ın muhtelif bölgelerinde yaşayan
unsurlar arasından Kerkük ve çevresine yapay ve gayri meşru nüfus
kaydırması yapıldığı yolunda duyumlar aldığını söyledi. Tan, bu
hareketlerin bazı siyasi parti ve oluşumlarca da desteklendiğini
ifade ederek, "21'inci yüzyılda kimse kimsenin toprağını hukuk dışı
emrivakilere maruz bırakamaz. Gçmişin çarpık düzen ve
politikalarına son verme görüntüsü altında, hatalı politika ve
uygulamaları bu kez kendilerinin işlemeleri kabul edilemez"
dedi.