Takvimlerde imsak vakti neden farklı ?
Abone olMuhtelif takvimlerde ve imsakiyelerde namaz vakitlerinde herhangi bir değişiklik olmazken, imsak vakitlerindeki farklılık, Diyanet’in 30 yıl...
Muhtelif takvimlerde ve imsakiyelerde namaz vakitlerinde
herhangi bir değişiklik olmazken, imsak vakitlerindeki farklılık,
Diyanet’in 30 yıl önce aldığı karardan kaynaklanıyor.
1983 yılına kadar imsak vaktini, sabah ezanından 15 dakika önce
olarak kabul eden Diyanet İşleri Başkanlığı, o yıl kurumun
başındaki Tayyar Altıkulaç zamanında sebebi anlaşılamayan bir
uygulama ile imsak vaktini 15 dakika daha uzatarak sabah ezanına
kadar çekti. Yüzlerce yıldır hiç değişmeden uygulanan imsak vakti
bir anda 15 dakika uzayınca tartışmalar da beraberinde geldi.
İslam dinine göre, gecenin bitimi ve yiyip içmenin yasak olduğu
vaktin başlaması anlamına gelen “imsak” vaktinde, sadece yeme içme
değil, orucu bozan diğer fiillerin de sonlandırılması gerekiyor.
1983 yılına kadar ülkemizdeki bütün takvimlerdeki imsak vakti aynı
iken bu tarihten sonraki Diyanet İşleri Başkanlığı takvimlerinde
ibadet vaktinin emniyetini sağlamak için konulan “temkin”
sonlandırıldı. Diyanetin bu uygulaması Türkiye Takvimi ve diğer
bazı takvimler tarafından benimsenmedi. Temkin adı verilen bu süre
farklılığı, bütün koşullar göz önünde bulundurularak ibadet
vaktinin emniyetini sağlamak amacıyla oluşturuluyor.
Diyanet İşleri Başkanlığı bir taraftan imsak vaktini 15 dakika
uzatırken, bir taraftan da müftülüklere gönderdiği 30 Mart 1988
tarihli ve 234-497 sayılı genelgede, 1983 öncesi takvim ile yeni
uygulama arasında sadece temkin farkı bulunduğunu ve 1983
öncesindeki uygulamanın yanlış olmadığını ifade ediyor. Yani
Türkiye Takvimi’nin doğru olduğunu aslında Diyanet de
onaylıyor.
1983 yılından önceki uygulamaya göre hazırlanan Türkiye Takvimi ve
bu takvime dayanılarak hazırlanan Ramazan imsakiyeleri temkinli
yani güvenilir zaman dilimlerini içeriyor. Bu konuda uzmanlaşmış
kişiler tarafından çok hassas bir şekilde hazırlanan Türkiye
Takvimi, ibadet saatlerinde kabul olmama riskini de ortadan
kaldırıyor. İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre bir ibadetin
vaktinden önce yapılması ile sonra yapılması birbirinden çok
farklıdır. Vaktinden önce kılınan bir namazın sahih olmadığı veya
akşam ezanından bir dakika önce açılan orucun bozulduğu
bilinmektedir. Oysa ki bu ibadetleri ezan saatlerinden birkaç
dakika sonra yapmakta ise bir sakınca yoktur. İmsak vakitleri
yaklaşık olarak 10 ile 15 dakika arasında geciktirilen yeni
takvimlere ise göre oruç tehlikeye sokuluyor.
(İHA)